Düşen helikopterde şehit olan Tümgeneral Aydoğan Aydın’ın 1992 yılında Şenoba’da başlayan 25 yıllık terörle mücadelesi, önceki gün yine Şenoba’da elinde silahıyla son buldu. Aydoğan Aydın Paşa, İkiyaka Dağları’nda, Kato’da, Cudi’de, Gabar’da, Bestler-Dereler’de, Harekol’da, Altındağlar’da ve zorlu mücadeleler gerektirdiğinden ‘belalı’ olarak anılan daha birçok bölgede destan yazdı. Tümgeneral Aydın, Kato Operasyonu’nda her bir mağaraya girdiklerinde heyecanla telefona sarılıyor ve üstlerini bilgilendiriyordu. Bir önceki görev yeri olan Kayseri’de neredeyse hiç kalmamıştı. Kayseri Komando Tugay Komutanlığı görevini Cizre, Sur, Nusaybin’de ya da İkiyaka Dağları’nda tamamladı. Teröristleri kazdıkları çukurlara gömdü.
İkiyaka bölgesinde 2015 yılında yürütülen operasyonların tamamında Kayseri Komando Tugayı’na bağlı askerleriyle birlikte kahramanca mücadele etti. Kar, soğuk, yağmur, çamur demeden vatan toprağını korudu. Özel Kuvvetler Komutanlığı bünyesinde Irak kuzeyine düzenlenen operasyonların birçoğunda yeraldı. 1997-1998 yıllarında Irak kuzeyindeki operasyonlar esnasında tim komutanıyken bir ara kendisi ve timiyle irtibat kesilmiş, tam umutların söndüğü sırada bir anda timiyle çemberi yararak ve PKK’lı teröristlerin çoğunu etkisiz hale getirerek ortaya çıkmıştı. Aydın hakkında dilden dile dolaşan o hikayeyi Güvenlik Uzmanı Abdullah Ağar, o günü yaşayan bir komutanının dilinden şöyle aktardı:
“1997 yılında ikinci kez Kuzey Irak’a girmiştik. Biz Zap doğusundaki ‘Mehmetçik’ tepedeydik. Aynı tepe yakınında birkaç ay öncesine bir helikopter düşmüş ve 11 vatan evladı şehit olmuştu. (Düşen yine bir Cougar’dı. Sa-7 Grail Güd. Uçsvr. Füz. ile vurulmuştu.) Bulunduğumuz tepe en hakim noktaydı. Karşımızda Link dağlarında bazı geceler çatışmalar oluyordu ancak orada birliğimiz yoktu. Tugay Komuta grubundaki Muhabere Bölük Komutanımız tarama yaparak konuşulan frekansı buldu. Çatışanlar peşmergeyle birlikte Link dağında bulunan Özel Kuvvet timiydi. Muhabere Bölük Komutanımız sesini tanıdığı için gündüz müsait bir zamanda tim komutanına çağrı yaptı ve IRMAK117 çağrı isimli kişinin devre arkadaşı olduğunu anladık. Link dağındaki çatışmalar bir kaç gece devam etti. Bir gece çok şiddetli çatışma başladı. Patlayan roketler, el bombaları ve izli mermiler geceyi aydınlatıyordu.”
“Konuşmaları takip ettik. IRMAK117 Amediye’de bulunan üst makamına bilgi veriyordu. Son olarak “Peşmergeler dayanamıyor, önümdeki mevzi düştü, çok zor durumdayız” dediğini duyduk. Tugay Komutanımız çağrı yaparak; “Bizden bir isteğin var mı” diye sordu. IRMAK117, ancak bir Türk askerinin kurabileceği bir cümle kurdu: “Bulunduğum yeri ateş altına alın!” Bu isteğin şaşkınlığını atlattıktan sonra, Tugay Komutanı, IRMAK117’ye birkaç kez çağrı yaptı ancak cevap alamadık. Komuta grubundaki 3-5 kişi bir süre birbirimizin yüzüne bakamadık, derin bir sessizlikten sonra, bize tahsisli bütün ateş destek vasıtalarıyla o noktayı ateş altına aldık. Takip eden günlerde zaman zaman IRMAK117’ye çağrı yaparak ne olduğunu anlamaya çalıştık. 3 gün sonra Zap batısında çıkan bir başka çatışmada IRMAK117’nin sesini duyduk ve dünyalar bizim oldu. Kardeşime kavuşmuş gibi oldum.”
12 silah arkadaşıyla birlikte şehit olan Tümgeneral Aydoğan Aydın’ın, Cougar tipi helikopterden daha güvenli bir araç olan Sikorsky’i ‘diğer askerleri kullansın diye’ tercih etmediği, genellikle eğitim amaçlı kullanılan Cougar ile havalandığı öğrenildi. Askeri kaynaklar, bölgede bu tarz VIP intikallerin genellikle Sikorsky tipi helikopterlerle yapıldığı ancak bu helikopterlerin o esnada terörle mücadele faaliyetinde olması nedeniyle kullanılmadığını bildirdi. Aydın’ın da bu nedenle daha donanımlı Sikorsky’lerden talep etmediği ve Cougar’ı tercih ettiği öğrenildi. Fransız menşeili Cougar helikopterlerin Sikorsky’lere göre daha ağır, hantal ve hareket kabiliyetleri kısıtlı olduğu belirtiliyor. Aydın, eskort görevi için Comra tipi helikopter de istemedi.
