Ana Sayfa
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Aktüel
Spor
Yazarlar
Televizyon
Sağlık
Bugünkü Yeni Şafak
657'liler Ailesi
Bilişim
Çalışanın Sesi
Diziler
Düşünce Gündemi
İzdüşüm
Kültür-Sanat
Nar-ı Beyza
Okur Sözcüsü
Röportaj
Sinema
Yemek
Zamanda Yolculuk
Bize Yazın
Abone Formu
Temsilcilikler
Reklam
Künye
Arşiv

Yeni Şafak'ta Ara

Belediye hesap işleri olarak çalışırken TCK'nın 240'ncı maddesine göre, görevi kötüye kullanmaktan 18 ay ceza ve kamu haklarından men kararı aldım. Cezaevinden 11.03.1998 tarihinde tahliye oldum, şimdi ise memnu haklarımın iadesi için ve sabıka kaydımın silinmesi için ne yapmalıyım? Tekrar memur olarak çalışabilir miyim?

5237 sayılı Türk Ceza Kanununda memnu hakların iadesi kavramına yer verilmemiştir. Bu konuyla ilgili olarak Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesinin vermiş olduğu bir kararda; "Hükümlü, Mahkememizin 15.11.1995 gün ve 1994/...... Karar sayılı ilamı ile TCK'nun 202, 80, 59/2, 219/son, 33, maddesi gereğince 5 sene 10 ay Ağır Hapis ve 44.959.333 Lira Para Cezası ile cezalandırıldığı, hükümlü almış olduğu Ağır Hapis cezasından dolayı 1 gün nezarette kaldığı, 2.3.1999 tarihinde cezaevine alındığı, 1.7.2001 tarihinde şartla tahliye edildiği ve 25.12.2004 tarihinde de bihakkın tahliyeye hak kazandığı, yine hükümlü almış olduğu para cezasını 26.6.2001 tarihinde ....nolu makbuzla Ceyhan Maliyesine ödeyerek infaz ettiği, 765 sayılı TCK'nun 121-122 ve 123. maddelerinde düzenlenen ve memnu haklarının iadesi usulüne 5237 sayılı TCK'nunda yer verilmeyerek belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma halinin cezanın infazının tamamlanıncaya kadar devam etmesinin benimsendiği,

Bu nedenle cezanın tamamen infaz edilmesi ile hükümlünün yasaklıklarının kendiliğinden sona ermesi nedeniyle ayrıca karar verilemesine yer olmadığına,

Kararın talepte bulunan ilgiliye tebliğine, Mütalaaya aykırı ve tebliğinden itibaren 7 gün içinde itirazı kabil olarak oybirliği ile karar verildi." ifadesine yer verilmiştir.

Bu kararla birlikte artık memnu hakların alınmasına gerek olmadığı sonucunu çıkarabiliriz.

Sonuç olarak sizin memur olarak atanmanıza hukuken herhangi bir engel olmadığını düşünüyoruz. Ancak, idarelerin sizin durumunuzda olanları atayıp atamama hususunda geniş bir takdir hakkı bulunmaktadır. Diğer yandan, bu cezayla birlikte Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile de cezalandırılmışsanız ve bu cezanız da disiplin affı kapsamına girmemişse tekrar memuriyete dönmeniz mümkün değildir. Şayet disiplin affı kapsamına girmişseniz o takdirde memur olabilirsiniz. Belirtmiş olduğumuz bu olasılıklar çerçevesinde kendi durumunuzu değerlendirmenizi öneririz. Şu hususu belirtmek gerekir ki disiplin cezası olarak Devlet memurluğundan çıkarma cezası alınmışsa adli suçlardan dolayı cezanızı çekmiş olmanızın memuriyete tekrar dönüşe olumlu hiçbir etkisi yoktur.

Akademisyenlerin naklen veya açıktan atama yoluyla memuriyete geçmesi

İki yıldır bir Üniversitede Araştırma görevlisi olarak çalışıyorum. Bir kamu kurumundaki memur kadrosuna atanabilir miyim?

2006 Mali Yılı Bütçe Kanununun 23'üncü maddesinde; Öğretim üyeleri dışındaki öğretim elemanlarının Kamu Personeli Seçme Sınavı sonuçlarına göre yapılacak atamalar hariç, göreve başladıkları yükseköğretim kurumunda en az üç yıl çalışmadıkça 657 sayılı Kanuna tâbi kadrolara naklen atanamayacakları hükme bağlanmıştır.

2006 yılından önce Devlet Personel Başkanlığının vermiş olduğu bir görüş doğrultusunda azami adaylık süresi kadar (iki yıl) görev yapan öğretim elemanları memur kadrolarına naklen atanabilmekteydi. Ancak, dikkatlice incelendiğinde görüleceği üzere bu durum naklen atamaya yöneliktir. Yani, iki yıl bir üniversitede araştırma görevlisi olarak çalıştıktan sonra bu görevinden ayrılan bir personelin 657 sayılı Kanunun 92'nci maddesi gereğince açıktan atama prosedürüne uymak kaydıyla istifa sonrası durumuna uygun memur kadrosuna dönmesi mümkündür.

Emekli aylığı alanlar hangi görevlere atanabilir veya atanamaz?

Acaba bu yıl, herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan emekli olanlar da, açıktan atama pozisyonu içerisinde değerlendirilecek mi? Bu konuda bilgi verebilirseniz sevinirim.

Geçen yıl çok önemli bir kanun yürürlüğe konuldu. Bu kanun 5335 sayılı torba Kanundur. Bu kanunun 30'uncu maddesinde, herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan emeklilik aylığı alanların hangi görevlere atanabileceği veya hangi görevlere atanamayacağı hüküm altına alınmıştır.

Maddeye göre,

A- Herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan emeklilik aylığı alanlar aşağıdaki görevlere atanabilirler:

1- Cumhurbaşkanı tarafından yapılan atamalar.
2- TBMM tarafından yapılan seçimler sonucunda görev verilenler.
3- Bakanlar Kurulu Kararı veya müşterek kararname ile yapılan atamalar.
4- Yükseköğretim kurumlarının öğretim üyeliklerine yapılacak atamalar.

B- Herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan emeklilik aylığı alanlar hangi görevlere atanamazlar:

Yukarıda (A) bendinde sayılan atamalar hariç olmak üzere bu durumdaki kişiler; genel bütçeye dahil dairelerin, katma bütçeli idarelerin, döner sermayelerin, kefalet sandıklarının, sosyal güvenlik kurumlarının ve bütçeden yardım alan kuruluşların kadrolarına açıktan atanamazlar.

Öğretim görevlisi, veteriner hekim olarak atanabilir

13 yıl üniversitede öğretim görevlisi olarak çalıştım, daha sonra sözleşmem yenilenmedi. Veteriner hekim olarak Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'na açıktan atanma yoluyla geçebilir miyim?

Akademik personelin, kamu kurum ve kuruluşlarındaki 657 sayılı Kanuna tâbi bir kadroya atanması, 657 sayılı 922nci maddesi hükmüne dayanmaktadır. Bu çerçevede sizin yapmanızı gereken, sizi atayacak bir kamu kurumu bulmaktan geçiyor. Sizi atayacak bir kamu kurumu var ise o kamu kurumuna bir dilekçe ile müracaat etmeniz gerekmektedir. Sizi atayacak olan kamu kurumu sizin için Devlet Personel Başkanlığı'ndan açıktan atama izni talep edecektir. Bu halde veteriner hekim kadrosuna atanmanız mümkündür.

MSB'deki memur, naklen geçiş için, muvafakat alamazsa ne yapmalıdır?

Ben Milli Savunma Bakanlığı'nda mühendis olarak çalışıyorum. Eş durumundan dolayı nakil istediğimizde dahi olumsuz yanıt alabilmekteyiz. Bu durumda ne yapmalıyız?

Eş durumu özrü, atama ve yer değiştirme yönetmeliği çerçevesinde nakli söz konusu personel için geçerli bir mazerettir. Konuya ilişkin olarak, Anayasa'nın ailenin korunmasını düzenleyen 41'inci maddesinde; "Aile, Türk toplumunun temelidir ve eşler arasında eşitliğe dayanır.Devlet, ailenin huzur ve refahı ile özellikle ananın ve çocukların korunması ve aile planlamasının öğretimi ile uygulanmasını sağlamak için gerekli tedbirleri alır, teşkilâtı kurar."hükmüne yer verilmiştir.

Bu çerçevede eşinizin memur olması ve eşinizin çalıştığı ilde kurumunuzun birimi yoksa ve sizin o ile atanacağınız bir kurumdan sizin için muvafakat istenmişse ve de kurumunuz olumsuz cevap vermişse, bu durumu dava etmeniz mümkündür. Dava sonucunda lehinize karar verilirse eşinizin çalıştığı ile atanabilirsiniz. Çünkü, mahkemeler muvafakat vermeme işleminin kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun olup olmadığına bakmaktadırlar. Şayet sizin durumunuzda olan birisine muvafakat verilmişse veya idare muvafakat vermeme işlemini kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun yaptığını ispatlayamazsa davayı büyük olasılıkla kazanırsınız.

Hazırlayan: Ahmet Ünlü ( memurlar.net editörü ) aunlu@yenisafak.com.tr Faks: (0312) 472 68 80

Geri dön

Mesaj gönder

Yazdır

Yukarı