T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

H A Y A T

Her 'vak'a klinik değildir

Horlayan kişiden çok, çevresindekini rahatsız eden "horlama"ya çareler aranıyor. Uzmanlar, horlamanın "gülünç" birşey olmadığını vurgulayarak, tedavi için öncelikle kişinin bazı önlemler alması gerektiğine dikkat çekiyorlar.

Hayatın doğal akışı içinde herkesin karşılaştığı güçlükler olduğunu ve tek tek bireylerin şu ya da bu şekilde birtakım güçlüklerle karşılaştığını belirten Psikolog Emre Konuk, her rahatsızlığın psikologa gitmeyi gerektirmediğini söyledi. Hayatın doğal akışı içinde karşılaşılan güçlüklerin de 'doğal' olduğunu ifade eden Emre Konuk, psikolojik vakaları bu sayede ayırt ettiklerini kaydetti. Bir ailede, çocuk bakımının daha çok anne tarafından yapıldığı ve bunun da doğal akışın gereği olduğunu belirten Emre Konuk, konuyla ilgili olarak şunları söyledi: "Çocuk uyandığında kim kalkacak, mamasını kim ısıtacak, gazını kim çıkaracak, kim oyalayacak tarzında aile içinde yaşanan tartışmalar gayet doğaldır. Çünkü bu tür işleri genelde anneler yapıyor. Bu durum, anne için birtakım güçlüklere neden olabilir. Ama biz, bunu bir sorun olarak almıyoruz. Ya da, diyelim ki çocuk yuvaya gitti. Eve geldiğinde 'bir daha gitmek istemiyorum', dedi. Bunu da sorun olarak almıyoruz. Bu uyum problemi. Kimi çocuk daha uzun, kimi çocuk daha yavaş yaşar. Herkes hayatı boyunca bu tür güçlükleri yaşar. Üniversiteyi kazanacak, bitirecek, iş sahibi olacak, evlenecek. Bu safhalar hayatın sürecidir. Bu süreç içinde ortaya çıkan problemler belirli bir süre içinde aşılır. Bizim için önemli olan, bu sürecin süresidir. Çünkü problem bu noktadadır."

Yardım gerektiren durumlar...

"Beni bir köpek ısırdı, bir köpekle karşılaşınca köpek korkum ortaya çıktı. Annem ve babam beni karanlıkta bıraktı. Zaten karanlıktan korkardım. Küçük bir kızken komşum beni taciz etmişti. Ne zaman bir erkek bana temas etse, eskiden yaşadığım o olay aklıma geliyor" gibi ve benzeri şikayetlerin, profesyonel bir yardım gerektirebilen şikayetler sınıfına girdiğini belirten Konuk, "Eskiden yaşadığımız herhangi bir negatif bir olay unutulsa bile, ona benzer bir durum yaşandığında aktive olur; yeniden ortaya çıkar. Büyük ölçüde bu durum profosyenel bir yardım almayı gerektirebilir. Beyin travma durumlarını genellikle kendi kendine halleder.

Yine, bu durumlarda da problem uzun süreli ve sık tekrarla ilintilidir" dedi.

SORUNLU ÇİFTLER AŞAMA KAYDETTİ

Evlerinde problem yaşayan ailelerin geçen yıllara nazaran gelişme kaydettiğini ve terapistlere başvurmaya başladığını belirten Psikolog Emre Konuk, çiftlerin boşanmak yerine sorunlarını aşma yoluna başvurduklarını belirterek, şunları söyledi: "ABD'de farklı, ülkemizde farklı kriterlerle evlilik terapisi uzmanına başvuruluyor. 15-20 sene önce evlilik sonunlarıyla ilgili terapiste gidilmiyordu. Şimdi artık boşanma safhasına gelindiğinde terapiste başvuruluyor.

'Evliyiz, boşanmayı düşünmüyoruz. A ve B sorunlarımız var. Bunları birlikte nasıl aşarız' mantalitesiyle bizlere başvuruyorlar. Terapiye başlarken eşler, genellikle 'Biz olmadık nedenlerle kavga ediyoruz' derler. Aslında sorun klasiktir. Aldatmaca, dırdır, içki sorunları, çocuklarla ilgili sorunlar, ilgisizlik, ve benzeri konulardır."

Burada önemli olan noktanın sorunların net olarak ortaya çıkarılması olayı olduğunun altını çizen Emre Konuk, "Bu, artık terapistin işidir. Hedef, şikayetlerin ortadan kalkmasıdır. Hedefler ortaya konur. Yasaklar ve kurallarla nerede anlaşacağız. Bunları ne zaman konuçacağız. Her dakika mı, belli aralıklarla mı konuşacağız. Ne nedenlerle kavga ediyoruz. Ailelerle ilişkiler. Her türlü olumsuzluk masaya yatırılır ve çözüm aranır" diye konuştu.

 
Çocuk eğitiminde dayağa yer yok
İÜ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Nörolojisi Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Sabiha Paktuna Keskin, "Çocuklara verilecek ceza da ona seçtirilmeli" dedi.
ÖZBAY: AİLEDEN DESTEK GÖRMEYENLER İNTİHAR EDER
Doç. Dr. Yaşar Özbay, "Karşılaştıkları sorunun çözümsüz olduğunu düşünen ergenler ailelerinin de kendilerine destek olmadıklarını gördüklerinde intihara yönelebilmektedirler" diye konuştu.
DEVLETTE ÖZEL MUAYENE
Sağlık Bakanı Osman Durmuş devlet hastanelerinde özel muayene uygulaması başlattı. 4 Mart tarihinde hastanelere gönderilen genelge ile saat 16.00'dan sonra hastaların istediği takdirde devlet hastanelerinde ücretli özel muayeneye tabi tutulabilecekleri bildirildi. Başlatılan uygulama ile yürürlükte bulunan Maliye Bakanlığı Bütçe Uygulama Talimatındaki fiyatlar baz alınarak eğitim ve araştırma hastanelerinde poliklinik muayene ücretinin 4 katı (2002 yılı için 4.4 milyon x4= 17.6 milyon TL) ameliyat ücretlerinin 3 katı, özel sağlık hizmetlerinde verilecek tüm hizmetlerinin bedellerinin ise 2 katı, özel sağlık hizmetinden yararlanmak isteyen hastalardan alınacak. Bu hastaların sosyal güvenceleri varsa hizmetin Bütçe Uygulama Talimatı'ndaki bedeli ilgili kuruma fatura edilecek, kalan fark ise güvencesi olan hastadan tahsil edilecek. Elde edilen gelirin yüzde 50'si hastane hizmetlerinin iyileştirilmesi ve zorunlu giderlerin karşılanması için ayrılırken kalan yüzde 50'si ise özel sağlık hizmeti sunacak olan personele ek ödeme olarak verilecek.
5 Nisan 2002
Cuma
 
Künye
Temsilcilikler
Reklam Tarifesi
Abone Formu
Mesaj Formu
Ana Sayfa | Gündem | Politika| Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED