|

Darbe sevdalılarının kaleminden 27 Nisan bildirisi

27 Nisan 2007 günü saat 23.20'de Genelkurmay Başkanlığı'nın web sitesinden yayınladığı bildirinin üzerinden tam 9 yıl geçti. O gece siyasete müdahale etme adına yayınlanan muhtıra çok sayıda gazetecinin de "darbe sevdasını" ortaya çıkarmıştı.

Yeni Şafak
22:07 - 27/04/2016 Çarşamba
Güncelleme: 22:35 - 27/04/2016 Çarşamba
Yeni Şafak

2007'deki Cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turunun ardından 27 Nisan gecesi saat 23.20'de Genelkurmay Başkanlığı tarafından yayımlanan e-muhtıranın üzerinden 9 yıl geçti.



Genelkurmay Başkanlığı'nın 27 Nisan gece yarısı Cumhurbaşkanlığı seçimi dolayısı ile yaptığı basın açıklaması "muhtıra" olarak kabul edildi. İnternet aracılığıyla verildiğinden e-muhtıra olarak adlandırılan bildiride, "Atatürkçülüğe, laikliğe ve cumhuriyetin temel ilkelerine sözde değil özde bağlı" bir Cumhurbaşkanı adayı profili çiziliyordu. Asker açıkça Abdullah Gül'ün Cumhurbaşkanı olmasını istemediğini beyan etmişti. Ertesi gün Ak Parti hükümetinden gelen çok sert ve net yanıt ise askerin bu hamlesinin bir karşılığı olmadığını da ortaya koymuştu.



27 Nisan muhtırası bazı gazetecilerin darbe sevdasını ise gözler önüne sermişti. Birçok gazeteci eşi başörtülü bir cumhurbaşkanının seçilmesi ihtimaline karşı asker tavır göstermişti ve haklıydı.



O gece ve ertesi günlerde yapılan yorumlarda, yazılan yazılarda muhtıraya açıkça destek veren isimler şöyleydi;



"Gerekirse biz siviller de vazife çıkarabiliriz"


Ertuğrul Özkök:

Bir cumhurbaşkanlığı seçimi, 'Türban Çankaya'ya çıkıyor' kâbusu haline dönüşür. Gerektiğinde biz siviller de durumdan vazife çıkarabiliriz.



"Başörtüsü şeriatın simgesidir"


Hasan Pulur:

O başörtüsü, şeriatın simgesidir. Devletin üç kalesinin burcunda yerini almıştır, dalgalanmaktadır.



"Rejim değişir"


Mehmet Tezkan:

Başkomutan'ın eşi türbanlıysa. Teğmeninki neden olmasın. Olursa ne olur? Ordunun yapısı değişir. Rejim değişir.



"Sadece AB ve ABD kaldı"


Mustafa Balbay:

AKP'nin yanında sadece AB ve ABD'nin Türkiye'den sorumlu komiserleri kalmıştır.



"Asker milyonlarca insanı rahatlattı"


Emin Çölaşan:

Asker devreye girdi, 27 Nisan sürecini başlatıp milyonlarca insanımızı rahatlattı.



"Asker Çankaya'yı asla dincilere bırakmayacak"


Bekir Coşkun:

Çağdaş-uygar bir yaşam biçimine ulaşmak isteyenler, ilkel ortaçağ yaşam biçimine dönmek isteyenlere engel olmak istiyorlar. Asker Çankaya'yı asla ve asla dincilere bırakmayacak. Çünkü orayı Atatürk'ün makamı ve başkomutanlık sayıyor.



"Genelkurmay görevini yaptı"


Rahmi Turan:

Asker birdenbire bu noktaya gelmedi. Defalarca uyardı, anlattı, yasaların kendilerine bu devleti koruma ve kollama görevi verdiğini hatırlattı. Her türlü uyarı yollarını denedi. Anlamadılar, anlamak istemediler, hâlâ anlamıyorlar! Genelkurmay bu gidişe 'Hayır' diyerek görevini yaptı.



"Muhtıraya imzamı atarım"


Mustafa Mutlu:

Cumhuriyet'in temel niteliklerinin yıpratılmak istenmesine, laiklik ilkesinin tartışma konusu yapılmasına şiddetle karşıyım. Bu nedenle, Genelkurmay Başkanlığı'nın metninin içeriğine imzamı atarım...



"Kapıya iki subay gelir"


Yazgülü Aldoğan:

Yalnız bundan sonraki mesaj, internetten gelmez. Kapıya iki subay gelir. Üst rütbeli de olmayabilir.


#27 Nisan
#E-Muhtıra
#Genelkurmay
8 yıl önce
default-profile-img