Koca bir kışı masa başında hareketsiz çalışarak ya da ev işleriyle uğraşıp çocuklarınızın arkasından koşarak mı geçirdiniz? Yanıtınız evet ise artık spor yapma zamanı... Her mevsim yapılması gereken spor, alışkanlıklarımızdan olsa gerek hak ettiği ilgiyi yaz mevsiminde görüyor. Hatta bu uğurda evlere koşu bantları ve pilates topları alınıyor, fakat birkaç denemeden sonra bu aletlerin yüzüne bakan pek olmuyor. Siz de benzer hatalara düşmek istemiyor ve yazı fit bir şekilde karşılamak istiyorsanız işe önce iyi bir spor salonuna yazılmakla başlayabilirsiniz.Yaklaşık 3 yıldır “Sadece kadınlara özeliz” sloganıyla yola çıkan Aysfit Studio Spor Merkezi, benzer sorunları yaşayan kadınların imdadına yetişiyor. Pilatesten yogaya, kick bokstan zumba ve kardiyoya kadar pek çok sportif aktiviteyi içinde barındıran merkez, butik ev konseptiyle kadınların ilgi odağı haline geldi. Sportif yaşam koçu ve pilates hocası Meltem Taşkın, “Son zamanlarda kadınlar zumbaya ve kickboksa oldukça ilgi gösteriyor. Bunda sosyal medyanın özellikle İnstagram'da yayınlanan videoların etkisi çok büyük. Kadınlar bu sporlarla hem stres atıyor hem de sağlıklı kilo veriyor” diyor.
15 yıldır spor eğitmenliği yapan Meltem Yılmaz, kadınların son yıllarda spora daha fazla ilgi gösterdiğini söylüyor. Bunda sosyal medyanın ve dizilerin etkili olduğunu söyleyen Yılmaz, “Zumba, taybo, kick boks ve aletli pilates kadınlar arasında hayli ilgi görüyor. Yogaya olan ilgi de gün geçtikçe artıyor. Yakında spa merkezi ve saunamız da olacak. Kadınların burada spor yaparak psikolojilerinin düzeldiğini görmek bizleri de mutlu ediyor. Bir de burada bir kafemiz var. Sportif yaşam koçluğu çerçevesinde hizmet verdiğimiz kafemizde sağlıklı, diyet ürünlerimiz bulunuyor. Burada müşterilerimiz önce spor yapıyor sonra da bu besinleri tüketiyor. Arzu ederlerse uzman diyetislerimiz onlara uygun beslenme programları hazırlıyor” diyor. Tek merkezde hizmet verdikleri için artan talebe yetişmekte zorlandıklarını da sözlerine ekleyen Yılmaz, “Özellikle Avrupa Yakası'ndaki kadınlar, kendileri için bir merkez açmamızı istiyor. Şimdi amacımız ikinci bir merkez açmak” şeklinde konuşuyor.
Duruş bozukluğu olan ve ruhsal anlamda kendini iyi hissetmeyen kadınların merkeze gelerek buradan oldukça memnun kaldıklarını belirten Yılmaz, “Bu sıcacık ev ortamımızda onlarla sadece spor yapmıyoruz. Psikolojik olarak kendilerini iyi hissetmeleri için destek oluyoruz. Özel günlerde aktiviteler düzenliyoruz. Örneğin, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla psikoloğumuz 'Psikoloji ve spor' temalı bir söyleşi gerçekleştirdi. Benzer çalışmalarımız devam ediyor” diyerek devam ediyor: “Merkezimiz ilk açıldığında daha çok ev hanımlarına özelmiş gibi duruyordu. Fakat son 1,5 yıldır çalışan kadınlar akşam seanslarına yoğun bir katılım gösteriyor. Akşam 10'a kadar hizmet veriyoruz. 70'li yaşlarda olup canla başla spor yapan kadınlar da var. Kadınlar kaç yaşında olursa olsun fiziki görünümlerine dikkat ediyor.”
Evde bilinçsizce spor yapmanın doğru olmadığını belirten Yılmaz, “Kadınların önce vücudunu tanıması gerekir. Biz buraya gelen kadınların öncelikle yağ, kas oranlarına bakıyoruz ve ona göre bir program uyguluyoruz. Bu yöntemle kilo veren kadınlardan ciddi dönüşler alıyoruz" diyerek devam ediyor: "Kadınlar genellikle bahar aylarında spor yapıyor. Çünkü yaza fazla kilolarından arınmış olarak girmek istiyorlar. Ama spor, her mevsim yapılmalı. Merkezimizde artık kemikleşmiş bir kadromuz var ve bunlar hem yazın hem de kışın spor yapıyor."
Aysfit Studio Spor Merkezi'nin kurucusu Ayşe Kiğılı Karahan, evli ve iki çocuklu bir ev hanımıyken bu merkezle sosyalleştiğini söyleyerek “Benim de fazla kilolarım vardı ve spor yaparak zayıflamayı başardım. Şimdi ise tüm kadınların sağlıklı bir şekilde zayıflamasımı istiyorum” diyor. Merkezde eğitmen olan Tijen Sağıroğlu, otistik çocuğu olan bir annenin buraya gelerek stres attığını ve kadınların eskiye oranla daha bilinçli olduğunu söylerken, bir başka eğitmen Burcu Çetintaş ise “Eşlerinin baskısıyla buraya gelen kadınlar hızlı şekilde kilo vermek istiyor. Amaçları sadece pantolona sığmak oluyor ama sporu ilk önce kendimiz için yapmalıyız” diyor. Eğitmen Başak İlbaşı ise genellikle bel ve boyun fıtığı olan hastalarla çalıştığını söyleyerek kadınların hayat standartlarını yükseltmekten mutluluk duyduklarını belirtiyor.
