|

İç pazar 100 bin düşer

Dalgalanan kur ve bu sene yürürlüğe giren ÖTV zammı otomotiv camiasını kaygılandırıyor. 2016’yı 1 milyon satışla kapatan Türk otomotiv pazarının bu yıl en az 100 bin adet düşerek 850 ila 900 bin bandında seyredeceğini söyleyen otomotiv temsilcileri önlem alınmasını istiyor.

Yeni Şafak ve
04:00 - 16/01/2017 Pazartesi
Güncelleme: 00:01 - 16/01/2017 Pazartesi
Yeni Şafak

Türk otomotiv pazarı yeni yılı kaygıyla karşıladı. Geçtiğimiz yılı 1 milyon adet satışla tamamlayan iç pazar, bu yıl ÖTV ve dalgalı kurdan etkilenecek. Pazarın düşeceği yönünde hemfikir olduklarını belirten sektör temsilcileri sürekliliğin sağlanabilmesi için kendi markalarında önlem alıyor. Nissan Genel Müdürü Sinan Özkök, Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) artışının döviz kurlarındaki yükselişle aynı dönemde gelmesinin otomotiv sektörünü zorlayacağını belirterek, 2017'de pazarın 800-850 bin bandına gerileyebileceğini söyledi. Renault Mais Genel Müdürü Berk Çağdaş ise, pazarın ritminin 900 bin seviyelerine çekileceğini öngördüklerini bildirdi.



LOKOMOTİF DURMAMALI


Özkök, 2016'da üretimi 1,5 milyona çıkan otomotiv sektörünün ihracattaki payının 24 milyar 250 milyon dolar ile yüzde 17'ye yükseldiğine değinerek, “Otomotiv bunca olumsuzluklara rağmen Türkiye'deki lokomotif sektördür. Bu lokomotifin 2017'de de durmaması gerekiyor” dedi. Türkiye gibi güçlü bir ekonominin iç pazarının da kuvvetli olması gerektiğine işaret eden Özkök, “Biz neden sadece 1 milyonu hedefliyoruz da 1,5 milyona gitmek için uğraşmıyoruz? Vergi sistemi ya da teşvik uygulamaları gibi yapısal birtakım tedbirlerle 950 bin-1 milyon bandında sürekliliği sağlayabilmemiz lazım. Burada da devlet politikası en önemli konulardan bir tanesi” yorumunu yaptı.





ÖTV VE KUR ETKİSİ GÖRÜLMEYE BAŞLANDI


ÖTV ve kur artışının üst üste gelmesinin etkisinin ocak ayından itibaren görülmeye başladığını anlatan Özkök, şunları kaydetti: “Yılın ilk 6 ayında biraz zorlanacağız gibi görünüyor. Eğer ÖTV aynı kalsaydı, kurların artışıyla beraber sektörde yüzde 3-5'ler seviyelerinde zamlar düşünecektik. Bunu da aylara yayacaktık. Ancak kur artışının üstüne bir de şimdi yüzde 45'ten yüzde 50'ye çıkan bantta yüzde 3,5-4 ÖTV farkı oynuyor. Normalde ÖTV önceki seviyesinde kalsaydı, aracın fiyatı kur kaynaklı yüzde 3 artacakken, yüzde 3,5'lik ÖTV farkıyla bu artış yüzde 6,5 olacak. Yani ÖTV artışının kur artışı ile aynı döneme düşmesi bizim için gerçekten zorlayıcı bir sebep oluyor.”



OTOMOBİL FİYATLARINA KADEMELİ YANSIYACAK


Özkök, 2016 sonu için dolar kurunda 3,35-3,50 bandını öngördüklerini ancak kur şimdiki seviyelerinde kalırsa fiyat artışlarının yüzde 3-5'lerden daha fazla olabileceğini vurgulayarak, bunun hemen olmasa da fiyatlara kademeli bir şekilde yansıtılabileceğini aktardı. Özkök, 2017 yılı için önceki yıla göre yüzde 10'luk daralmayla 875 bin seviyesinde bir otomotiv pazarı tahmini yaptıklarını ancak kurlardaki bu son gidişattan sonra büyük ihtimalle düşüşün yüzde 15 civarında olacağını ve pazarın 800-850 bin bandına doğru gerileyeceğini düşündüklerini anlattı. Özkök, yeni ÖTV yapısının otomobil pazarında B ve C segmentlerine talebi artıracağı öngörüsünde bulundu.







Türk halkı istikrar istiyor


Renault Mais Genel Müdürü Çağdaş da konuya ilişkin değerlendirmesinde, otomotiv pazarının rekor kırdığı, Renault markası ile 17. kez binek otomobil liderliği unvanını elde etmenin haklı gururunu yaşadıklarını ifade etti. Çağdaş, “Makro ekonomik ve makro politik parametrelerdeki istikrar, otomotiv sektöründeki talebi de etkiliyor. Türk halkı istikrarı seviyor dolayısıyla ekonomik istikrar sektör açısından büyük önem taşıyor” dedi. Çağdaş, taleplerin öne çekilmesiyle tahminlerin üzerinde gerçekleşen 2016'nın ardından 2017 yılında pazarın ritminin 900 bin seviyelerine çekileceğini öngördüklerini bildirdi.



Segmentlerde kayma olur


2017 öngörüsünde bulunan bir başka marka Opel oldu. Opel Genel Müdürü Özcan Keklik, konuyla ilgili şu açıklamaları yaptı: "Segmentler arası ve aynı segmentler içinde bir modelden başka bir modele talep kaymalarının yaşanması çok şaşırtıcı olmayacak. Orta gelir düzeyindeki kitlelerin korunması önem taşıyor ve bu kitlenin talep gösterdiği segmentlerdeki tüketimin lüks tüketim olarak algılanmaması gerekiyor. Kurlar yükseldikçe sektörün maliyetleri artıyor, özellikle kalıcı kur artışları söz konusu olduğunda sektörümüzdeki maliyetlerin bundan etkilenmemesi imkansız. Kura bir süre direnseniz de stoklarınıza yeni girecek ürünler için maalesef bu durum söz konusu değil. Sonuç olarak sektördeki her oyuncu kendi stok ve maliyet durumuna göre hareket etmek zorunda."



#ÖTV zammı
#Otomotiv sektörü
#Opel
#Nissan
#Renault
7 yıl önce