T Ü R K İ Y E ' N İ N B İ R İ K İ M İ |
||
A N K A R A ' D A Ş A F A K | 15 MAYIS 2006 PAZARTESİ | ||
|
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Avusturya'da liderler karmasında sahaya çıktı. Liderleri sahaya çıkınca AK Partili milletvekilleri de maçı izlemek için Genel Kurul'a gelmedi. AK Parti Grup Başkanvekilleri milletvekillerini Genel Kurul'a getirmek için gayret ettiler ama, "Başbakan'ın maçını izleyeceğiz" cevabını alınca, onlar da odalarına gidip maçı izlemek zorunda kaldılar. Genel Kurul, karar yeter sayısını bulamayınca erkenden kapandı. Gazeteciler kulislerde milletvekili bulamayınca gelip rahat rahat maçlarını izlediler ama ne espriler, ne tezahüratlar yaptılar. Meclis koridoru "Tayyip gol, gol, gol" sesiyle inliyordu. Maç başlayıp dakikalar ilerliyor, gazeteciler gol bekli-yordu. NTV spor spikeri Okay Karacan, "Top şimdi Sayın Başbakan'da... Sayın Başbakan kaleye vurdu" dedikçe, "Top şimdi Sayın Alex'te, Sayın Anelka kafayı vurdu" esprisi geldi önce. Nihayet beklenen oldu ve Başbakan Erdoğan golü attı. CHP'yi takip eden muhabirlerden biri, "Görün bakın ilk grup toplantısında Baykal, bu golün ofsayt olduğunu söyler" dedi. Başka bir muhabir söze karıştı: "Haluk Koç'a soralım. Büyük ihtimalle 'İmzaları toplamaya başladım, tamamladığımızda golün iptali için Anayasa Mahkemesi'ne gideceğiz' diyecektir." Maç önce berabere sonuçlandı. Ardından penaltılarda Erdoğan'ın takımı maharetini gösterdi ve galip gelmeyi başardı. Üstelik 'Sayın Başbakan' da penaltından bir gol attı. Gazeteciler biri maçla birlikte espriye son noktayı koydu: "Bu maç iptal kardeşim. Sezer Erdoğan'ın bu golünü kesin veto eder. Yeniden oynanır."
Sağlık Bakanlığı'ndaki aşk dedikodusuna el koydu Ankara Büro muhabirlerinden Yakup Bulut anlattı. Sağlık Bakanı Recep Akdağ, özel kalem müdiresi ve danışmanının görevine son vererek, bakanlığında yayılan aşk dedikodularına 'dur' dedi. Sağlık Bakanlığı'nda bakan danışmanı ile bakan özel kalem müdiresi arasında aşk dedikoduları uzun süredir bakanlık personeli arasında konuşuluyordu. Söylentilerin büyümesi üze-rine Akdağ çareyi iki ismi bakanlıktan uzaklaştırmakta buldu. Akdağ önce danışmanın görevine son verdi. Geçen Cuma da dedikoduların odağındaki özel kalem müdüresini görevden aldı. Özel kalem müdiresi daha önce de DSP'li bakanlar Gönül Saray Alphan ve Tayfun İçli'nin de özel kalem müdireliği görevlerini yürütmüştü. Müdire yeniden Başbakanlık'ta bulunan kadrosuna döndü. Akdağ özel kalem müdürlüğüne ise daha önce Sağlık Bakanlığı İletişim Merkezi'nden (SABİM) sorumlu bakan danışmanlığını yürüten Dr. Ekrem Atbakan'ı getirdi.
CHP sine-i millete neden dönemez? Ankara'da CHP'nin sine-i millete dönüp dönemeyeceği tartışılıyor. Kulislere göre Cumhurbaşkanı Sezer, görev süresinin sona ermesini beklemeden istifa edecek, CHP de sine-i millete dönecek. CHP'nin sine-i millete dönmesi halinde yeni cumhurbaşkanı seçilemeyeceği için erken seçime gidilecek. Ancak bu planının gerçekleşme olasılığına ihtimal verilmiyor. Çünkü CHP'nin sine-i millete dönmesi mümkün değil. CHP'nin sine-i millete dönmesi demek bütün CHP milletvekilerinin istifa etmesi demek. CHP içinde 20'ye yakın Baykal muhalifi ismin olduğuna dikkat çekiliyor. Bu isimler istifa etmeyecek. Diğer taraftan CHP milletvekilleri istifa etse bile istifalarını geçerli olması için Meclis'te kabul edilmesi gerekiyor. Anayasa'nın 84. maddesinde "İstifa eden milletvekilinin milletvekilliğinin düşmesi, istifanın geçerli olduğu Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlık Divanı'nca tespit edildikten sonra, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu'nca kararlaştırılır" hükmü yer alıyor. AK Parti milletvekilleri "CHP'liler istedikleri kadar sine-i millet desinler. Meclis'te istifalarını kabul etmeyiz. CHP bizim oylarımız olmadan sine-i millete bile dönemez"diyor.
Baykal'ın kümede kalma formülü...
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, "Türkcell 1. Lig'den düşecek Diyarbakırspor ve Samsunspor ligde kalsın" açıklamasını yaptı. Bölge vekilleri de bu teklifi destekleyen beyanlarda bulundu. Baykal'ın açıklaması iktidar kulisinde de yankı buldu. Bir AK Parti milletvekili Baykal'ı şöyle eleştirdi: "Baykal'ın 'Diyarbakır düşmesin' demesinin arkasında başka bir şey var. Daha önce olduğu gibi partisi baraj altında, kendisi de Meclis dışında kalabilir. Diyarbakır'ı emsal gösterip, 'Beni de Meclis'e alın' diyecek."
Meclis'e ABD ablukası
ABD ile İran arasındaki nükleer krizin nasıl sonuçlanacağı merakla bekleniyor. Ankara'da ise nükleer kriz konusunda inanılmaz bir diplomasi trafiği yaşanıyor. ABD'nin İran'a askeri harekette bulunup bulunmayacağı merak edilirken, diğer merak edilen bir konu böyle bir durumda Meclis'e gelecek bir tezkerenin geçip geçmeyeceği. Ankara'daki ABD Büyükelçiliği yetkilileri Meclis'i adate ablukaya almış durumda. ABD Büyükelçisi Rose Wilson, büyükelçilikte ağırladığı milletvekillerini ikna etmeye çalışıyor. Siyasi İşler Bölümü'nden James Sopp ise Meclis'te kapı kapı dolaşarak AK Parti milletvekilleri arasında nabız yokluyor. Sopp, geçen hafta AK Parti Samsun Milletvekili Ahmet Yeni'yi ziyaret etti. Sopp, İran'ın elinde nükleer silahların bulunduğunu savundu. Yeni'nin "Ortadoğu'da nükleer silah sadece İran'ın elinde yok. İsrail'de de var" sözleri karşısında ise şaşırdı. Sopp, "İran konusunda ne düşünüyorsunruz?"diye sorunca Yeni, "İran bizim komşumuz. Hem Müslüman bir ülke. Irak'a müdahele konusunda ise kendi halkınızı bile ikna edemediniz. Aynı şey İran'da olmasın" deyince Sopp yine şok geçirdi. Anlaşılan, ABD, İran'a askeri müdahale konusunda Meclis'i ikna da oldukça zorlanacak.
|
|
Ana Sayfa |
Gündem |
Politika |
Ekonomi |
Dünya |
Kültür |
Spor |
Yazarlar Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın |
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi |