Çavuşoğlu'nun, Afrika Günü vesilesiyle yazdığı, "Türkiye-Afrika Kalkınma Ortaklığı: İnsan Merkezli Bir Yaklaşım" başlıklı makalesi, Afrika basınında yer aldı.
Bakan Çavuşoğlu makalesinde, Türkiye'nin, Afrika'nın meselelerine Afrikalı çözümler bulunmasını desteklediğini belirtti.
Afrika ülkelerinin karşılaştıkları tüm zorlukları kendi kaynaklarıyla ve kendi mekanizmalarıyla çözmek için çaba gösterdiğine dikkati çeken Çavuşoğlu, "Türkiye, Afrika'nın her tarafındaki diplomatik temsilcilikleriyle, Afrikalıların daha fazla kalkınma ve gelişme arayışında yanındadır. İnsani diplomasi Türkiye'nin Afrika'ya yaklaşımının ana unsurlarındandır. 23-24 Mayıs tarihlerinde ilk Birleşmiş Milletler Dünya İnsani Zirvesi'ne ev sahipliği yapması Türkiye'nin bu alandaki seçkin konumunu gösterir." görüşünü ifade etti.
Çavuşoğlu makalesinde, "Dünyanın her yerinde olduğu gibi Afrika kıtasındaki insani girişimlerimiz de yapısal problemler için geçici çözümler yerine kalıcı çözümler sunmayı amaçlıyor. Türkiye'deki sivil toplum ve iş dünyasının aktif katılımıyla yürütülen ve sosyal sorumluluk projeleriyle uyumlu bu insani politika, kıtadaki sayısız insanın hayatını geliştirdi." görüşüne yer verdi.
Toplumların refahının Türkiye'nin resmi kalkınma politikası çerçevesinde geliştirdiği projelerde öncelikli olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, bu bağlamda Türkiye'nin yerel toplumların yararına olacak şekilde kapasite geliştirme projelerine önem verdiğini ve inşa ettiği altyapıların sürdürülebilir olması için gerekli önlemleri aldığını bildirdi.
Çavuşoğlu, "Türkiye'nin Darfur ve Mogadişu gibi çatışmaların yaşandığı bölgelerde açtığı hastaneleri örnek alın. Bu eğitim ve araştırma hastaneleri resmi olarak 2004 ve 2015 yıllarında açıldı. Türk hükümeti, inşaat ve tadilatın ardından basitçe bunların anahtarlarını Sudan ve Somali yönetimlerine devretmeyi seçebilirdi, ancak Türkiye bunun yerine yerel yönetimlerle, gelecek 5 yıl için ortak yönetim ekibi oluşturdu. Bu şekilde, 100 kadar Türk doktoru ve sağlık görevlisiyle hem yüksek kalitede sağlık hizmeti verilmesi hem de hastanenin gelecek yönetimlerinin ve personelinin eğitilmesini sağladık." değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye'nin resmi kalkınma ajansı TİKA ile birlikte Türk STK'larının da Türkiye'nin Afrika ülkelerine yönelik kalkınma yardımlarının ana unsurlarından olduğuna dikkati çeken Çavuşoğlu, Türk doktorlarının gönüllü olarak, STK'ların 20'den fazla ülkede düzenlediği sayısız sağlık tarama kampanyasına katıldığını, bu taramalarda çeyrek milyon Afrikalının yer aldığını ve onbinlercesinin de ücretsiz katarakt ameliyatı ile yeniden görmeye başladığını ifade etti.
Türk STK'larının, su yetersizliğinin insanların yaşamını etkilediği ve hatta bazı durumlarda kabileler arası çatışmalara neden olduğu bölgelerde binlerce su kuyusu açtığını hatırlatan Çavuşoğlu, bu kuyuların yerel ekonomiye ve güvenliğe katkı sağladığını belirtti. Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
"Türk işadamları ve yatırımcılar, gençler için işgücü yaratırken, doğal ve insan yapımı felaketlerden etkilenen halkın acılarını dindirmek için kurumsal sorumluluk projeleri de geliştirdi. Örneğin, Etiyopya'daki Türk şirketleri El Nino'nun yol açtığı kuraklık için son zamanlarda bir kampanya başlattı. TİKA ve Addis Ababa Büyükelçiliği'nin işbirliği ve Türkiye'de okuyan Etiyopyalı Öğrenciler Birliği'nin katılımıyla, Etiyopya'daki iş adamları 350 bin dolar bağışta bulundu. Bu bağışla kuraklığın en fazla etkili olduğu Afar bölgesinde 3 bin aileye gıda, 5 bin aileye de hayvan yemi sağlandı."
Türk Hava Yollarının da Afrika'da 48 ülkeye tarifeli uçuşuyla, kıtanın en büyük hava yolu taşımacısı olduğunu ifade eden Çavuşoğlu, bunun kurumsal sosyal sorumluluğun eşsiz bir örneği olduğunu, THY'nin Nijer'de 600 aileye sürdürülebilir gelir kaynağı sağladığını, Uganda'da yerel sağlık klinikleri kurduğunu ve Burkina Faso'da 2 yetimhaneyi ıslah ettiğini bildirdi.
Türkiye'nin, kadınların yönetim, barış inşası, eğitim ve kalkınmadaki kritik rolünün farkında olarak, kadınların bu alanlarda yer almasını teşvik eden projeler de gerçekleştirdiğine işaret eden Çavuşoğlu, bu yaklaşımın Afrika Birliği'nin (AU) 2063 Gündemi ile bağdaştığını vurguladı.
Çavuşoğlu makalesinde şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bu bağlamda, Türkiye Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) AU'nun Kadın, Cinsiyet ve Kalkınma Direktörlüğü'nün katkılarıyla, Afrikalı kadın girişimciler için 21-23 Aralık 2015 tarihlerinde bilgi alışverişi ve iyi uygulamaları gözlemeleri için İstanbul'a bir iş gezisi düzenledi. KOSGEB, Somalili kadınlar ve genç girişimciler için 23-24 Şubat 2016 tarihlerinde İstanbul'da düzenlenen Somali Üst Düzey Ortaklık Forumu çerçevesinde de benzer bir gezi organize etti.
Son olarak, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan hanımefendinin himayesinde Ankara'da 25 Mayıs'ta, Türkiye'deki Afrika Günleri kutlamalarıyla aynı zamana denk gelecek şekilde Afrika El Ürünleri Pazarı kuruyoruz. Afrikalı kadınların sosyal gelişim çabalarına mütevazi, fakat örnek bir katkı sağlamaya çalışıyoruz. Bu projenin asıl amacı Afrika kadınlarının ürettiği el sanatı ürünlerin piyasaya sürülmesine yardım olmaktır. Bu proje, Afrika toplumları için geliştirilen sosyal sorumluluk projelerinde kamu ve sivil toplumun iş birliğinin iyi bir örneğidir."
Türkiye'nin insani diplomasisinin temel parçalarından biri olarak Afrika ülkelerinin ve AU'nun öncelikleriyle bağdaşan bir şekilde Afrika ülkelerine kalkınma yardımı sağlamaya bağlı olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, makalesinin sonunda, "Türkiye olarak, Türk STK'larını ve girişimcilerini, çalıştıkları yerlerdeki halkın şimdiki ve gelecekteki ihtiyaçlarının farkında olmaya teşvik etmeye devam ediyoruz. Bu yaklaşım, her zaman insani ve kalkınma yardımı sağlarkenki nihai çalışma ilkelerimizden biri olarak kalacaktır. Bu vesileyle, tüm Afrikalıların ve Afrika dostlarının Afrika Günü'nü kutluyorum." ifadelerini kullandı.
