“Malatya’da 2 adet RF-4E uçağı ikili kol halinde gece profil ve keşif görevine çıkıyor. Saat 18.00’de kalkıyor, iniş safhasına gelirken 19.10’da Akçadağ’daki tepeye çarpıyor. O kazanın gece ya da hava şartlarıyla ilgisi yok. 9 bin feet yüksekteler, hava gece pırıl pırıl. İnişe geçerken kuleye soruyor. Kule “İlk yaklaşıma müsait” diyor ve pilot da “İlk yaklaşımda ikaz edeceğim” diyor. Alçak geliyorlar ancak alçalmaya devam ettikleri nokta 6 bin feetin altında; olmamaları gereken bir nokta ve 5 bin feete iniyorlar. Apron da diyor ki “Alçalıyorlar...”, herhalde görüyorlar ve görerek iniyorlar. Tamamen iletişim hatası. Herhangi bir arıza, herhangi bir atlama sözkonusu değil. Bu havacılıkta basit bir kural ihlalinden başka bir şey değil. Gerek havadaki pilot arkadaşlar için, gerek yerdekiler için bu insan ve iletişim hatasıdır. Uçaklarda arıza bulunmuyordu. Pilotların burada eğitim eksiliği de bulunmamaktadır.”
“Konya’da düşen uçağın içindeki pilotlarımız uçağı fazlaca kurtarma çabasına girdiler. Baktılar, kurtulamayacaklarını anlayınca, önce arka sandalye fırlamış ama ön sandalyede fırlamaya zamanı kalmadan yere çarpmış. Eğer iki saniye daha önce arkadaşlarımız fırlatma sistemini çekmiş olsalardı bugün bizimleydiler. Çünkü kumandayı çekip koltuğun fırlama durumu iki saniyedir. İki saniye geç çektiler gibi geliyor bana... Olaya profesyonellik gözüyle bakıyoruz. Profesyonellik odur ki hem acıyı hem de cesareti birlikte götürür. Olaydan sonra herkes kendi ajandasına göre bir şeyler söyledi, yazdı. İnceleme raporu hemen bir haftada çıkmaz. Her türlü detayın incelendiği bir rapor çıkmadan, bugüne kadar söylenmiş sözlerin tümü buz üstüne yazılmış yazı gibidir. Gerçek, inceleme sonunda ortaya çıkar. 2011'den sonra çok büyük dönüşüm yaşadık. F-16'ların tamamı modernize edildi. Pilotlar da eğitildi. Hava Kuvvetleri aslında sessizce öyle büyük bir değişim geçirdi ki, yorgunluk var mı, evet var, ama şikayet var mı, asla yok. Bunun yanında hiçbir havacı, 'bir daha kaza olmayacak' diyemez.”
“2010’dan beri Hava Kuvvetleri’nden ayrılan pilot sayısı 567. Sözkonusu pilotların 193’ü emekliliğe hak kazananlar. İstifa eden 306, Türk Hava Yolları’na (THY) protokolle gönderdiğimiz 68. Her yıl ortalama 100 civarında pilot ayrılıyor. Zaten Hava Kuvvetlerinde ortalama 125 civarında yeni pilot yetiştiriyoruz. Mecburi hizmet süresi 10 yıla inince ayrılan pilot sayısında artış oldu.”
“F-4E, 1974 yılından itibaren Türkiye’de kullanılmakta olup toplamda 236 uçak envantere alınmıştır. 1974 yılından günümüze kadar 41 yılda 10 adet RF-4E ve 50 adet F-4E olmak üzere toplam 60 adet F-4E/RF-4E uçağımız kaza kırıma uğradı. ABD’de ise F-4E uçaklarının envanterde kaldığı 25 yıl içerisinde toplam 353 adet kaza kırım meydana geldi. Türkiye’deki F-4E’ler ABD’dekilere nazaran daha uzun süre kullanılmasına rağmen hemen hemen aynı oran gerçekleşmiştir.”
“Uçaklarda patlama sandalyelerimiz yenilenmiştir ve son derece bakımlıdır. F-4’lerin üzerinde sıfır feet yani yerdeyken 1300 feet yüksekliğe çıkaran bir sandalye var. F-4 THK’ya 1970 yılından itibaren birçok kazanım sağlamıştır ki, F-4 uçağını hava kuvvetlerinin efsanesi ve kahramanı olarak görmeyi tercih ederim. Şu an hiçbir uçağımızda bundaki kabiliyetler yok. 250 km uzaklıktan tek bir noktayı vurur. Yazılımına tamamen sahibiz, bizim çalışmalarımızla geliştirildi. Bombaların hepsi F-4 2020’de geliştirildi ve onda kullanıyoruz. F-35'lerde ise, 4'ünün siparişi verildi. Milli uçak tasarımımız ise tamamlandı, geliştiriyoruz.”
“Uçakların uzaktan düşürülebileceği söylemleri çok yaygın. Bu siber savaştır. Bu uçakların teknolojisine bakıldığında böyle bir imkan yoktur. F-4E 2020 uçağının yazılımı tamamen bizdedir. F-16’ların bir kısmında yazılım bizdedir. Uzaktan biri siber saldırı sonucu karıştırıp düşürmüş olabilir mi, hayır. Şu an mevcut envanterde bulunan 47 adet ‘F-4E 2020’ uçaklarından 2020 yılına kadar her yıl 8’er adet uçak envanterden çıkacak. Bu uçaklar 2003 ve 2005 yıllarında aviyonik sistemleri değişti, modernize edildi. ‘2020’ ifadesi 2020’ye kadar uçabilmesinden dolayıdır. F-16’lar tek uçaklı, tek motorludur. F-4’ler ise çift motor ve çift pilotludur, bu her zaman uçuş emniyeti için avantajlıdır.”