2001 yılında çıkarılan Şeker Kanunu ile yapılan düzenleme sonucu Türkiye’nin Avrupa (AB15) ülkelerine göre kişi başına 5-7,5 kat fazla NBŞ tüketmek durumunda kaldığını hatırlatan PANKOBİRLİK Genel Başkanı Recep Konuk,
"ALINAN KARARLAR HAYVANCILIĞI OLUMLU ETKİLEYECEK"
NBŞ kotalarının yüzde 2,5 olarak uygulanmasının hem tüketici sağlığını hem pancar üretimini hem de pancarın en çok desteklediği yan sektörlerden biri olan hayvancılığı olumlu etkileyeceğini vurgulayan Başkan Konuk, ülke gıda sektörünün de orta vadede bu karardan kazançlı çıkacağını belirterek,
BAŞKAN KONUK'TAN CUMHURBAŞKANI'NA TEŞEKKÜR
Başkan Konuk açıklamasının devamında, "Bu kararın dördüncü sonucu ise gıda sektörümüzün yönünü orta vadede kazançlı çıkacağımız bir rotaya çevirecek olmasıdır. Her ne kadar bugün için NBŞ’ler hem üretim sürecinde kolay karışım özelliği ile maliyet, ucuz girdi olması sebebiyle özellikle ihracatta rekabet avantajı sağlıyor olsa da bu dünya pazarlarındaki gıda trendleri dikkate alındığında gıda sektörümüz açısından sürdürülebilir bir durum değildir ve orta ile uzun vadede gittikçe ihracat pazarlarımızı daraltabilecek riskler içermektedir. Çünkü gelişmiş ülkelerde gıdadaki genel trend sağlıklı ve güvenilir gıdadır. Üst ve orta gelir gurubu ülke pazarlarında tüketici sağlığı birinci önceliktir ve tüketici sağlığını korumak için piyasa mekanizması içinde olan vergi mekanizmasının yanı sıra gıda ürünlerine yönelik içerik korumalı önlemler de alınmaktadır. Bu çerçevede bir çok ülkenin pancar şekeri yerine kullanılan tatlandırıcıların kullanıldığı ürünlere ilave vergi uyguladığını düşünürsek bunun şimdilik böyle olduğunu ve bu uygulamanın ileride içerik korumaya dönüşeceğini kestirmek için kahin olmaya sanırım gerek yoktur. Gittikçe yaygınlaşan bu trend bizim gıda sektörümüzü beslenmekten ziyade doymanın temel öncelik olduğu düşük gelir gurubu pazarlardan başka pazarlara ihracat yapamaz hale getirebilirdi ki bu karar ile birlikte gıda sektörümüzün önüne yeni bir rota çizilmiştir ve inanıyorum ki fiyat rekabetinin yanı sıra ülkemiz gıda sektörü kalite ve sağlığı önceleyen ürünleri ile tüm dünya pazarlarında özellikle üst ve orta gelir gurubu pazarlarda boy gösterecektir. Pancar üreticisi olarak biz yapacağımız üretimle ülkemiz gıda sektörünü büyütmeye, iç içe olduğumuz şeker sektörümüz de tüm gıda sektörümüzü desteklemeye, onlara yine üretim sürecinde maliyet avantajı sağlayacak sıvı pancar şekeri gibi ürünlerle katkı vermeye hazırdır. Bu kararın hem tüketici sağlığı hem pancar üretimi açısından uygulamada sonucunun alınabilmesi için ise üretim ve tüketimin denetimi olmazsa olmazdır. Bu husus en az kota düzenlemesi kadar önemlidir, çünkü şeker özelleştirmesi sürecinde kamuoyuna da yansıyan ve bir NBŞ üreticisi firma tarafından hazırlanan raporda de belirtildiği gibi NBŞ tüketiminin 900 bin tonların üzerinde olduğu ve toplam NBŞ tüketiminde kayıt dışı kullanımın yüzde 70’leri aştığının tahmin edildiği açıkça belirtilmişti. Sadece bu tahmin bile NBŞ’nin hem üretim aşamasında hem de tüketim aşamasında sıkı denetime tabi tutulması zorunluluğunun en az mevzuat düzenlemesi kadar önemli olduğunun göstergesidir. Bu konuda alınabilecek bir diğer önlem ise Türk Gıda kodeksinde yapılacak değişiklik ile mamul ürünlerde kullanılan şekerin kökeninin yazılabilmesine imkan tanımaktır. Yapılan kota düzenlemeleri bu şekilde desteklendiği takdirde her bir tüketicinin de bu denetime katılması imkanına kavuşuruz ki üretim, kullanım ve tüketimden oluşacak bu üçlü denetim mekanizması ile bir yandan kayıt dışı kullanımın önlenmesini sağlarken bir yandan da kayıt dışı kullanım sonucu oluşan vergi kaybının da önüne geçebiliriz. Kararın ülkemiz ve üreticimiz için hayırlı olmasını temenni ediyor, aldığı karar ile pancar üreticisine ve milletimizin sağlığına sahip çıkan Cumhurbaşkanımıza kararlılığı için bir üretici olarak bütün pancar üreticileri adına, bir tüketici olarak da milletim adına teşekkürlerimizi arz ediyorum” ifadelerini kullandı.