SYDNEY Efsanelerin sonu

Daha önce birçok defa Dünya, Avrupa Şampiyonaları ve Olimpiyatlarda bulundum. Ancak Sydney Olimpiyatları'ndaki kadar ilginç olaylara da hiçbirinde rastlamadım.

Bir kere doping illeti bu olimpiyatların en korkulu rüyası oldu. Öyle ki, doping haberlerinin çıkmadığı bir gün hatırlamıyorum. Bu hastalık, Sydney'i öyle sardı ki, birçok sporcu Olimpiyadlardan çıkarılırken, ülkelerine de cezalar verildi.

Sydney'in en önemli özelliklerinden biri de efsane güreşçilerin son durağı olması...

İşte "Cep Herkülümüz" Naim Süleymanoğlu... Süleymanoğlu, son kez katıldığı dördüncü Olimpiyatları da altınla tamamlasaydı, en az kendisi kadar bizler de sevinecektir. Ama olmadı. Naim, halter sporu için ilerlemiş yaşına rağmen çıktı, sportmence yarıştı: Son durağında başarılı olamadı.

Diğer efsane sporcu, 130 kilonun gelmiş geçmiş en büyük grekoromencisi Aleksander Karelin... Finale kadar başarılı maçlar çıkaran Karelin, finalde Amerikalı genç rakibine karşı üstünlük kuramadı. O da Naim gibi yaşlıydı ve milletvekili güreşçinin Sydney'e iyi hazırlanmadığı ortaya çıktı. Ancak bu Karelin, Amerikalı rakibi ile 10 kez güreşse onunda da kazanır. Finallere kadar yaptığı 5 güreşte tek 1 puan verdi o da haksız yere Amerikalı rakibine karşı. Son dakikalarda çok çalıştı, üstün güreşti ancak olmadı. O da Sydney'de umduğunu bulamadı.

Sırıkla yüksek atlamanın efsane sporcusu Sergei Bubka da Sydney'de başarılı olamadı. Rekor makinası Bubka'nın finallere gelmeden elenmesi de bir efsanenin bitmesine neden oldu.

Adem Bereket'in, yarı final maçında Amerikalı rakibine haksız bir şekilde yenilmesi hepimizi üzdü. Çünkü özellikle orta hakem oldukça taraflı bir yönetim gösterdi ve güreşçimizin çırpmadaki 2 puanını yedi. 3-1 yenik durumda iken rakibine ihtar verdiren Adem Bereket, son saniyeye bıraktığı çırpmayı bir iki saniye daha önce yapsaydı belki şu anda altın yolunda olacaktı.

Canın sağolsun Adem, Olimpiyatlarda bronz da başarıdır.

Muhalefet takipte yönetim ise rahat

Parasız devir yok

AIG'le yaptığı ön anlaşma sonrası muhalefetin tepkisini çeken Galatasaray yönetimi, tepkilere aldırmıyor. Muhalefetin bu tavrının geçmişten süre gelen bir şey olduğunu söyleyen Basın sözcüsü Ali Dürüst, "Kongreden aldığımız yetki ile hareket ediyoruz. Kanunsuz hiç bir işimiz yok. Anlaşma yaptığımız şirketin parasız olduğu söyleniyor. Hisse devrini henüz gerçekleştirmedik. 21.5 milyon doları almadan da hisselerimizi devretmeyiz" diye konuştu.

Biz yetkiyi kullandık

Dürüst, "Kongrede komisyonun onayını alma gibi bir sözümüz vardı. Hayri Domaniç şartları düzeltmemizi istedi. Biz de onun dediği şartlarda ön anlaşma yaptık sonra, manevi olarak ben bu yükün altına giremem dedi ve onay vermedi. Bizim komisyondan onay alma gibi bir sorumluğumuz da yok. Dava açarlarsa hiç bir şey elde edemezler, çünkü biz verilen yetkileri kullandık" dedi.