|

Bahçecilikte belirleyici faktör 'Tevhid'

Yazar Emma Clark, "İslam Medeniyeti'nde Bahçe Sanatı" isimli kitabıyla İslâm sanat ve mimarisinin kalbinde yer alan tevhidin, bahçecilikte de belirleyici olduğunu gözler önüne seriyor. Yazar, Elhamra’daki Cennetü’l-arif’ten Doğu’daki Şalimar Bahçelerine, Endülüs'den Osmanlı’ya kadar İslâm medeniyetine kazandırılan bahçeciliğin karakteristik özelliklerini kitabında irdeliyor.

Yeni Şafak ve
04:00 - 23/07/2017 Pazar
Güncelleme: 03:18 - 23/07/2017 Pazar
Yeni Şafak
​Bahçecilikte belirleyici faktör 'Tevhid'
​Bahçecilikte belirleyici faktör 'Tevhid'

Müslüman toplumlarda bahçe; huzur ve sükûnun, ferahlık ve serinliğin, tefekküre dalmanın adresidir. İslâm medeniyetinin yeşerdiği ve yüzyıllar boyu varlığını sürdürdüğü diyarlarda mekânın tamamlayıcı unsuru olarak bahçe hep var olmuştur. İslâm bahçe sanatının hareket noktası ise “altlarından ırmaklar akan, koyu gölgeliklerin ve yeşilliğin” bulunduğu semavî bahçeler olmuştur. Yazar Emma Clark tarafından kaleme alınan "İslam Medeniyeti'nde Bahçe Sanatı" İslâm sanat ve mimarisinin kalbinde yer alan tevhidin, bahçecilikte de belirleyici bir unsur oluşunu sık sık vurguluyor. Yazar, Elhamra’daki Cennetü’l-arif’ten Doğu’daki Şalimar Bahçelerine, Endülüs, Babür, Fars ve Osmanlı’nın İslâm medeniyetine kazandırdığı bahçeciliği gözlemleyip geleneksel İslâm bahçelerinin karakteristik özelliklerini gözler önüne seriyor.

BAHÇE SANATINDA
İNANÇ ŞARTI YOK

Yazar Clark, İslâm bahçe sanatının tarihi, kültürel ve manevî arka planı, geometrik tasarım ve düzeni, suyun önemi, ağaç, çalılık ve çiçekleri üzerine notlarını okuyucuyla paylaşıyor. Kitapta İslam bahçe tasarım felsefesini ön plana çıkarırken, yerin seçimi, kullanılacak malzeme, sürdürülebilirlik, çevredeki yapılarla uyum, dikimde renk, doku ve biçime bağlılık konuları da ele alınıyor. Kitapta ayrıca peyzaj mimarı olarak, bu tarz bir bahçe yapmak isteyenlere pratik tavsiyeler de sunuluyor. Clark, İslam bahçesi yapmak için Müslüman olmanın gerekli olmadığını söyleyerek "Japon Zen bahçesi yapmak için Budist olmanın ya da Orta Çağ'a has düğüm şeklindeki bahçeyi yapmak içn Hristiyan olmaya gerek yok" diyor.


GÜZELLİĞİNİ SULAR ORTAYA ÇIKARIYOR

Avrupa cennet bahçelerinin ruhunun çiçekler, çimenler ve ağaçlar arasında gizli olduğunu kitabında açıklayan Clark, doğu bahçelerinin ruhunda bunların gizli olmadığını ve ruhun diğer güzellikleri öne çıkaran akar sular olduğunu ülke ülke anlatıyor. Suyun İslam bahçesinde pratik ve sembolik olarak neden çok önemli olduğuna değinerek, suyun İslam dünyasının farklı coğrafyalarında farklı kullanımlarına temas ediyor. Kitapta ayrıca var olan su tekniklerini nasıl kendi bahçelerimiz için kullanılabileceği de okurlara sunuluyor.


AKDENİZ İKLİMİ HAKİM

Genellikle Avrupa'nın büyük bir bölümünde ılıman bir iklim hüküm sürerken, İslam bahçelerinin doğduğu ve geliştiği topraklarda Arabistan, İran, Irak, Suriye ve Mısır gibi bölgelerde gölgede bile 49 dereceye varan çöl sıcaklıkları yaşanıyor. Bu sebeple bir bahçenin asıl amacı mümkün olduğunca çölden farklı akarsuları ve koyu gölgelikleriyle serinlik veren münbit bir sığınak oluşturmaktır. Kurak ve yarı kurak bölgelerde yabaniliğin yeri olmadığını belirten Clark, İslam bahçelerinde yetişen bitkilerin hepsi olmasa da pek çoğunun, çok sıcak ve kurak yazlara, serin ve nemli kışlara sahip Akdeniz tipi iklime alışkın olduklarını uzunca açıklıyor.


Her çiçeğin dili başkadır

İslam bahçesiyle en çok ilişkilendirilen çiçek gülden sonra muhtemelen laledir. İslam kültüründen ilham alan bir bahçe lalesiz düşünülemez. Özellikle Osmanlı Türklerinin laleye büyük bir saygı duyduklarını söyleyen yazar Emma Clark, "Taşıdığı mistik havayla gülün popülaritesini bile elinden alan lale, Kanuni Sultan Süleyman döneminde en sevilen çiçek haline gelmiştir. Menekşe de sanki Rab'bin önünde secde ediyormuş gibi tatlı bir şekilde öne eğik başı sebebiyle alçak gönüllüğü temsil eder" diyor.

#Emma Clark
#Bahçe
#Akdeniz
#İslam
7 yıl önce