Başbakan Binali Yıldırım, Afyonkarahisar'daki 25'inci İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nda konuştu. FETÖ ile mücadelede kararlılık mesajı veren Başbakan, AK Parti içinde hiçbir FETÖ'cü olmadığını belirterek, "Hiçbir milletvekilimiz, bakanımız ne ByLock'ta var, ne terörün içinde var, ne FETÖ'nün içinde var" dedi. FETÖ'nün AK Parti döneminde doğmadığına dikkati çeken Başbakan, örgütle mücadele eden iki başbakanın merhum Necmettin Erbakan ve Recep Tayyip Erdoğan olduğunu söyledi.
Başbakan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
Türkiye'nin istikrarına göz diken her türlü oyunu bozarız.
Ne FETÖ, ne BTÖ ne de başka bir terör örgütleri bu yüce milleti dize getiremez, inlerine girer, bellerini kırarız.
Bu FETÖ, AK Parti döneminde doğmamıştır. Birileri bizi bununla itham etmek istiyorsa, kendi kusurlarını kapatmanın telaşındalar.
Bu eli kanlı terör örgütüyle tarihimiz boyunca sadece 2 başbakan mücadele etmiştir. Biri Necmettin Erbakan, diğeri ise kurucu liderimiz sayın Recep Tayyip Erdoğan'dır.
Bu örgüt TSK'ya zehirli bir yılan gibi sızarken susanların, bakıyorum dilleri çözülmüş, bülbül gibi konuşuyorlar. Bu örgüt, emniyet teşkilatına, yargıya sızarken susanların akılları belli ki şimdi başlarına gelmiş.
Hiçbir milletvekilimiz, bakanımız ne ByLock'ta var, ne terörün içinde var, ne FETÖ'nün içinde var.
CHP eğer sorgulayacaksa önce kendisinin bu örgütle ilişkisini sorgulasın. Millet ana muhalefette genel başkanlık değişiminin nasıl kumpaslarla gerçekleştiğini henüz unutmadı. HDP ile örgüt arasında dönen pazarlıkların ne olduğunu çok iyi biliyoruz.
Eski bir Genelkurmay başkanı çıkıp diyor ki 'Biz 2004'te uyardık.' Ne uyardınız kardeşim, karara bakıyoruz, 'Nur cemaati ve hizmet hareketi izlenmelidir.' Ne zamandan beri cemaatler terör örgütü oldu. Bizim için kırmızı çizgi, terör faaliyetinin başladığı gündür, o da 17 Aralıktır.
Biz yaptıklarımızın hesabını kime vereceğimizi çok iyi biliyoruz, yalnız Hakk'a ve halka hesap veririz.
Hem yeni Anayasa hem de başkanlık sistemi ile ilgili çalışmalarımızı tamamladık, yakında Meclis'e göndereceğiz. Çıkan kararı ise milletimize soracağız.
Teröristler tarafından teşkilat mensuplarımıza yapılan saldırıların de hesabını soracağız.
Bizi, Suriye'de, Irak'ta çırak çıkarmaya çalışanlar Fırat Kalkanı'na baksınlar. Bizi Irak'ta çırak çıkarmaya çalışanlar Başika'ya baksınlar, oradaki ay yıldızlı bayrağa baksınlar. Mesele, memleket meselesi olursa, kimin ne dediğinin bizim için önemi yoktur. Bu mücadele ister içeride, ister dışarıda, menfaatlerimize karşı bir şekilde gelişirse, ülkemizin milletiyle, vatanıyla, bölünmez bütünlüğünü tehdit eden tehlikeler, her türlü terör faaliyeti, ister yurt içinde olsun, ister yurt dışında olsun hiç kimsenin icazetine de iznine de ihtiyacımız olmayacak.
Avrupa Birliği konusunda ilk gün ne dediysek bugün de aynı noktadayız. Kafa karışıklığı bizde değil, Avrupa Birliği'nin kendisindedir. Avrupa Birliği, İngiltere'nin çıkmasından sonra gelecek vizyonunu gözden geçirmelidir. Türkiye'ye verilen sözlerin artık ipe un sermeden mutlaka yerine getirilmeli. Mart ayında imzalanan Geri Kabul ve Vize Serbestliği anlaşmasının artık daha bekletilmeden hayata geçirilmesini bu millet beklemektedir. Avrupa Birliği şunu unutmasın: Biz ahdimize vefa göstermeye devam edeceğiz. Karşılığını görmediğimiz zaman biz de ne lazımsa o adımı da hiç tereddüt etmeden atarız.
