Suriye rejim güçlerinin İran, Irak, Afganistan ve Lübnanlı Şiiler ile Rus jetlerinin ortaklığıyla Suriye'nin Türkmen bölgesine yönelik saldırıları sürüyor. Çatışmalar, sabahın erken saatlerinden itibaren bölgede stratejik öneme sahip güneydeki Gimam Köyü ve Burcu'l Kasab ile kuzeydeki Kızıldağ noktalarında yoğun şekilde başladı. Savaş uçakları da Gimam Köyü ve çevresini vurdu.
Rejim güçlerinin saldırılarında Türkmen köyü Kalaba ile Ağca Bayır Mezarlığı da top atışlarının hedefi oldu. Bölgenin en stratejik noktası olan Kızıldağ'da ise kontrol hala rejim güçlerinde bulunuyor. Kızıldağ'a çıkarılan tank ve topçular buradan Türkmen köylerini ve bağlantı yollarını ağır şekilde bombardımana tabi tutuyor. Bayır Bucak bölgesini yerel Türkmen grupların dahil olduğu muhalif tümen savunuyor. Suriye savaşının önemli grubu Ahraru Şam da savunmaya destek veriyor. Ahraru Şam'ın, Türkmen Dağı'na grad füzeleri ve rampası gönderdiği öğrenildi. Şu an Türkmen bölgesinde yaklaşık 2 bin kişilik muhalif gücün olduğu tahmin ediliyor.
Muhaliflerin karşılarında ise İran'ın koordine ettiği ve İran Devrim Muhafızları'na bağlı çalışan Harasi Cumhuri isimli yapının Irak, İran ve Afganistan'dan getirdiği Şiiler bulunuyor. Şii gruplardan Asaib el Hak, Liva Zülfikar, Fatıma Tugayları da Türkmenlere karşı savaşıyor. Lübnan Hizbullahı ve Terörist Mihraç Ural'ın yönettiği Mukaveme-i Suri de yüzlerce militanıyla Bayır Bucak saldırısında görev alıyor.
Suriye Demokratik Türkmen Hareketi Başkanı Abdulkerim Ağa, Türkmenlerin yok edilmeye çalışıldığını belirterek, “Türkiye, ayrım yapmadan insanlığa kucak açtığı için şimdi de 'Türkmenleri vurursak Türkiye'yi cezalandırırız' diye düşünüyorlar” dedi. Ağa, "Türkiye olmasa insanlık ölmüştü. Bu durum birilerini rahatsız etti. Türkiye'nin büyümesinden korkuyorlar. Son kozlarını oynuyorlar” diye konuştu. Ağa, “Türkiye güçlü olmasın, büyürse gücümüz yetmez” korkusuyla bölgede insanlık dışı hareketlere başvurulduğunu kaydetti.
Rejim güçleri önceki gece Türkmen bölgelerine saldırılarını yoğunlaştırdı. Türkmen Dağı'ndaki Murtlu, Kepir ve Dağdağan köyleri saldırıların hedefi olurken, muhaliflerin bu bölgelerden çekildiği öğrenildi. Saldırılarda hedef alınan bir diğer nokta Sahra Hastanesi oldu.
Rusya'nın Esed güçlerini havadan ve denizden bombardımanla desteklediği katliam gibi operasyonda Esed güçleri Türkmen bölgelerinde önemli noktaları ele geçirdi. Türkiye hududuna 5 kilometre uzaklıktaki bölgeye en hakim nokta Kızıldağ'ın tepesinde de Esed güçleri konuşlandı. Ancak topraklarını terk etmek istemeyen Türkmenlerin mücadelesi sürüyor. Türkmen gençler, Kızıldağ'ı Esed rejiminden geri almak için dağın eteklerinde bekliyor. Gençler, Esed rejiminin tepeden top atışları nedeniyle ilerlemekte zorlanıyor. Başbakan Davutoğlu'nun talimatları doğrultusunda sınırda teyakkuz hali de arttırıldı. Sınır hattı, havadan insansız hava araçları ve F-16'ların devriyesinde göz hapsinde tutuluyor.
Rejime ait birlikler Türkmen Dağı'nda ilerliyor. Sultan Abdulhamid Tugayı Komutanı Ömer Abdullah, “Kızıldağ'ı ele geçiren rejim tank ve çeşitli silahlarla Karamanlı, Dağdahan, Dervişan, Kepir, Murtlu köylerine ateş açılıyor. Türkmen Dağı bu akşam kritik noktaya ulaştı, çok acil takviye birlikler ve ağır silahlar gerekiyor” diye konuştu. Kızıldağ'da kontrolün Suriye rejim güçlerinin eline geçmesinin ardından, bölgedeki tüm köylerde jeneratörler, ışıkların karartılması nedeniyle kapatıldı. Türkmen komutanlarından Abu Fadıl, “Son 4 günde Türkmen Dağı'nda neredeyse her 10 metreye bomba düştü. Rus ve Esed uçakları gece gündüz saldırdı” dedi.
Esed güçlerinin saldırısı nedeniyle Türkmenler, Yamadı kampına sığındı. Türkmenlerden Muhammed Ahmet ''Yağmur gibi bombardıman var. Rus'u, İran'ı hepsi başımıza çöktü” dedi.
Esed rejiminin Bayırbucak Türkmen bölgesinde Rusya'nın da desteğiyle sürdürdüğü kara harekatı nedeniyle yaşadıkları yerleri terk etmek zorunda kalan Türkmenler ve Araplar, Suriye'nin Lazkiye kentine bağlı Yamadı köyü ve çevresindeki zeytin ağaçları altına yerleşti. Yamadi kampında barınan binlerce kişi, elektrik ve suyun olmadığı kampta yeni bir hayat kurmaya çalışıyor.
Hemen her dakika bomba seslerinin yankılandığı bölgede Türkmenlerin kimi birkaç gün önce kurduğu çadırlarda kalıyor, kimi ise Türk Kızılayı tarafından yeni verilen çadırları kurmaya çalışıyor. Bölgede kendi imkanlarıyla çadır kuranların yanı sıra AFAD ve Kızılay tarafından iki gün önce verilen 575 çadır da yeni gelen aileler tarafından kuruluyor.
Bölgeye 5 kişilik ailesiyle gelen Tarık Şaki, ''Türkmendağı'nda durum çok kötü. Rus savaş uçakları bölgeyi vuruyor. Ağır bombardıman altında kaldık, çocuklarım için kaçmaktan başka çaremiz kalmamıştı'' dedi. Kızılay'ın verdiği çadırlardan alan Muhammed Ahmet ise yaşadıkları yere adeta yağmur gibi bomba yağdığını söyledi. Köylerinde kimsenin kalmadığını dile getiren Ahmet, ''Türkmen bölgesinde kimse kalmadı, herkes kaçtı. Yağmur gibi bombardıman var. Rus'u, İran'ı hepsi başımıza çöktü” diye konuştu.
