|

Çavuşoğlu: 4 jetle vurduk

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Fransız mevkidaşı Ayrault ile ortak basın toplantısı düzenledi. Türkiye'nin Musul operasyonuna çok yönlü destek verdiğini belirten Çavuşoğlu, "4 jetimiz, hava operasyonuna katılmak için koalisyonda yer alıyor" şeklinde konuştu.

Yeni Şafak
14:17 - 24/10/2016 Pazartesi
Güncelleme: 16:42 - 24/10/2016 Pazartesi
Yeni Şafak

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Fransız mevkidaşı Ayrault ile ortak basın toplantısı düzenledi.



Çavuşoğlu, "Musul operasyonunda çok yönlü bir şekilde katkı sağlıyoruz. Kuzey Irak'ta ve Başika'da eğittiğimiz Peşmerge ve Ninova güçleri aktif şekilde operasyona destek veriyor. 4 jetimiz, hava operasyonuna katılmak için koalisyonda yer alıyor. Türkiye'nin atışları ile 17 DAEŞ'li terörist öldürüldü"



Irak'ın güvenliğinin Türkiye için çok önemli olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, şu ifadeleri kullandı:



Başika'daki kuvvetlerimiz 700'den fazla DAEŞ'liyi etkisiz hale getirdi. Irak bizim komşu ülkemizdir. Irak'ın güvenliği, en az kendi güvenliğimiz kadar önemlidir. Herkes Suriye'den gelen mültecileri konuşuyor ancak şuan Türkiye'de 300 binden fazla Iraklı mülteci de bulunuyor. Ayrıca Irak sınırındaki kamplarımız da var" ifadelerini kullandı.






Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ile baş başa görüşmelerinin ardından Bakanlık konutunda ortak basın toplantısı düzenleyerek gündeme ilişkin soruları yanıtlayan Ayrault, ziyaretini Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimini kınamak ve Fransa'nın Türk halkıyla dayanışma içerisinde olduğunu belirtmek için gerçekleştirdiğini söyledi. Türk halkının gösterdiği cesaret ve kararlılığa vurgu yapan Ayrault, farklı siyasi grupların birlik içerisinde demokratik kurumları nasıl savunduğunu görmenin çok önemli olduğunu kaydetti. Ayrault, TBMM'nin en ağır hasarı almış kurumlardan biri olduğunun altını çizerek, bütün mağdurlara saygılarını iletti.



Türkiye ve Fransa'nın terörle karşı karşıya iki ülke olduğunu belirten Ayrault, her şekilde dayanışma içinde olduklarını da gösterdiklerini bildirdi. Türkiye ve Fransa'da yaşanan terör saldırılarının ardından iki ülkenin sembolleri Eyfel Kulesi ve Boğaz Köprüsü'nü karşılıklı bayrakların rengiyle aydınlattıklarını hatırlatan Ayrault, bunun da iki ülke arasındaki dayanışmanın bir göstergesi olduğunu dile getirdi.



Bu travmanın ardından insanların ve kurumların normal işleyişine devam edebilmelerinin önemine dikkati çeken Ayrault, "Çünkü demokrasiler hiçbir zaman sarsılmadan yollarına devam etmek zorundalar." diye konuştu. Ayrault, şöyle devam etti:



"Türkiye'nin darbe girişiminin faillerini yargıya taşıma isteklerini anlıyoruz, bunun çok da normal bir şey olduğunu düşünüyoruz. Karşı karşıya kaldığınız tehditleri de küçümsemediğimizi söylemek isterim. Ancak şunu da ifade etmem gerekiyor ki ülkeler olarak temel hak ve özgürlükler, kamu veya özel olsun, bunların etrafında daha da kuvvetlenmemiz gerekiyor. Hukuk devletini hiçbir zaman göz ardı etmememiz gerekiyor çünkü bizler ülke olarak Avrupa Konseyinin temel prensiplerinin etrafında buluşan, aynı topluluklara üye iki ülkeyiz."



Böyle zor bir dönemde iki ülkenin ortaklığının çok daha büyük bir önem kazandığını söyleyen Ayrault, iki ülke arasında eski ve köklü ilişkiler olduğunu anlattı.



Ayrault, Türkiye ile Fransa arasında stratejik işbirliği için kurulan mekanizmanın ikinci toplantısı için mevkidaşıyla bir araya geldiklerini ve ekonomi, ulaştırma, enerji, güvenlik, kültür, eğitim, savunma sanayisi gibi alanların işbirliği için öncelikli olduğunu belirtti. Konuk bakan, iki ülkenin ilişkilerini "sürekli ilerleyen ve çok yakın" şeklinde nitelendirerek, bu kapsamda gelecek 3 senelik eylem planının da görüşüleceğini ifade etti.



"Tabii ki terörle mücadele bu eylem planının önemli başlıkları arasında olacak." diyen Ayrault, Türkiye'nin DEAŞ'le mücadele konusundaki işbirliğinin altını çizdi.



Eylül 2014'ten itibaren DEAŞ'a katılmak isteyen 150 kişiyi Türk yetkililerinin tutuklayarak Fransa'ya iade ettiğini hatırlatan Ayrault, Türkiye'nin karşı karşıya olduğu terör tehdidi konusunda da şunları söyledi:



"Türkiye başka bir tehdit altında da bulunmaktadır, o da PKK'nın terör tehdididir. PKK, çok sayıda terör saldırısı gerçekleştirmektedir. Fransa olarak her seferinde Türkiye'nin yanında olduğumuzu ve bu terör saldırılarını kınadığımızı en kuvvetli şekilde ifade ediyoruz. Fransa için çok açık ve nettir ki PKK bir terör grubudur, bu şekilde ele alınıyor ve alınacaktır. Türkiye bir ortaktır. Bölgesel ve uluslararası platformda da müttefikimizdir."



Suriye'deki iç savaş


Suriye konusunda da iki ülkenin ortak bakış açısına sahip olduğunu dile getiren Ayrault, Halep üzerindeki Rusya ve Suriye rejiminin "yoğun" bombalama eylemlerinin son bulması gerektiğini bildirdi. Ancak bu şekilde ihtiyaç içindeki Halep halkına insani yardımın ulaşabileceğini söyleyen Ayrault, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 2254 numaralı ateşkes kararının uygulanmasıyla kalıcı bir çözümün tesisi için müzakerelerin tekrar başlayabileceğini kaydetti.



Ayrault, "Türkiye doğrudan bu savaştan etkilenmektedir çünkü hemen yanı başında süregeliyor bu savaş." dedi.



Türkiye'nin Suriyeli sığınmacılara yönelik "olağanüstü dayanışma ve taahhüt gösterdiğini" ifade eden Ayrault, 2,5 milyon Suriyeli ve 500 bin diğer ülkelerden gelenlerle birlikte toplam 3 milyon sığınmacı barındıran Türk hükümetinin bu çerçevede sarf ettiği bütün çabaların bilincinde olduklarını söyledi.



Ayrault, Türkiye'nin bu konuda dünyada birinci sırada yer aldığına dikkati çekti.



Mülteci kriziyle baş edebilmek için Türkiye ve Avrupa Birliği (AB) arasındaki işbirliğini "hayati" şeklinde nitelendiren Ayrault, "tarihi zorluklar"ın üstesinden beraber gelinebileceğini vurguladı. Taahhütler çerçevesinde ilerlenmesi gerektiğine dikkati çeken Ayrault, Türkiye ile Fransa arasındaki ilişkileri geliştirme arzusunda olduklarını kaydetti. Ayrault, "Geleceğimizin inşası için beraber hareket etmemiz gerekiyor." diye konuştu.



Ayrault Gaziantep'teki sığınmacı kampını ziyaretinin hatırlatılması ve Calais kampındaki son durumunun sorulması üzerine, Fransa'nın taahhütlerini yerine getireceğini belirtti. Calais kampındaki koşulların "artık insani olmadığını" dile getiren Ayrault, bu kamptan çıkarılacak sığınmacıların Fransa'nın farklı bölgelerine yerleştirileceğini dile getirdi.



1915 olaylarına ilişkin Ermeni iddiaları


Fransa'da 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarının inkarının cezalandırılmasına ilişkin Senato'da kabul edilen yasa tasarısının demokrasi ve ifade özgürlüğüyle çelişip çelişmediğine yönelik bir soruya karşılık Ayrault, bu kanunun sadece nefret söylemini suç sayan çok genel bir kanun olduğunu söyledi. Fransız Bakan, "Burada bütün bu tartışmaların tarihçilere ait olduğunu bir kere daha ifade etmek istiyorum. Tarihi olaylar tarihçilerin perspektifiyle ele alınmalı. Bizler politikacılar olarak bu konuda bir söz sahibi olamayız." ifadelerini kullandı.



Olağanüstü halin (OHAL) Fransa'da dördüncü, Türkiye'de ise ikinci kez uzatılmasına rağmen Fransa'nın Türkiye'yi eleştirdiğinin hatırlatılması üzerine Ayrault, Türkiye'nin terörle mücadele çerçevesinde kendini savunma ve OHAL'i uzatma hakkına sahip olduğunu vurguladı. Türkiye ve Fransa'daki OHAL'in farklı hukuki temellere dayandığını dile getiren Ayrault, Türkiye'nin OHAL sürecinde hukuk devleti ile temel hak ve özgürlüklerin gözetilmesi gerektiğini ifade etti.










#Jean-Marc Ayrault
#Mevlüt Çavuşoğlu
7 yıl önce