|

Hedef yalnız biz değiliz

Azerbaycan'ın Ankara Büyükelçisi Bagirov, “Ermenistan Karabağ’da işgale son vermeden bölgeye barış gelmez” diyor. Rusların Ermenileri yıllardır kendi çıkarları için kullandığını söyleyen Bagirov, “Hedef aslında Azerbaycan ve Türkiye. Uydurulmuş ‘Büyük Ermenistan’ çabaları yıllardır sürüyor” vurgusu yapıyor.

Yeni Şafak ve
04:00 - 11/04/2016 Pazartesi
Güncelleme: 21:04 - 10/04/2016 Pazar
Yeni Şafak

Azerbaycan topraklarındaki Ermeni işgali 20 yılı aşkın süredir devam ediyor. Bu işgalin ardında Ermenistan'ın büyük askeri gücü ve gelişmiş politikası bulunmuyor. Uluslararası camianın sessiz kalışı ve Rusya'nın bu ülkeye silah yardımı, Ermenistan'ı cüretkar tavra iten temel sebepler. 2 Nisan'dan beri Karabağ'da çatışmalar yaşanıyor. Hem cephe hattındaki son durumu hem de Karabağ meselesinin tarihsel seyrini Azerbaycan'ın Ankara Büyükelçisi Faig Bagirov'a sordum.



Dağlık Karabağ Ermenistan'ın işgali altında. Dünya bu işgale yıllardır neden bigane kaldı?

Sadece Dağlık Karabağ bölgesi değil, etrafında olan yedi bölge de 20 yıldır işgal altında. Maalesef dünya kamuoyu Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki ihtilafın uluslararası hukuka uygun biçimde çözülmesine bigane kalıyor. Azerbaycan'ın toprak bütünlüğünü tanımlayan ve Ermeni kuvvetlerinin derhal işgal ettiği topraklardan çekilmesini talep eden BM kararı var. Buna ilaveten Avrupa Konseyi'nin, NATO'nun, İslam İşbirliği Örgütü'nün ve Avrupa Parlamenter Meclisi'nin kararları da bu yönde. Fakat bunlar sadece kağıt üzerinde kalmıştır ve bugüne kadar maalesef toprağımızın yüzde 20'si işgal altındadır. Burada açıkça çifte standarda maruz kalmaktayız. İslam dünyasından da dünya kamuoyundan da destek bekliyoruz.



MİNSK BİR ŞEY YAPMIYOR

ABD, Rusya ve Fransa'nın eşbaşkanlığını yaptığı 'Minsk Grubu'nun konuya yaklaşımı nasıl?

Bir şey yapmıyorlar. Ermenistan üzerine bir baskı uygulamıyorlar. Çünkü bu meselede Azerbaycan haklı! Neticede Azerbaycan'ın toprak bütünlüğü bozulmuş, yüzde 20'si işgal altında. Azerbaycan bütün taraflar arasında huzur ortamı olmasını en çok isteyen taraf. Bu işgal sonlandırılsın, işgal askerleri bölgeden çıksın ve bölgede huzur hakim olsun istiyoruz. Ancak Minsk Grubu herhangi bir adım atmıyor. İşgale göz yumuyorlar. Azerbaycan'a, Dağlık Karabağ'a geliyorlar, gidiyorlar ama neticesiz bir gidiş geliş var. Bunun hiçbir şeye faydası yok. Bu ülkeler Ermenistan'a yapmaları gereken baskıyı yapmadıkları için bu mesele devam ediyor.



ERMENİSTAN İŞGALE SON VERİRSE...

Son çatışmaların sebebi nedir?

Son olayların esas sebebi Ermeni Silahlı Kuvvetleri'nin Azerbaycan topraklarında bulunmasıdır. Ermenilerin başka ülkenin topraklarında ne işi var! Ermeniler Azerbaycan'ın topraklarından çıktığı anda bölgede sulh, huzur mümkün olacaktır. Bölge buna müsait bir bölge, huzur ve güzel bir ortamda yaşamaya imkan sağlayacak.



20 küsur yıllık işgal sürecinde Ermenistan'a hangi ülkeler destek verdi?

Ermenistan'ın böyle bir işgale tek başına cesaret etmesi mümkün değil. Sovyet Birliği yönetimi, çöküşünden bir-iki sene önce, Ermenistan'a büyük miktarda silah aktardı. Bu durum o dönemden bugüne dek devam ediyor. O zamanki işgal, eski Sovyetler Birliği'nin silahlarıyla 1988 yılında başladı. Şuanda da Rusya'nın Ermenistan'da büyük bir askeri üssü var.



ONLARI BÖLGEYE RUSYA GETİRDİ

Bu bölgede yaşayan Ermeniler coğrafyanın ahalisi miydi?

Ermenistan'ın Dağlık Karabağ'da olan halkı dışarıdan gelmedir. Karabağ'da köklü Ermeni ahalisi yok. 1828 yılından itibaren Rusya'nın desteğiyle İran, Türkiye ve Suriye'den Ermeniler Azerbaycan'ın topraklarına mecburen getirildi. Bunu belgeleyen çok sayıda tarihi belge bulunuyor.



Bu yerleştirme tesadüfi değil…

Tabii ki. Çünkü Rusya her zaman Ermenileri kendi çıkarları için kullanmıştır. 1828 yılından itibaren aşamalı bir şekilde bu göçler yapılmış ve zamanla Azerbaycan topraklarında özellikle Dağlık Karabağ'da Ermeni nüfusunun Azerbaycan nüfusu ile denk hale getirilmesinde çok önemli adımlar atmıştır. 1918 yılında Bolşeviklerin talimatıyla Azerbaycan'ın ezeli toprağı olan Erivan, Ermenistan'a bir başkent gibi sunulmuştur. Stalin zamanında da Zengezur dediğimiz bölge Azerbaycan'dan koparılmış Ermenilere verilmiş ve bu hamleyle birlikte de Türkiye ile Azerbaycan arasındaki kara sınırı ortadan kalkmıştır. Bu yöntem planlı şekilde devam etmiş, 1940'lı ve 1950'li yıllarda Ermeniler hep toprak talebinde bulunmuştur. Bu hayal o zaman gerçekleşmese bile onların bu 'Büyük Ermenistan' rüyasına Rusya hep destek vermiştir. Bugün de bu yaşananlar o adımların devamıdır. Tabii ki, burada maksat sadece Azerbaycan değil.



HEDEF TÜRKİYE VE AZERBAYCAN

Asıl hedef ne peki?

Hedef aslında Azerbaycan ve Türkiye. Çünkü 'uydurulmuş' Büyük Ermenistan'ın haritasına baktığınızda orada Azerbaycan toprakları da Türkiye toprakları da var. Karadeniz'e uzanan bir coğrafyadan söz ediyoruz. 'Büyük Ermenistan'ın, oluşturulması istikametinde bu çabalar yıllardır sürüyor.





Çatışma sürüyor

Çatışmalarda son durum nedir?

1994 yılında Ermenistan-Azerbaycan cephe hattında Bişkek Anlaşması ile ateşkes ilan edildi. Ama orada hiçbir zaman gerçek bir ateşkes olmadı ve olmazdı. Çünkü orada yabancı bir ülkenin askerlerinin varlığı sözkonusuyken ateşkes sağlanamaz. Son olarak 2 Nisan'da Ermeniler ağır silahlar kullanarak cephe bölgesindeki sivil halkı, onların evlerini hedef aldı. Tabii ki Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri düşmana çok ciddi bir cevap verdi. Bu cevap neticesinde çok sayıda insan öldürüldü, çok sayıda askeri araç imha edildi. Azerbaycan uluslararası hukuka uygun adımlar atarak bu saldırılara cevap verdi. Azerbaycan kendi topraklarında istediği adımı atabilir.



Siviller açısından durum nedir?

Resmi bilgilere göre Ermenistan'ın saldırıları sonucunda dört sivil vatandaşımız şehit oldu. Birçok eve ve okula zarar geldi. Okullar eğitim veremez hale geldi. Birkaç gün önce bazı medya mensupları da bölgeye giderek Ermenistan'ın verdiği zararı gözleri ile gördüler.



Ateşkes konusunda durum nedir?

Azerbaycan her zaman olduğu gibi bu sefer de bu sorunun sulh yoluyla çözülmesi isteğini bir daha dünya kamuoyuna beyan ederek ateşkes teklifinde bulundu. Biz savaş taraftarı değiliz. Bu ateşkes herhangi bir protokolün ya da herhangi bir antlaşmanın neticesinde olmadı. Biz iyi niyet gösterisinde bulunarak böyle bir adım attık. Ama yine de ateşkes sağlanmıyor. Azerbaycan'ın topraklarında çatışmalar devam ediyor.



İlişkimiz benzersiz

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bölgedeki son duruma hemen müdahil oldu, tepkisiz kalmadı. Siz Türkiye'nin ve Sayın Erdoğan'ın bu meseleye yaklaşımı ve iki ülke arasındaki dayanışmaya ilişkin neler söylersiniz?

Azerbaycan ve Türkiye arasında olan ilişkilerin dünyada ikinci bir örneği yoktur. Bugünlerde de Türkiye'nin Azerbaycan'a ne kadar yakın, kardeş ülke olduğu bir kez daha ispat edildi. Sayın Erdoğan, Sayın Aliyev ile bir dizi telefon görüşmesi yaptı. Hem Cumhurbaşkanı hem Başbakan hem Dışişleri Bakanları tarafından çok büyük destekler verildi. Özellikle vurgulamak isterim. Bizim büyükelçiliğimize de çok sayıda telefon geldi, insanlar büyükelçiliğimizi ziyarete geliyor. Türk vatandaşlar maddi ve manevi ne destek verebilirsek verelim diye bizi ziyaret ettiler. Cumhurbaşkanlarımız arasında böyle bir ilişkinin olması ayrıca örnek oluyor. Biz gerçekten bu desteğe çok önem veriyoruz. Azerbaycan ile Türkiye'nin ilişkilerinin dünyada örneği yok. Biz bu ilişkilerin daha da yüksek seviyelere gelmesini arzu ediyoruz. Türkiye'nin bugün başına gelen bu terör belasından da tez bir zamanda kurtulmasını arzu ediyoruz. Azerbaycan da her zaman Türkiye'nin yanındadır. Bu konuları beraber halledeceğiz.



Karabağ kırmızı çizgimiz

Önümüzdeki süreçte Dağlık Karabağ konusunda tavrınız ne olacak?

Bizim kırmızı çizgimiz, Azerbaycan'ın topraklarından yabancı ülkenin silahlı kuvvetlerinin çıkarılması, tez zamanda gerçekleşmelidir. Bizim için bu konuda bir taviz yok. Sayın Cumhurbaşkanımızın defalarca söylediği gibi Azerbaycan'ın toprak bütünlüğü konusunda herhangi bir taviz olamaz.



Azerbaycan'ın savaş kapasitesinin geçmişe göre çok daha üst seviyelerde olduğuna dair haberler çıkıyor...

Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri'nin son yıllar içinde gelişme istikametinde, daha da modern ve güçlü bir seviyeye gelmesi için Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı tarafından ciddi adımlar atıldı. Bunun neticesinde bölgede güçlü orduya sahip olan bir ülkeyiz. Bu konudaki değerlendirme kuruluşları da bunu beyan etti. Bu da gurur verici bir durumdur. Azerbaycan yıldan yıla gelişen bir ülke. Burada da özellikle Azerbaycan ile Türkiye arasında bu sahada olan işbirliğini özellikle vurgulamak isterim.





Terörde ortaklar

Türkiye'de halihazırda PKK ile mücadele ediyoruz. Türkiye'deki PKK'lılar Ermenistan'ı destekliyor. Ermenistan-PKK yakınlığı için neler söylersiniz?

Ermenistan ve PKK arasında ortak çok şey var. Tabii ki destekleyecek! Hem PKK terör örgütü hem Ermenistan'ın siyaseti zaten terörün üzerine kurulan bir siyaset. Bunu tarihen de biliyoruz. 70'li 80'li yıllarda çok sayıda Türk diplomat, Ermenistan'ın terörist teşkilatı ASALA tarafından muhtelif Avrupa ülkelerinde katledildi. Ayrıca Ermenistan'ın şu anki Cumhurbaşkanı, bizzat Hocalı Katliamı'na iştirak eden bir kişidir. Yani neticede bu kişi bir terörist. Ve tabii ki Ermenistan ile PKK aynıdır.



#Azerbaycan
#PKK
#Ankara Büyükelçisi Bagirov
8 yıl önce