|

ABD’deki sıkıntılar olmayacak

İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof Dr. Yavuz Atar, ABD’deki sistemin eksikleri ve krize yol açan noktaları olduğu için aynen kopyalanmadığını söyledi. Atar, yeni sistemde meclisin bir kanun çıkararak cumhurbaşkanının çıkardığı kararnameyi hükümsüz hale getirebileceğini, bunun da önemli bir denetim mekanizması olduğunu söyledi.

Yeni Şafak ve
04:00 - 27/03/2017 Pazartesi
Güncelleme: 08:07 - 27/03/2017 Pazartesi
Yeni Şafak
Prof Dr. Yavuz Atar
Prof Dr. Yavuz Atar

Referandumda evet çıkarsa hayatımızda neler değişecek?



Yeni anayasa hükümlerinde geçici bir madde konuldu. Evet çıktığı anda hemen mevcut sisteme geçmiş olmuyoruz. Anayasanın öngördüğü gibi meclis ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinin birlikte yapılması gerekiyor. Bunun için de 2019'u bekleyeceğiz.



Peki, yürürlüğe hemen girecek maddeler var mı?



Evet, mesela Hakimler ve Savcılar Kurulu hükümleri hemen yürürlüğe girecek. Kurul üyeleri yenilenerek görevine devam edecek. Hükümet sistemiyle ilgili olmayan sıkı yönetimin kaldırılması, askeri mahkemelerin kapatılması gibi değişiklikler ise hemen yürürlüğe girecek. Bu arada meclis seçim kararı alırsa Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın görevi sonlanacak ve 2019'u beklemeden birlikte seçime gidecekler.



DEĞİŞİKLİĞİ MİLLET İSTİYOR


Yeni sistemin demokrasi açısından en belirgin yanı nedir?



Parlamenter sistemdeki gibi yürütme, yasamanın içinden çıkmıyor. Doğrudan halka dayanan, halktan meşruiyetini alan bir model olmasıyla da büyük önem taşıyor. Başkanlık sistemi ve yarı başkanlık modeli bu açıdan diğer sistemlere göre en demokratik sistemlerdir. Biri diğerinden daha demokratik demek söz konusu değil.





ABD'deki sistemi neden aynen kopyalamadık?



Türk tipi başkanlık sistemi kurgulanırken, Amerikan sistemi ve diğer başkanlık sistemlerinin özellikleri dikkatlice incelendi. Sistemin uygulandığı ülkelerde yaşanan sıkıntıları gidererek yeni bir model oluşturuldu. Türk tipi başkanlık denmesinin temelinde de bu var. Diğer sistemlerde yaşanan zafiyetlerin ülkemizde yaşanmaması için gerçekten büyük gayret gösterildiğini söyleyebilirim.



Peki bizim sistemimiz hangi özellikleriyle ABD'de uygulanan başkanlık modelinden ayrışıyor?



İki başlı, başkan ve parlamento çoğunluğu farklı eğilimlerde olduğunda ABD'deki gibi çok ciddi çatışma ve gerginlikler ortaya çıkabiliyor. Bu gibi durumlarda halkın hakemliğine gitmek, başkan ve meclisin isteğiyle erken seçim kararı almak gerekiyor. Hem parlamentonun hem cumhurbaşkanının bu yetkisi olacak. Hangisi seçim kararı alırsa, seçime birlikte gidecekler. Halkın hakemliğinden sonra daha yüksek bir meşruiyeti elde eden, yola devam edecek. Bizim sistemimize getirilen bu kolaylık Amerika'da yok.





BÜTÇE ÇIKMASA BİLE KRİZ OLMAYACAK


Yeni sistemde cumhurbaşkanının yetkileri sınırsız mı?



Türk tipi başkanlıkta cumhurbaşkanının yetkilerini kullanabileceği tek alan olan kararname çıkarmanın sınırları çok net bir biçimde çizildi. Mesela cumhurbaşkanı temel haklar noktasında kararname çıkaramıyor. Diyelim ki kanun var başkan da kararname çıkardı, peki bunu kim uygulayacak. Yürütme idare organlarındaki mahkemeler duruma bakacaklar. Aynı konuda hem kanunda madde var, hem kararnamede varsa kanunu uygulayacaklar. Ayrıca parlamento kanun çıkartarak, başkanın kararnamesini hükümsüz hale getirebilecek. Amerika'da başkanın en büyük sorunlarından biri bütçenin meclisten çıkmaması hali. Bu gibi durumlarda devlet bütçe belli olmadığı için hiçbir işlem yapamıyor. Türk modelinde ise eğer parlamento bütçeyi çıkaramazsa, önceki yılın bütçesi uygulanıyor. Böylece kurumlar geçen yılın bütçesindeki miktarlara göre harcama yapabiliyor, devletin işleyişi de aksamamış oluyor. Meclis bütçeyi kabul ettiğinde ise yeni bütçe uygulanıyor.



MİLLET YANLIŞ ADAM SEÇMEZ


Peki Erdoğan'dan sonra ne olacak?



Bu iddiaları ortaya atanlar Erdoğan'ın karizmasını ve liderliğini bildiği için “Bizim sözümüz Erdoğan'a değil, Erdoğan'dan sonrasına” diyerek yeni bir söylem ürettiler. Aslında dertleri Erdoğan. Bir dönem “Erdoğan tüm güçleri kendinde toplamak istiyor” diyorlardı. Halkın Erdoğan'a yönelik teveccühünü kabul ettiler, şimdi de Erdoğan'dan sonra ne olacağını konuşuyorlar. Bu söylemleri millete güvensizlik olarak nitelendiriyorum. Bu millet Erdoğan'ı çıkardıysa, yeni liderler de çıkarır. Millete güvenelim. Milletin yüzde 50'sinden fazlasının çıkaracağı cumhurbaşkanı, lider, millete rağmen, kalkıp da yanlış işler yapamayacaktır. Millet yanlış adam seçmez.




15 TEMMUZ MİLLETE SUİKASTTİR


15 Temmuz darbe girişiminden sonra anayasa çalışmaları hızlandı. Bu anayasadan sonra hükümetin içindeki bu yapılanmanın temizlenme durumu var mı?



15 Temmuz millete bir suikasttir. 40 yıl bürokrasiyi sinsice ele geçiren bu yapı, daha sonra darbe teşebbüsünde bulundu. Bakın siyasetle ilgilenmemişler bürokrasiyi ele geçirmişler. 1982 anayasası parlamenter sistemin ötesinde, siyasetin üzerinde vesayet kurumlarına çok önem vermişti. Gerçi AK Parti'nin politikalarıyla bu vesayet fiilen ortadan kaldırıldı. Askeriyenin kendi görevi dışındaki vesayeti, yargının vesayeti hatta bürokrasinin vesayeti de büyük oranda kırıldı. Ancak anayasadaki hükümler hala duruyor. Parlamenter sistem içinde de bu vesayet kurumları anayasadan çıkarılabilir ama başkanlık sisteminin yine bu anlamda bir avantajı var. Başkanlık sisteminde başkan kurumlara atamalar yapacak ve böylece milletin seçtiği doğrultuda atamalar yapılmış olacak. Başkanlar da en fazla 10 yıl görev yapacak. Bu bir dönüşüm getirecek. Koalisyonlar ortadan kalkacak. 15 Temmuz'dan önce koalisyon kurulmuş olsaydı, o gece güçlü bir duruş sergilenemeseydi, üstesinden gelinemezdi belki de. Dolayısıyla Türkiye gibi ülkelerde yerleşmiş haldeki bürokratik vesayeti bir çırpıda ortadan kaldırmak mümkün değil. Bu bir kültür, ve ortadan kaldırılması ancak sivil siyasetin gelişmesiyle mümkün olacak. O yüzden kırılgan hükümet modelleri, kriz zamanlarında yeterli olmuyor. Milletin seçtiği bir başkan bu krizlerin aşılmasında daha önemli rol oynayabilir.














#ABD
#15 Temmuz
#Cumhurbaşkanı
#Recep Tayyip Erdoğan
7 yıl önce