|
Ne iş yapıyorsunuz?/ Realiti şov karakteriyim

Televizyon kanalları henüz proje aşamasında olan programların veya dizilerin haberlerini aylar öncesinden kontrollü bir şekilde medyaya sızdırırdı, günler öncesinden tanıtımları dönmeye başlardı. Bu yıl hazırlık aşaması büyük gizlilik içinde yürütüldükten sonra aniden çıkılıyor seyircinin karşısına. Kopya/benzer işlerin rakiplerce yayınlanmaya başlanmasından sebep, bu sene televizyon yayıncılığı bir gizem bulutu içinde yol alıyor.

Tutması halinde sonbahar ekranında devam edecek dizi denemesi önceki yıllara göre sınırlı sayıda kalırken; bir taraftan yeni diziler ile yaz rehavetine kapılmış ekranda seyirci devşirilmeye çalışılıyor, diğer taraftan büyük kapışmanın yaşanacağı gündüz ekranı için peş peşe yeni realiti şovlar görücüye çıkmaya devam ediyor.

Fox TV geçen yıldan devam eden Kayıp Çiçekler’in yanına Sen İste Yeter ve Ne Seninle Ne Sensiz isimli iki yeni realiti şov ekledi. Yola çıkış noktaları farklı gibi görünse de gerçek insanın gerçek trajedisi başlığı altında, bazen gerçek bazen kurgu hayat hikayeleri bekliyor seyirciyi. Kayıp kızları bulmak için yola çıkan Kayıp Çiçekler, cinayet vakasına dönüşen kayıp vakaları ile dikkat çekmişti. Evlilikteki problemleri özel hayatın sınırlarını ihlal ederek masaya yatıran ve çiftleri barıştırma misyonunu üstlenen Ne Seninle Ne Sensiz; karısı, çocukları ile birlikte başka bir erkekle kaçan mağdur koca hikayesiyle, evlilik çatısı altında çok farklı hayat hikayelerini işleyeceğinin sinyalini verdi. Anlık reyting ölçümü ile hangi vakaların seyircinin daha çok ilgisini çektiğinin tespiti yapılıyor şu an. Duruma göre programın içeriği şekillenecek.

Sen İste Yeter ise annesini, babasını, evladını arayan, evlenmek ya da kilo vermek için locadaki yerini alan katılımcıların trajik hikayeleri ile seyircinin dikkatini çekmeye çalışıyor. Hayallerini gerçekleştirmek hayat hikayesini değiştirmek isteyen loca sakinleri, sıranın kendisine gelmesini beklerken programa yorumcu olarak katkı sağlıyor.

Kısmetse Olur’da iki sezon gelin adayı olarak görev alan, talip olma rekorunu elinde bulunduran Ayça karakterinde de anlaşılacağı üzere, her an locadaki adayların aşk hikayesi ile “renklenebilir” Sen İste Yeter. İzdivaçlardaki gibi loca sakinleri arasında elektriklenme, entrika, kıskançlık, aşk, ayrılık temaları eşliğinde büyük aşk hikayelerine ve ayrılıklara imza atılabilir programda.

Sen İste Yeter çağrısına biyolojik annesini aramak için katıldığını iddia edilen kişi, yetiştiren annesinin ölümünden sonra yaşadığı sıkıntıları anlatırken; “singıl” çıkardım, takipçilerim var, güzel olduğumu söylüyorlar ama diyerek aslında programa çıkma amacını deşifre ediyordu farkında olmadan.

Bize başvuranları sadece maddi olarak değil ruhen de onaracağız diyen Hande Ataizi, bize yaşadıklarını hayat hikayeni en ince ayrıntısına kadar anlat ısrarının onarıcı değil yıpratıcı olduğunun farkında mı acaba? Evlatlık olduğunu on beş yaşında öğrenen, kendisi de on beş yaşında anne olan ama evladını vermek zorunda kaldığını anlatan genç kadın, biyolojik annesini aramak için başvurmuştu programa. Nitekim kızını on beş yaşında doğurduğunu ama ayrılmak zorunda kaldığını, bedel karşılığı evlatlık verildiğinden haberi olmadığını söyleyen anne canlı yayına geldiğinde, yaşadıklarını diğer üç evladını düşünerek anlatmak istemedi. Detayları sadece kamera arkasında kızıma anlatırım cevabı, loca sakinleri tarafından büyük tepki ile karşılandı. Sen ne biçim annesinle başlayan, kızına şefkatle sarılmadın suçlamasına kadar uzanan tepkilerden sonra, kadın psikolojik tedavi gördüğünü, ilaçların duygularını dondurduğunu izah etmek durumunda kaldı. Gözü yaşlı arama anlarından sonra kavuşma anından yeterli dramın damıtılamaması büyük hayal kırıklığı yaşattı program ekibinde.

Mahremiyet imha edilerek tüm özel anlar ortaya saçılarak evlilik tamir edilebilir mi? Ya da yaşanılan travma yıllardır çekilen özlem kameralar önünde yaşanacak kavuşma anıyla bertaraf edilebilir mi? Suçlamaya yargılamaya hazır, buluttan nem kapan, ağzına geleni filtresiz bir şekilde yorum adı altında sarf eden loca sakinlerinin huzurunda mümkün mü?

Kanal D’nin Gel Barışalım isimli realiti şovu geçen yıl yaşanan izdivaç savaşlarının barıştırma savaşlarına dönüşeceğinin işaretini verdi. Kısmetse Olur’un yapımcısı iki farklı kanalda iki farklı program yapınca “eski karakterlerin” ününden yününden yararlanmak için ekrana sürdü. Fenomen damat adayı eski sevgilisine gel barışalım çağrısı yapacak anonsları eşliğinde. Zuhal Topal’da evlenen, periyodik aralıklarla programa gelip evliliklerindeki problemleri anlatan çiftten, Dürdane Hanım evi terk edince eşi Metin Bey soluğu Gel Barışalım stüdyolarında aldı hem de ilk programda. Esra Erol’da kendine uygun eş arayan Arzu Hanım ise yedi yıldır görüşmediği çocuklarına gözyaşları eşliğinde çağrıda bulundu.

Realiti şov karakterlerinin hızı insanın başını döndürüyor! Her formata uyum sağlayan hayat hikayeleri ile “realiti şov karakteri” olarak hayatlarına devam edenler, görünen o ki uzun zaman işsiz kalmayacak! O formattan bu formata savrulacak.

#Türkiye
#Televizyon
#Realiti şov
il y a 7 ans
Ne iş yapıyorsunuz?/ Realiti şov karakteriyim
İkiyüzlü dünyanın 200 günü
Garson nereye baksın?
İnsafsız takas!
Erdoğan’ı/AK Parti’yi Kürtsüz bırakma operasyonu…
Riyakâr Bey ile ‘Yamyam’ Biraderler