O gece okulda görev yapan ve aracı olan kişileri tek arayarak okula çağırdığını söyleyen Okutan, “Albay Rıfkı Keser akşam saatlerinde beni odasına çağırarak ‘Evladım, ülkemiz tehdit altında. Bu akşam operasyona çıkacağız. Sivil aracı olan rütbelileri okula çağır, arabalarıyla okula gelsinler’ dedi. Bunun üzerine bende aracı olanları arayıp okula çağırdım” diye konuştu.
Aracı olanların okula gelmesi üzerine operasyon için 21.30’da silahları almak için cephaneliğe indiklerini söyleyen Okutan, “Her zaman mühimmat aldığımız yerden silahlarımızı almadık. Bu sefer ayrı bir mühimmat deposuna yığılmış olan silahları rastgele aldık. O gece 8 araçla birlikte 32 kişi dışarı çıkmıştık. 32 kişinin her birine 40 mermi verilmek üzere toplam bin 280 mermi verildi. Hücum yeleklerimiz ve G3 silahlarımız ile birlikte operasyon için yola koyulduk” dedi.
Yola çıktıklarında Albay Rıfkı Keser’in emri üzerine rotalarını birden E-5’e çevirdiklerini söyleyen Okutan, “Bizlere adres vermediler ‘siz yola çıkın biz size haber vereceğiz’ dediler. Albaya neden böyle bir emir verdiğini sorgulamak aklıma gelmedi. O ne dedi ve ne emir verdiyse biz onu yerine getirdik. Yoğun trafik nedeniyle varacağımız rotaya ulaşamadık. İlerleyen saatlerde halk darbe olduğunu anladı. Bizim de üzerimizde askeri üniforma olduğu için korkudan üst kıyafetlerimizi çıkarttık. Silah ve mermilerimizi de aracın koltuk altlarına gizledik” diye konuştu.
