Günden güne yıldızı parlayan Türkiye, hamiliğini ABD’nin yaptığı ‘terör koalisyonu’ ile frenlenmeye çalışılıyor. ABD’nin himaye ettiği PKK-PYD, DEAŞ, FETÖ ve DHKP-C terör örgütleri Türkiye’nin ekonomisine hem direkt hem de dolaylı olarak trilyon dolarlara yakın zarar verdi. Bağımsız dış politikaya, 2001’de eksi 5’lerde seyreden büyüme rakamlarının yüzde 8’leri aşarak ekonominin patlama yapması eklenince, sözde müttefiklerin Türkiye’ye attığı çelmeler de aynı oranda sertleşti.
Türkiye, küresel boyutta desteklerle ayakta tutulan terör örgütlerinin saldırılarına binlerce evladını kurban verdi. ABD destekli provokasyon ve saldırılarda şehitler bini aştı, yaralananlar ise 14 bini buldu. Can kayıplarının yanında terör, vatandaşın omzuna da ek maliyetler yükledi. Kasım 2017’de yayımlanan Küresel Terörizm Endeksi’ne göre Türkiye, terörden en çok etkilenen ilk 10 ülke arasında yer aldı. Hesaplamalara göre, terörün kişi başı maliyeti Türkiye’de 2 bin 500 dolar. Binlerce ocağı söndüren, Türkiye’nin 30 yılda 350 milyar dolardan fazla kaynağını tüketen PKK ile başlayan terör kokteylinin içine sözde müttefikler son dönemde DEAŞ ve FETÖ’yü de dahil etti.
ABD ve NATO gibi sözde müttefikler eliyle beslenip palazlandırılan PKK-PYD-YPG, DEAŞ, DHKP-C ve FETÖ, her saldırısıyla birlikte istikrarsızlaştırdığı Türkiye’nin imajını zedeledi. Türkiye’nin her yıl alabileceği uluslararası yatırımın dörtte üçünden ‘sadece terörden ötürü’ mahrum kaldığı hesaplanıyor. Türkiye’nin geçen yıl 12 milyar doların üzerinde doğrudan yabancı yatırım çektiği düşünülürse bu, yıllara vurulduğunda yüz milyarlarca dolara karşılık geliyor. Gezi olayları, 17/25 Aralık kumpasının da bu anlamda büyük kayıplara neden olduğu biliniyor. Terörün arkasındaki uluslararası güçler, bir yandan da ülke ekonomisini vurmayı hedefliyor.
Türkiye son 15 yılda Anadolu’nun her karışına altyapıya yönelik 352 milyar TL yatırım yaptı. Tetiklenen terörden özellikle bölgedeki altyapı da nasibini aldı. Fabrikalardan havalimanları inşaatlarına, iş makinalarından baraj ve orman sabotajlarına, okul yakmalarından belediyeler eliyle örgüte para transferine her alanda gerçekleşen terör saldırıları ile Türkiye’ye yüklenen fatura daha da kabardı. Vatandaşa hizmetin aksamaması için tanesi 450 bin TL’den 11 adet zırhlı ambulansın hizmete alınması kabaran faturanın en somut örneklerinden.
ABD güdümlü PKK’nın çukur-hendek siyaseti sonucu Doğu ve Güneydoğu’daki birçok yerleşim yerinde yaklaşık 30 bin konut kullanılamaz hale geldi. Diyarbakır Sur, Şırnak il merkezi, Cizre, Silopi, İdil, Nusaybin, Yüksekova başta olmak üzere çatışmalara sahne olan yerlerde imar ve dönüşüm çalışmaları hızla sürüyor. Şimdiye dek 7 bölgede 26 bin konut inşa edildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, PKK terörünün ülke ekonomisine maliyetini 30 yılda asgari 350 milyar dolar olarak açıklamıştı.
Terörü bitirmek için de sadece silahlı kaynakları değil ekonomik kaynakları da kurutmak gerekiyor. Ancak bu pek de kolay değil. Çünkü pek çok terör örgütünün arkasında uluslararası şirketler ve çeşitli devletler bulunuyor. Yıllık yüzlerce milyon dolar maliyeti olan terör örgütlerinin bu paralara sadece ‘bağış ve desteklerle’ ulaşması zor. Teröristlerin en önemli finansmanını uyuşturucu ve karapara oluşturuyor. BM verilerine göre AB ülkelerine gönderilen eroinin yüzde 40’ının ticareti PKK tarafından yapılıyor. Kamp yeri tahsisi, silah ve mühimmat gibi yardımlar da eklendiğinde teröriste aktarılan kaynaklar milyar dolarlara ulaşıyor.
- Bölemeyeceksin
- Milletin yeniden yükselişini törpülemek için Suriye’nin kuzeyinde PKK’ya devlet kurdurmak isteyen ABD, bu karanlık projeye direnen Türkiye’ye diz çöktürmek için, paravan örgütler eliyle sayısız sabotaj eylemi gerçekleştirdi. 15 Temmuz, hendek-barikat, 6-7 Eylül provokasyonları da yine ABD güdümlü terör örgütlerinin Türkiye’de kaos ortamı oluşturma ve devlet nizamını ortadan kaldırma amaçlı giriştiği büyük çaplı hadiseler oldu. ABD, Türkiye’nin komşularında da kaosun yegane mimarı oldu. Suriye’de Esed rejimine yönelik eylemlerin şiddetle bastırılması sonrası 2011 Mart ayında başlayan iç savaşta muhaliflere destek veren Washington, rejimin devrilmesine en çok yaklaşıldığı 2014 yılında birdenbire tavır değiştirdi ve kendisine müttefik olarak PKK’yı seçti. Örgütün işgalleri için temel dayanak olarak kullanılacak DEAŞ’ın ise tam bu dönemde ortaya çıkıp güçlenmesi de dikkat çekti.
İşgal ettiği Irak’ta 1 milyon Müslüman’ın ölümüne yol açan ABD, Suriye’de de çok parçalı bir ülke ve uzun soluklu çatışma döneminin mimarı oldu. ABD’nin yönettiği Ebu Gureyb ve Bukka gibi hapishanelerde tasarlanan DEAŞ, sonraki işgaller için yegane araç haline geldi. DEAŞ-PKK tiyatrosu bir yana, ABD işgalindeki bölgeler terör örgütleri için verimli bir tarlaya dönüştü. Bugün TİKKO’dan İRA’ya, DHKP-C’den FARC’a varıncaya dek 13’ten fazla örgüt, Suriye’de ABD üslerine birkaç yüz metre mesafede kurulan kamplarda eğitim görüyor.
İç ve dış odakların işbirliği ile Türkiye’yi zaafa uğratarak korsan koridoru hayata geçirmeyi hedefleyen ABD ve müttefikleri, Fırat Kalkanı ile Suriye’de kesintiye uğrayan süreci Irak’ta açtıkları cephe ile yeniden hareketlendirmek istedi. Barzani’nin Irak’ı resmen bölen ısmarlama referandumu ile alenileşen ‘Büyük Kürdistan’ haritası, Türkiye, Suriye ve Irak’ta ısrarla sürdürülen sabotaj ve işgallerin gerçek amacını ortaya çıkardı. Türkiye’den 26 ili içerisine alan ihanet haritası, ABD’nin bu bölgede 4 ülkeyi birden (İran, Irak, Suriye, Türkiye) bölmeyi amaçladığını ayan beyan gözler önüne serdi.
Kontrolündeki paravan terör örgütlerinin ‘topunu birden’ harekete geçiren Washington, kuklaları eliyle katliamdan katliama koştu. Onlarca bombalı saldırı ve bir de darbe teşebbüsüne tanık olan millet, ferasetiyle küresel işgalcilerin kanlı oyununu bozdu. İşte, Irak’ta 1991 yılında başlayıp Suriye ile devam eden ve ana hedef olarak Türkiye’yi seçen işgalci ABD’nin ya destekçisi ya planlayıcısı ya da bizzat faili olduğu saldırılardan bazıları...
* 30 Eylül 2011: Antalya-Kemer’de canlı bomba saldırısı: 1 şehit, 2 yaralı.
* 29 Ekim 2011: Bingöl Stadı’nda Cumhuriyet Bayramı kutlamalarını hedef alan saldırı: 4 şehit, 20 yaralı.
* 25 Mayıs 2012: Kayseri-Pınarbaşı Emniyet Amirliğine yönelik canlı bomba saldırısı: 2 şehit, 16 yaralı.
* 11 Eylül 2012: İstanbul-Sultangazi Polis Merkezine canlı bomba saldırısı: 2 şehit, 7 yaralı.
* 1 Şubat 2013: Ankara-Kavaklıdere’deki ABD elçiliği çevresinde canlı bomba saldırısı: 2 şehit, 3 yaralı.
* 11 Mayıs 2013: Hatay-Reyhanlı’da bombalı saldırı: 52 şehit, 146 yaralı.
* 27 Mayıs 2013: İstanbul-Taksim Gezi Parkı’nda ağaç kesme bahanesi ile başlayan kalkışma 15 gün sürdü. 7 kişinin hayatını kaybettiği provokasyon sürecinde 5 binden fazla insan yaralandı.
* 6 Ocak 2015: İstanbul Sultanahmed Emniyet Müdürlüğü’ne yönelik saldırı: 1 şehit, 1 yaralı.
* 20 Temmuz 2015: Şanlıurfa-Suruç’ta canlı bomba saldırısı: 34 şehit, 100’den fazla yaralı.
* Temmuz 2015-Mayıs 2016: Cizre’den başlayan ve 7 il 20 ilçeye taşınan ‘hendek-barikat’ provokasyonlarında 483 güvenlik görevlisi şehit düştü, yaklaşık 3 bini de yaralandı. Operasyonlar süresince 7 bini aşkın terörist etkisiz hale getirildi.
* 10 Ekim 2015: Ankara Garı önünde toplanan kalabalığa yönelik çifte canlı bombalı saldırı: 109 şehit, 100’lerce yaralı.
* 15 Kasım 2015: Gaziantep’te DEAŞ hücre evine yapılan baskında terörist, üzerindeki bombayı patlatarak öldü. Saldırıda 5 polis yaralandı.
* 5 Ocak 2016: Terör örgütü DEAŞ, Kilis’e yönelik havan topu ve füze saldırılarına başladı. Teröristler 25 sivili katletti, 70’ten fazlasını da yaraladı.
* 12 Ocak 2016: İstanbul Sultanahmed Meydanında canlı bomba saldırısı: 10 sivil hayatını kaybetti, 15 sivil de yaralandı.
* 17 Şubat 2016: Ankara Güvenpark çevresinde bomba yüklü araçla yapılan saldırı: 38 şehit, 150 yaralı.
* 19 Mart 2016: İstanbul Taksim’de bulunan İstiklal Caddesi, canlı bomba terörünün hedefi oldu. 4 turist hayatını kaybetti, 44 kişi de yaralandı
* 28 Nisan 2016: Bursa Ulu Camii’nde canlı bomba saldırısı: DEAŞ’lı terörist öldü, 13 kişi yaralandı.
* 1 Mayıs 2016: Gaziantep Emniyet Müdürlüğü’ne yönelik canlı bomba saldırısı: 4 şehit, 23 yaralı.
* 12 Mayıs 2016: Diyarbakır’a bağlı Dürümlü mezrasında PKK’lıların 15 ton bomba yüklediği kamyon patladı. 16 sivil şehit oldu, 23’ü yaralandı.
* 7 Haziran 2016: İstanbul-Fatih’te Çevik Kuvvet ekibine yönelik canlı bomba saldırısı: 13 şehit, 36 yaralı.
* 28 Haziran 2016: İstanbul Atatürk Havalimanı’na canlı bomba saldırısı: 45 şehit, 236 yaralı.
* 15 Temmuz 2016: ABD-NATO destekli darbe girişiminde FETÖ’cü hainler milletin silahlarıyla katliam yaptı. 250 kişi şehit oldu. 2 bin 120 vatandaş ve güvenlik görevlisi de yaralandı.
* 20 Ağustos 2016: Gaziantep Şahinbey ilçesinde bir düğün evine saldıran DEAŞ’lı terörist 57 kişiyi şehit etti, 100’den fazlasını da yaraladı.
* 26 Ağustos 2016: Cizre Emniyet Müdürlüğü’ne saldıran PKK’lı canlı bomba, beraberinde bomba yüklü aracı infilak ettirdi: 13 şehit, 78 yaralı.
* 28 Ağustos 2016: ABD destekli PKK ve DEAŞ tehdidine karşı Fırat Kalkanı Harekâtı başlatan Türk Silahlı Kuvvetleri ilk şehidini verdi. 28 yaşındaki Uzman Çavuş Ercan Çelik, ABD-PYD bombasıyla Cerablus’ta şehit düştü. ABD ürünü terör örgütleri PKK-PYD ve DEAŞ’a karşı başlatılan ve toplamda 7 ay süren harekâtta 71 askerimiz şehit düştü, 50’den fazla Mehmetçik de yaralandı.
* 9 Ekim 2016: Şemdinli-Yüksekova karayolundaki hudut bölüğüne saldıran PKK’lı canlı bomba, 17 kişiyi şehit etti, 26’sını da yaraladı.
* 16 Ekim 2016: Gaziantep-Şahinbey’de örgüt evine yönelik operasyon sırasında terörist, üzerindeki bombaları patlattı: 6 şehit, 13 yaralı.
* 4 Kasım 2016: PKK’lı terörist, Diyarbakır-Bağlar İl Emniyet Müdürlüğü’ne bombalı araçla saldırdı: 12 şehit, 108 yaralı.
* 10 Aralık 2016: Beşiktaş Vodafone Park ve Maçka-Demokrasi Parkı’nda eşzamanlı gerçekleşen intihar eylemlerinde 48 kişi şehit oldu, 165 kişi de yaralandı.
* 17 Aralık 2016: Kayseri Hava İndirme Tugayı’nda görevli askerileri taşıyan servis aracına yönelik canlı bomba eyleminde 15 asker şehit oldu, 50 asker de yaralandı.
