2014’te Aksaray Polis Meslek Yüksekokulu’na (POMEM) başlayan Ali Arıdal normal bir öğrencilik geçirirken bir anda FETÖ'nün hedefi haline geldi. FETÖ’ye karşı MİT’e bilgi aktaran Arıdal’ın deşifre olması adeta hayatını kararttı. Savcılığa ifade veren Arıdal başından geçenleri şöyle anlattı: “Aksaray’da öğrenciyken haftasonu evci ziyaretine çıkmıştım. Aksaray Sultanhanı’ndaki ailemin yanına gittim. Mahallenin muhtarı beni çağırdı. Yanında ismi H. ve Macit olan iki MİT görevlisi vardı. Kimliklerini gösterdiler. Bana, okulla ilgili bilgi alışverişi yapmak istediğini söylediler. Bir dosya çıkardılar. Beni araştırdıklarını ve benden haber elemanı olarak yardım istediklerini söylediler.”
"Dönemin Aksaray POMEM Eğitim Şube Müdürü olan ve 15 Temmuz’un ardından ihraç edilen 4. Sınıf Emniyet Müdürü Bahadır Mangır’ın POMEM’de FETÖ imamı olduğunu söylediler. Benden Mangır’ın okul içerisindeki faaliyetlerini izlememi, kimlerle görüştüğünü gözlemlememi ve FETÖ’cü öğrencilerle ilgili faaliyetleri araştırmamı ve kendilerine raporlamamı istediler. Ben de okul içerisinde kendimce bir çalışma yaparak öğrenci gruplarını tespit ettim ve Konya MİT personeline aktardım. H., görüştüğümüzde Aksaray POMEM’deki FETÖ’cü yapılanmayı temizleyeceklerini, benim kendilerine yardımcı olurken adaletli davranmamı, kul hakkına girmemem gerektiğini söylüyordu. 2015’te Aksaray POMEM kapatılarak 1. sınıf öğrencileri Kastamonu POMEM’e gönderildi. Kastamonu’ya gitmeden önce H. ile yine Konya’da görüştük bana, Kastamonu MİT sorumlusunun beni arayacağını söyledi. Kastamonu’ya gittikten bir süre sonra 4 farklı numaradan dört kez arandım. Ancak telefonda herhangi bir şey görüşmedik.”
"17 Ekim 2015'te Kastamonu POMEM Müdür Yardımcısı beni odasına çağırdı. Bana 'Senin kim olduğunu biliyorum' diye bağırarak, pazartesi gününe kadar istifa dilekçemi yazmamı istedi. Bir sonraki pazartesi günü beni tekrar odasına çağırdı. ‘İstifanı yazdın mı’ diye sordu. Ben de yazmadığımı söyledim. ‘Ayağını denk al’ diyerek beni odasından kovdu. O günden sonra okul içinde mobbinge maruz kaldım. Herkesin içinde ters ördek yürüyüşü yaptırdılar. 5-6 kez üst üste haftasonu iznimi kapattılar. Sürekli ceza nöbeti yazdılar. Genellikle ceza nöbetini de normal nöbetten sonra tutturdular. Beni ardarda 4 kez psikoloğa gönderdiler. Bu davranışları üzerine kendilerine okuldan ayrılacağımı, ancak kendilerini savcılığa şikayet edeceğimi söyledim. Okulda öğretim görevlisi olan 2. Sınıf Emniyet Müdürü Muhterem Çakır 'Git Kastamonu’da hangi savcıya şikayet edersen et' dedi."
“Polis Akademisi Başkanlığı’na 4 sayfa mektup yazdım. Mektubu yazdığım için savunmam istendi, hakkımda soruşturma başlatıldı. 25 Şubat 2016’da okul müdür yardımcısının odasında muhakkik Muhterem Çakır gece yarısına kadar ayakta ifademi aldı. İfadem esnasında Çakır, “Anlat kurtul, sen MİT personeli misin gibi sözler söyledi.” Ben bu konuda kimseye herhangi bir şey söylememiştim ancak FETÖ’cü yapılanma benim MİT’e bilgi verdiğimden haberdar olmuş. Ben Çakır’ın bu sorularına olumsuz yanıt vererek inkar ettim. Soruşturma yaklaşık üç ay sürdü.”
"Okul idaresiyle sık sık görüşen Oğuzhan H. isimli bir öğrenciden şüpheleniyordum. Bir gece Oğuzhan’ın yattığı koğuşa giderek yastığının altında sakladığı not defterini aldım. Defteri incelediğimde okul öğrencilerinin isimlerin in yazılı olduğu, her öğrencinin karşısında sarı, kırmızı, mavi, mor şeklinde kodlar yazılı olduğunu gördüm. Bu sayfaları aldım. Bu sürecin sonunda istifa dilekçesini yazdım. Ancak dilekçemde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikayette bulunacağımı ima ettim. Bunun üzerine tedirgin oldular.”
“Bir süre sonra kafamı dinlemem için bana izin verecekleri söylediler ve eski tarihli izin belgesi düzenlediler. Aynı gün Polis Evi’nde Muhterem Çakır’la görüştüm. Çakır, aldığım listeyi benden istedi ve verirsem hakkımdaki soruşturmada lehime değerlendireceğini söyledi. Kabul etmeyeceğimi ve yaptıklarını savcılığa anlatacağımı söyleyince, “Hadi şikayet et de görelim bakalım ne olacak” şeklinde sözler söyledi. Yokluğumda hakkımda okuldan çıkarma cezası verildi. Listedeki fişleme listelerini ayrıca FETÖ’cü yapılanma ve faaliyetlerini MİT'e gönderdim.”
Kahramanmaraş’ta görevliyken FETÖ Emniyet yapılanmasının mimarlarından biri olarak gösterilen Muhterem Çakır 15 Temmuz sonrası yurt dışına kaçtı. Mağdur polis adayı Arıdal ise yürütmenin iptali için İdare Mahkemesi’ne başvurdu. Dilekçesinde MİT Müsteşarlığı, MİT Ankara ve Aksaray Bölge Sorumlularını da tanık olarak gösteren Arıdal davayı kazandı.
Geçtiğimiz 8 Ağustos’ta Polis okuluna tekrar dönmek için Emniyet’te mülakata giren Arıdal'a, “FETÖ nedir? Gülen’e terörist demek onun kişisel haklarına saldırı mıdır?” şeklinde sorular soruldu. 21 Ağustos’ta mülakat sonuçları açıklanan Arıdal “ikinci şoku” burada yaşadığını belirtti. “Emniyet’e geri dönmem kesin olarak reddedildi” diyen Arıdal şimdi Erzurum Üniversite’sinde Farsça Tercümanlık bölümü okuyor.
