27 Mayıs 1960 darbesinin üzerinden 62 yıl geçti. 27 yıldır halktan kopuk olan tek parti yönetimi ağır bir yenilgi alarak, Adnan Menderes ve arkadaşlarına yönetimi devretmek zorunda kaldı. Demokrat Parti’nin (DP) iktidar oluşunun ardından Türkiye’de yükseliş dönemi başladı. Sanayide yerli ve millileşmeye önem verildi.
DEMOKRASİYE PUSU KURDULAR
- “Ben milletime söz verdim” diyen Menderes, Arapça ezanı serbest bıraktı. Tüm bu icraatlardan rahatsız olan vesayet odakları, adım adım demokrasiye pusu kurdu. Darbeye giden yolların taşları, bugün de benzerlerini yaşadığımız eylem ve söylemlerle döşendi.
EN BÜYÜK ARAÇ İFTİRA
İktidarı sandık yerine kaos ve vesayet odaklarında arayanların başvurduğu en büyük araç yalan ve iftira oldu. Bugün CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun öncülük ettiği iftiraların benzerleri, 27 Mayıs darbesinden önce Menderes ve arkadaşlarına yöneltildi.
- İlk iftiralar Ankara ve İstanbul’da öğrenci olayları üzerinden başladı. Birkaç öğrencinin yaralandığı olaylar “Yüzlerce öğrencinin kıyma yapıldığı” yalanlarıyla büyütüldü. Halk, “Ekonominin iflas ettiği” propagandasıyla karamsarlığa itilirken asılsız yolsuzluk haberleri servis edildi. Darbeye giden süreçte “Menderes’in kasası yolsuzluk evrakı ve vesikalarla dolu”, “Polatkan’ın zimmetinde 4 milyon lira çıktı”, “Ardahan Ruslara satılıyor” manşetleri atıldı. Hiçbiri ispat edilemedi. Menderes ve parti yöneticilerinin, darbe sonrası 12 uçak dolusu altın ve parayla kaçmaya çalışırken yakalandığı yalanı ortaya atıldı.
İTİBAR SUİKASTİ
Darbeden sonra da yalanların ardı arkası kesilmedi. “Bebek Davası” bu iftiralardan birisi oldu. Menderes, sanatçı Ayhan Aydan’ın karnındaki bebeği öldürtmekle suçlandı. Menderes’in örtülü ödenekten usulsüz harcamalar yaptığı da iddia edildi.
Hedefleri bağımsız Türkiye
Tarihçiler, bugün de birebir aynılarını yaşadığımız o dönemi anlattı. Halkta CHP’ye karşı bir bıkkınlık olduğunu belirten tarihçi yazar Şeref Yumurtacı, “DP’nin kuruluş aşamasına bakarsak günümüze uyduğunu görürüz. Partiyi, Atatürk düşmanı, bayrak düşmanı olmakla suçladılar” diye konuştu. Gençlerin etki altına alınmaya çalışıldığına dikkat çeken Yumurtacı, “CHP’nin Halkevleri ile gençler kışkırtılıyor, sokağa davet ediliyordu” dedi. Yumurtacı sözlerine şöyle devam etti: “Tıpkı bugün yaptıkları gibi spekülatif faaliyetler vardı. ‘Menderes kaçacak’ diye atılan başlıklar vardı. Dertleri kaçması değildi, darbeye zemin hazırlamaktı.”
İCRAATLARDAN RAHATSIZ OLDULAR
Yeditepe Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Furkan Kaya, “İsmet İnönü, 1950 seçimlerinde Demokrat Parti’nin Atatürk düşmanı cemaatleri desteklediği propagandasına başladı” dedi. Kaya, şunları anlattı: “Türkiye’nin 1952’den sonra NATO şemsiyesi altında yerini alması ile ABD’nin, Türkiye’ye biçtiği rol çok farklıydı. Türkiye’nin önünü açacak politikalar istemiyorlardı. 1954 senesinden sonra Türkiye’nin bunları icraata koyması büyük rahatsızlık uyandırdı.” Kaya, DP döneminde fısıltı gazetesinin aktif olduğunu da sözlerine ekledi.
