|

Başarıyı Türkiye'de yakaladık

Türkiye’de iş kuran mülteci girişimciler, başarı hikayeleriyle diğer mültecilere örnek oluyor. Gurbetna uygulamasıyla Google tarafından insani yardımı hedefleyen 3 uygulamadan birinci seçilen uygulamanın kurucusu Suriyeli Mücahid Akil, "Amerika’ya ödül törenine gitmeme izin verilmeyince Türkiye’de büyük şirketler projeme sponsor oldu. Başarıyı Türkiye'de yakaladık. Ben de projelerimi Türkiye ismiyle duyuruyorum" diyor.

Yeni Şafak ve
04:00 - 23/04/2017 Pazar
Güncelleme: 07:53 - 23/04/2017 Pazar
Yeni Şafak
Mücahid Akil, Gulnar Hajo, Ali Halabi
Mücahid Akil, Gulnar Hajo, Ali Halabi

Türkiye’de sayıları her geçen gün artan mültecilerle ortak bir gelecek inşa etmek için Habitat Derneği, Birleşmiş Milletler Mülteci Yüksek Komiserliği ile birlikte İMECE programı uygularak mültecilerin girişimci olmalarını sağlıyor. Mültecilerin kendi işlerini kurarak Türkiye’nin büyümelerine katkı sağlayabilmeleri için geçtiğimiz günlerde “Göçmenler için Türkiye Girişimcilik Ekosisteminde Yeni Bir Başlangıç” temalı etkinlik gerçekleşti. Türkiye’de iş kuran Suriyeli ve Lübnanlı başarılı girişimcilerin hikayeleri ise dikkat çekti. Biz de başarıyı Türkiye'de yakalayan mültecilerden başarı hikayelerini dinledik. Gurbetna uygulamasının kurucusu Mücahid Akil, "Uygulamam Google tarafından insani yardımı hedefleyen 3 aplikasyon arasında birinci seçildi ve Amerika’ya davet edildim. Büyükelçilikten vize almaya gittiğimde Suriyeli olduğum için Amerika’ya gitmeme izin verilmedi. Bugün baktığımızda iyi ki gidememişim diyorum. Çünkü Türkiye’de çok büyük şirketler projeye sponsor oldu. Türkiye bizlere sahip çıktı. Başarıyı Türkiye'de yakaladık. Ben de projelerimi Türkiye ismiyle duyuruyorum" diyor.

TÜRK VE ARAPLARI İSTİHDAM EDİYOR

Bilgisayar ve Programlama Mühendisi olarak çalışan Akil, yaşadığı zorlukları ve girişimcilik hikayesini şöyle anlatıyor: "Suriye'de 2011 yılında ayaklanmalar patlak verdiğinde devrime katıldığım için ülkeyi terk etmek zorunda kaldım. Çünkü cezaevine girip çıkmıştım ve hayatımın her alanı kısıtlanıyordu. Üniversitede dördüncü sınıfta okulumu bitiremeden Türkiye’yi gelerek Gaziantep’e yerleştim. O zamanlar bölgede hiçbir Suriyeli yoktu. Bu nedenle gelen Suriyelilere ben deneyimimi aktarıyordum. Bu zaman geçtikçe zor bir hal aldı. Ben de bunu bir aplikasyon haline getirmeye karar vererek, Gurbetna dediğimiz bilgi paylaşımı platformunu kurdum. Suriyelilerin yayın yaptığı bir mecra haline geldi. Maddi olarak bir getirisi olmadığı gibi geliştirebilmek için ben para harcıyordum. Bu yüzden bu uygulamayı kapatmaya karar vermiştim ama Google tarafından uygulamanın teknolojisinin beğenildiği için birinci seçildi. Uygulamaya Türk şirketleri sahip çıktı. Yatırımcı bulamasaydım uygulama çoktan işlevini yitirecekti. Ben de şimdi hem Türklere hem de Araplara faydalı olacak tercümanlık uygulaması hazırladım. Kolay çeviri yapan bu uygulamada Türk ve Arapları istihdam ettim" şeklinde konuşuyor.

YATIRIMCI BULMAK BÜYÜK SORUN

Yaklaşık 5 yıldır İstanbul'da yaşayan Lübnanlı Ali Halabi de Volt uygulamasının kurucusu. Uygulamanın gelişebilmesi için tamamı mühendis olan Türk bir ekiple çalışan Halabi, "İstanbul dünyadaki en güzel şehir bence. Herkes yoğunluğundan şikayet ediyor ama bir şey yapmıyor. Ben de birgün 4 saat trafikte kalınca çileden çıktım. Böyle bir durum Lübnan’da mümkün değil. Bir saate Şam’a, İsrail’e gidebiliyoruz. Trafiğin açılmasını beklerken araçları saymaya başladım. Her 10 arabanın 8'inde sadece sürücü var. Bir yandan da hergün milyonlarca kişi toplu taşıma kullanıyor. Burada yaşıyorsam faydalı olmalıyım diye düşündüm. Dünyayı bulduğumuz gibi bırakmanın yanı sıra katkı sağlayarak bırakabiliriz. 3 sene uğraşarak bir uygulama geliştirdim. Herkes deli dedi. Bir milyon 200 bin dolar harcandı. 7 ayda 38 yatırımcı beni reddetti. Özellikle teknik konularda reddedilmek normal bir şey, bu süreçte tamamen yıkılıyor hissi yaşıyorsunuz. Eğer pes etseydim 39’uncuda kabul edileceğimi bilemezdim. Benim çözüm önerim çok basit. Nereye gitmek istiyorsanız o yöne giden araçları uygulama ile bulup müsaitlik durumuna göre ucuza ve rahat bir şekilde ulaşım sağlıyorsunuz. Böylece trafikteki boş araçları değerlendirmiş oluyoruz. Şu an uygulama ile ayda 20 bin yolculuk yapılıyor. Bu günde 900 kişi demek. Artık bu sayıları büyütmeye çalışıyoruz" ifadelerini kullanıyor.


Yabancı bir ülkede kazanmak zorundasınız

Suriye’de çocuk kitapları yazan ve çizimler yapan Pages Kitabevi kurucusu Gulnar Hajo, eşiyle beraber başardıkları girişimcilik hikayesinden şöyle bahsediyor: "Eşim ile birlikte 'Zeki Parmaklar' isminde bir yayınevimiz vardı. 2012 yılında savaşla birlikte Suriye’yi bırakmak zorunda kaldık. İlk olarak Ürdün'e gittik ve bir buçuk yıl orada yaşadık. Sonra İstanbul’a geldik. Cebimizde sadece 4 bin dolar vardı. Elimizde satmamız için kitap yoktu. Çünkü matbaamıza füze düşmüştü. Kitapların sadece dijital halleri vardı. İstanbul’da kitaplarımızı Türkçeleştiren bir yayıncı vardı. Onunla birlikte çalıştık. Eşimle birlikte çizim yaparak geçindik ve Fatih’te bir yıl sonra bir kitabevi açtık. Sonra bir kültür merkezine dönüştü. Mottomuz insanların kendisini evinde hissetmesi. Kapımız kültürel ihtiyacı olan her Suriyeliye ve her Türkiye vatandaşına açık. Bugün kendimizce küçük de olsa istihdam olanağı sağlıyor ve Türkiye ekonomisine katkıda bulunuyoruz. Yabancı bir ülkede geçinmek gerçekten zor. Bu yüzden başarmak zorundasınız.”

#Mülteciler
#Girişim
#Gurbetna
#Google
7 yıl önce