AK Parti’nin önümüzdeki döneme ilişkin ekonomi politikaları netleşmeye başladı. Türkiye için bugüne kadar yaptıkları hizmetleri yeterli görmediklerini belirten AK Parti Ekonomi İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Yeni bir atılıma ihtiyacımız var. Bu nedenle, siyasette ve ekonomide ikinci atılıma hazırlanma aşamasındayız. Çok nitelikli politikalarla ince işçilik dönemine geçeceğiz” dedi.
Bunun için makro politikaların yeterli olmayacağını belirten Yılmaz, “Artık mikro politikalarla çok daha detaylı işlere imza atacağız. Firma bazında sorunlar, KOBİ politikaları, illerin, kadınların, gençlerin ekonomik sorunlarına yoğunlaşacağız. İnsanın daha fazla hedef alındığı bir çalışma dönemi başlayacak” diye konuştu.
Önümüzdeki dönem kadınların ekonomi aktivite içerisinde yer almasına dönük adım atacaklarının da dile getiren Yılmaz, şöyle devam etti: “Kadınlar toplumun yarısı olduğu gibi ekonominin yarısıdır. Kadınların daha çok ekonomiye katılmaları önemli. İşgücü piyasalarına katılmalarını, girişimci sayısının artmasını sağlayacağız. Ev hayatını da ihmal etmeden kadınlarımızı ekonominin içerisine alacağız.”
Hükümet olarak ekonomide yeni bir eylem planı hazırlığı içerisinde olduklarını, hangi kurumların nasıl bir planlama yapacağını belirlediğini dile getiren Yılmaz, şunları kaydetti: “2019 ile birlikte yeni bir yönetim sistemi devreye girecek. Yüzde 51,4 ile net evet denilen yeni yönetim döneminde güven ve istikrarın varlığı ortaya çıktı. Önümüzdeki dönemde de bunu kurumsal olarak sistemden kaynaklanan bir güven istikrar haline dönüşecek bir süreci inşa edeceğiz.” Yılmaz, enflasyonu ve işsizliği yüzde 5 ve altına çekme hedefinin bulunduğunu ifade etti.
Türkiye'nin cari açık engeline takılmayan bir büyümeyi sağlaması için çalışacaklarını anlatan Yılmaz, şöyle devam etti: "Giderek katma değeri artan bir ekonomiye geçmeliyiz. Teknolojiyi bu anlamda çok ciddi geliştirecek politikalara yöneleceğiz. Teknoloji yoğun bir üretim sistemi, bilgi tabanlı bir ekonomik yatırım, AR-GE'nin ağırlığının olduğu kurumsal yapıya yatırım yapılmasını sağlayacağız. Savunma sanayi daha da geliştirilerek, sivil sektörlerle de entegre etme dönemine de geçeceğiz. Yerli otomobil gibi bir takım sıçramalar olacak."
AK Parti Ekonomi İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, 15 Temmuz darbe girişiminin ekonomik olarak Türkiye’ye faturasıyla ilgili de konuştu. Darbelerin faturasının dolaylı ve doğrudan birçok etkisinin söz konusu olduğunu kaydeden Yılmaz, yaptığı hesaplamayı şöyle anlattı: “Bütün bu etkilerin özetlendiği alan büyüme diye düşünüyorum. Büyüme oranınıza yaptığı etki diğer bütün alt etkilerin özetidir. Geçen yıla baktığımız zaman 860 milyar dolarlık bir ekonomimiz var. Yüzde 2,9 büyüme sağladık. Darbe girişimi olmasaydı ekonomi ne kadar büyürdü? İlk 6 ayına baktığımız zaman yüzde 5’e yakın bir büyüme görüyoruz. Yüzde 5’in ikinci 6 ayda da darbe girişimi olmasaydı devam edeceğini varsayarsak yüzde 5’e yakın büyümeyle 2016’yı Türkiye ekonomisi kapatırdı varsayımına ulaşabiliriz. Yüzde 2,9-5 arasında 2 puanlık bir büyümede kayıp hesaplayabiliriz. Bunun da karşılığı 17 milyar dolar gibi bir rakamdır. Orta ve uzun vadede Türkiye bunu çok hızlıca atlattı."
- 4,4’TEN FAZLA BÜYÜRÜZ
- Bu yılın ilk çeyreğinde yüzde 5’lik büyümenin ekonomi göstergelerinde iyileşmeye işaret ettiğini belirten Yılmaz, elektrik tüketimi, istihdam, ihracat gibi öncü göstergelere bakıldığında 11 Eylül tarihinde açıklanacak ikinci çeyrekteki büyümenin de yüksek olacağının ortaya çıktığını söyledi. Bu kapsamda en yüksek büyümenin baz etkisiyle çok daha yüksek çıkacağının beklendiğini kaydeden Yılmaz, yıl sonunda hedef olarak koyulan yüzde 4,4’ten daha fazla bir büyüme ile yılın kapatılacağını söyledi.
