Merve Şebnem Oruç, Mehmet Acet, Aydın Ünal, Erdal Tanas Karagöl ve Ali Saydam'ın yazılarının en dikkati çeken bölümleri:
Bir köprü içten içe yıpranabilirmiş
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Ak Parti’ye yeniden üye ve genel başkan olması sonrası verdiği dikkat çekici mesajlardan biri de “metal yorgunluğu” teşhisiydi.O böyle söyleyince haliyle metal yorgunluğu nedir, nasıl bir şeydir, sebepleri nelerdir, malum metal yorgunluğuna karşı ne yapılmalıdır, diye çokça yazıldı çizildi. Hakikaten de neydi tam olarak metal yorgunluğu? Google’ı açıp sordum: Metal malzemenin dayanma gibi özelliklerini yitirmesine deniyormuş metal yorgunluğu. Çekme, basma, sürekli esneme, sürekli germe, sürekli baskıya ya da kimyasala maruz kalma, ani soğuma, ani ısınma, sürekli yük altında olma, sürekli yük altındayken aniden yüksüz bırakılma vs. gibi çok çeşitli nedenleri varmış. Metali oluşturan atomların, yani yapıtaşlarının arasındaki bağlarda oluşan gevşemenin ortaya çıkardığı yapısal bozuklukmuş daha teknik bir tabirle.
Bu ‘ilklerin’ birkaç tanesini sayalım mı?
Kaçınız biliyor bilmiyorum.Eskiden şöyle bir laf edilirdi: “Dünyada bütün devletlerin orduları vardır. Üç ülkede ise devletlerin ordusu değil, orduların devleti vardır. Pakistan, Cezayir ve Türkiye’de…” Şöyle yakın tarihimizi hızlıca gözümüzün önünden geçirecek olursak, bunun, Cezayir ve Pakistan dışında Türkiye söz konusu olduğunda da yabana atılması mümkün olmayan bir tabir olduğunu görürüz. Sadece 10 yılda bir kendisini tekrarlayan darbelerin, orduyu ele geçirmek için yürütülen gizli/açık faaliyetlerin izini sürmeniz halinde, ulaşacağınız menzil bellidir. Devlet sahibi bir orduya hükmetmenin dayanılmaz cazibesi… Artık bu denklem değişti. Ne zaman? 15 Temmuz’dan beri.
Kudüs’te hutbeler
Ar- Ge konuları tek çatı altında toplanıyor
Türkiye son yıllarda artan nüfusu ve büyüyen ekonomisi karşısında artan enerji talebini karşılamak adına büyük atılımlar gerçekleştiriyor. Başta doğalgazda olmak üzere, enerji alanında hayata geçirdiği projeler ve tasarladığı büyük yatırımlarla enerji merkezi olma konusunda ciddi adımlar atıyor.Türkiye, coğrafi konumu ile enerji kaynaklarına sahip olan ve bu kaynakları tüketen ülkeler arasında oluşturduğu koridor ve sahip olduğu güneş ve rüzgâr sayesinde enerjide potansiyeli olan önemli ve stratejik bir ülke konumunda. Bu potansiyeli sayesinde Türkiye neden yenilenebilir enerjiyi üreten ve üretim için gerekli teknolojiyi geliştiren bir ülke olmasın?
7 sanat dalı içinde en karmaşığı
Bu laf, bilindiği üzere ‘bir işin zor kısmının hâlâ durduğunu’ söylemek için kullanılır. Bir nal bulunmuştur. Diğer 3-4 öğe de bulununca yola çıkılabilecektir, anlamında…Antalya Film Festivali konusunda getirilmiş değişiklikler de bize bu sözü hatırlattı. Antalya Belediye Başkanı Sayın Menderes Türel’in, yanına festival yönetiminin yerli ve yabancı elemanlarını alarak düzenlediği basın toplantısında anlattıkları var elimizde. Bir de tabii, bu açıklamaların sonrasında kendisiyle yapılmış bazı söyleşiler… (Ne hikmetse Kültür ve Turizm Bakanlığımızdan bu hususta henüz bir ses yok) Antalya Film Festivali önemli midir? Evet, çok önemlidir. Türkiye ‘yumuşak güç’ konusunda geri kalmıştır. Bunu “Softpower Index” araştırması söylüyor. Türkiye millî kültür politikalarının uygulamalarında geri kalmıştır. Bunu III. Millî Kültür Şurası söylemektedir. Ve nihayet Türkiye kitap okumaktan tutun da üst yapı konularının tamamında bir hayli geri kalmıştır. Bunu Sayın Cumhurbaşkanı sık sık dile getirmektedir…