Washington Post gazetesine demeç veren Douglas Hurwitt, kızkardeşinin kocası olan 31 yaşındaki Jeremy Glick'in kaçırılan uçaktan eşi Lyzbeth'i aradığını ve uçağın Ortadoğuluya benzeyen üç kişi tarafından kaçırıldığını, bu kişilerin elinde bıçaklar ve bomba olduğunu söyledikleri kırmızı bir kutu bulunduğunu söylediğini belirtti.
Hurwitt, Jeremy'nin karısına, başlarına kırmızı bant takmış olan hava korsanlarının yolcuları uçağın arka tarafına topladığını söylediğini ve Lyzbeth'in de ona bir uçağın Dünya Ticaret Merkezi kulelerinden birine çarptığını söyleyince, Jeremy'nin diğer birkaç yolcuyla korsanlara karşı harekete geçmeye karar verdiklerini belirtti. Lzybeth'in konuşmanın başlamasından 10 dakika sonra bir başka hattan babasına telefon edip Federal Soruşturma Bürosu (FBI) yetkililerini aramasını istediğini söyleyen Hurwitt, FBI'ın konuşmayı kaydedebildiğini de sözlerine ekledi. Hurwitt, Jeremy Glick'in eşinden üç aylık kızlarına iyi bakmasını ve mutlu bir yaşam sürmesini istediğini de söyledi.
Japonya'nın Fukuoka kentinde temmuz ayında yapılan 9. Dünya Yüzme, Atlama, Sutopu ve Senkronize Yüzme Şampiyonası'nın 6 madalyalı yüzücüsü Avustralyalı Ian Thorpe, unuttuğu fotoğraf makinesi sayesinde Dünya Ticaret Merkezi'ne yapılan saldırıdan kurtuldu. Menajerlerinden Frank Turner, "torpido" lakaplı Ian Thorpe'un saldırıların düzenlendiği 11 Eylül günü Dünya Ticaret Merkezi'ne geldiğini, ancak fotoğraf makinesini unuttuğunu fark edince otele döndüğünü söyledi.
