AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Bugünkü Yeni Şafak
R A M A Z A N

ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

İradenizi kontrol edin
az yemek yiyin

Ramazan ayını tamamladığımız ve artık oruç tutmayıp normal beslenme düzenine döneceğimiz şu günlerde sağlığımızı bozmak istemiyorsak bir takım beslenme kurallarına uymak zorundayız

Ramazan ayı süresince açlığa alışan ve beslenme alışkanlıkları değişen insan metabolizması bayramın gelişiyle birlikte bu yeni beslenme düzenine alışmakta güçlük çekmekte, bu da değişik sağlık sorunlarını doğurabilmektedir. Ramazan süresince öğün sayıları azalmakla beraber gündüz beslenme alışkanlığı, yerini gece beslenmesine bırakmakta, mide uzun süreli açlığa alışmaktadır. Bayramın gelmesi ile birlikte, tam da bu yeni beslenme modeline alışmaya başlamışken, bir gün gibi kısa bir sürede insanın normal yaşantısına ve beslenme düzenine geri dönmesi, adaptasyon sorununa yol açmaktadır. Alman Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanlarından Seren Aksüs, insan metabolizmasının bayramda yaşamak zorunda kaldığı bu adaptasyon sürecinde bazı sorunlar yaşadığını söyledi. Seren Aksüs, midedeki aşırı yüklenme sonucu ortaya çıkan bu sorunları şöyle sıraladı:

"Ramazan ayının bitimiyle birlikte midedeki aşırı yüklenme sonucu pek çok sorunla karşılaşılmaktadır. Bu sorunların başında hazımsızlık, mide yanması, gaz şikayetleri, kusma, ishal, kabızlık, mide-barsak hastalıkları, reflü gibi şikayetler gelmektedir."

HASTALIKLARA DİKKAT!

Beslenme ve Diyet Uzmanı Seren Aksüs Ramazan ayı sonrasında beslenme alışkanlıklarının değişmesi sonucunda uzun vadede kişide bazı ciddi sağlık sorunlarının meydana gelebildiğini ifade ederek şöyle devam etti: "Uzun süreli açlığa alışan bir kişi, doğal olarak Bayramda sürekli yeme eğiliminde olacaktır. Ancak, yeme isteği ve Bayram mönülerinin genellikle tatlı ağırlıklı olması kişilere kilo olarak dönebileceği gibi, bu kilo artışı diyabet, kalp-damar hastalıkları, hipertansiyon gibi riskleri de getirmektedir."

Oruç sonrasında kişilerin yeni beslenme alışkanlıkları edinmeleri gerektiğinin önemine dikkat çeken Aksüs, şu tavsiyelerde bulundu: "Sahura kaydırdığınız kahvaltı öğününü yine normal saatine çekin. Hem öğün sayısını, hem de içeriğini birlikte arttırmayın. Öncelikle öğün sayısını, sonra da içeriğini yavaş yavaş arttırın. Ayrıca, aşırı yemekten kaçının ve gün içinde düzenli sıvı alımına özen gösterin. Bu tavsiyeler, oruç sonrasında kişilerin yeni beslenme düzenine adaptasyon sürecini daha da kolaylaştıracaktır."

Bayramda sağlıklı beslenme reçetesi:

  • Ziyaretlerde ikram edilen tatlıların tamamını değil, seçip bir tanesini tüketin
  • Şerbetli tatlılar yerine, sütlü tatlıları ya da meyveleri tercih edin
  • Bayram ziyaretlerinde yemekten önce tatlı, çay-kahve tüketmeyin
  • Bayram ziyaretinde yiyecekleri bir anda değil, zamana yayarak tüketin
  • Çay ya da kahveyi büyük bardakta tüketip şeker sayısını aynı tutarak vücudunuzu kandırın, böylelikle hem bardak hem şeker sayısı azalacaktır.
  • Ağır hamur işi ve yağlı kızartmalardan doymak için değil, sadece tadına bakmak için alın
  • Kırmızı et ve tuz tüketiminizi arttırmayın
  • Bayram sofralarında sebze, meyve ve yoğurt ağırlıklı mönüler hazırlayın.
  • Salatayı unutmayın, marul, kıvırcık, havuç, yeşil biber ve limondan oluşan salatalar yapın (Yağlı salata sosları kullanmayın)
  • Gazlı içecekler yerine ayran, limonata, taze sıkılmış meyve suyu gibi sağlıklı içecekler ikram edin
  • Yemeklerinizi sıvı yağ, mümkünse zeytinyağı ile pişirin
  • Kızartma ya da kavurma değil, ızgara, fırında, haşlama ya da buğulama yapın
  • Diyabet, kalp, böbrek, tansiyon gibi hastalıkları olanlar, bayramda beslenme programı dışına çıkmamalı
  • Ağız ve diş sağlığı bakımından çocuklara aşırı tatlı ve çikolata vermeyin




  •  
    Prof.Dr.
    VECDİ AKYÜZ
    Hisse Senetlerinin ve Zor Satılan Malların Zekâtı

    KISSADAN HİSSE
    Soğan al, soğan sat

    İFTAR SOFRASI
    Kıymalı Tarhana Çorbası
    BİR AYET
    İnkâr edenler, göklerle yer bitişik bir halde iken bizim, onları birbirinden kopardığımızı ve her canlı şeyi sudan yarattığımızı görüp düşünmediler mi? Yine de inanmazlar mı?
    (Enbiyâ, 30)
    BİR HADİS
    "Kim kötü ve çirkin bir iş görürse onu eliyle düzeltsin; eğer buna gücü yetmiyorsa diliyle düzeltsin; buna da gücü yetmezse, kalben karşı koysun. Bu da imanın en zayıf derecesidir."
    (Hadis-i Şerif)
    1 Kasım 2005
    Salı
     
    Künye
    Temsilcilikler
    Abone Formu
    Mesaj Formu
    Online İlan

    İMSAKİYE

      Adana
      Ankara
      Bursa
      Diyarbakır
      Erzurum
      İstanbul
      İzmir
      Konya
      Trabzon

    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi
    Dünya | Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon
    Ramazan | Arşiv | Bilişim | Dizi

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED