|

Öldüren ihmal AİHM'ye gidiyor

Yanlış ilaç yazılarak evine gönderilen ve 5. gün can veren 7 yaşındaki Ümmühan'ın ailesi hukuk mücadelesi başlattı. Savcılık soruşturması idare engeline takılırken, AYM'nin tazminat davası açılmadığı için başvurusunu reddettiği aile AİHM'ye gidecek

Yeni Şafak ve
04:00 - 25/11/2014 Salı
Güncelleme: 21:44 - 24/11/2014 Pazartesi
Yeni Şafak
Gündem
Gündem
Denizli’de yaşayan 7 yaşındaki Ümmühan Çamlı, 2012'de yüksek ateş, kusma gibi şikayetlerle Servergazi Devlet Hastanesi Acil Servisi’ne kaldırıldı. “Üst solunum yolları enfeksiyonu” ilaçları yazılarak evine gönderildi. Ancak tedaviye rağmen küçük kızın durumu daha da ağırlaşınca Aile Sağlığı Merkezi’ne götürüldü. Aile doktorunun yaptığı muayenede ilk yazılan ilaçların 4 yaşındaki çocukların tedavisi için kullanıldığını saptadı ve hastaya antibiyotik tedavisi uygulandı. Ancak bu kez minik kızın vücudunda alerji baş gösterdi. Kızın durumunda bir iyileşme olmaması üzerine aile çareyi özel hastaneye gitmekte buldu. Bu hastanede ise hastalığın “orta kulak iltihabı ve boğaz enfeksiyonu” olduğu söylendi.

 
BEŞİNCİ HASTANEDE HAYATINI KAYBETTİ

 Hastalığın devam etmesi üzerine 5 gün sonra aynı özel hastaneye yeniden giden aileye “bronşit başlangıcı” denildi ve küçük kız hastaneye yatırıldı. Ümmühan'a serum ve buharlı hava verildi. Ancak aile tedavi masraflarını ödeyemeyince yeniden Servergazi Devlet Hastanesi’ne sevk edildi. Baba Turgay Çamlı’nın iddiasına göre küçük kız acil serviste 2 saat bekletildi. Gecikmeli olarak hastaneye yatırılan Çamlı’da solunum güçlüğü tespit edildi. Çekilen filmlerde ciğerlerinden birinin iflas ettiği diğerinin ise kapanmak üzere olduğu anlaşıldı. Kızın durumu kritik seviyeye gelince yoğun bakım imkanlarının daha iyi olduğu Pamukkale Üniversitesi’ne sevk edildi. Ümmühan Çamlı burada hayatını kaybetti. Doktorlar ölüm nedenini “staf pnomoni” olarak açıkladı.

VALİ BAŞKANLIĞINDAKİ HEYETTEN RET

Baba Turgay Çamlı, Denizli savcılığa başvurarak üç ayrı hastane çalışanları hakkında şikayetçi oldu. Savcılık soruşturma başlattı ve memur olan doktorlar hakkında soruşturma izni verilmesi için valiliğe yazı gönderdi. İl İdare Kurulu ön inceleme raporu hazırlattı. Raporda, küçük kızın tedavisinin tıp kurallarının gerektirdiği dikkat ve özen içerisinde yürütüldüğü iddia edilerek “doktorların herhangi bir ihmal ve kusurlarının olmadığı” öne sürüldü ve doktorlar hakkında soruşturma izni verilmedi.

AYM AİLENİN DAVASINI KABUL ETMEDİ

 Soruşturmayı valinin başkanlığında toplanan ve bağımsız bir organ olmayan İl İdare Kurulu yaptı. Aile bu kez İl İdare Kurulu’nun kararına Denizli Bölge İdare Mahkemesi’ne itiraz etti. Ancak itirazın reddine karar verildi. Aile, son çare olarak Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. AYM, geçtiğimiz günlerde kararını verdi. Mahkeme, devletin yaşam hakkını sağlama yükümlülüğü ve ihmal varsa cezalandırılması gereğini hatırlattı. Ancak ailenin idare ve doktorlar aleyhine tazminat davası açmamış olmasına vurgu yaparak başvurunun “hukuk yollarının tüketilmemiş olması” gerekçesiyle “kabul edilemez” olduğuna hükmetti. 

Film bile çekmediler

Soruşturma dosyasına yansıyan iddialara göre, hastanın ateşi ölçülmedi, akciğer veya sinüs filmi çekilmedi, gözlem altında tutulmadı, çocuk doktoruna yönlendirilmedi, etkisiz bir tedavi uygulandı bu hastalığın ilerlemesine ve alt solunum yollarına sıçramasına neden oldu. Babanın diğer iddiaları ise şunlar: "Hijyen koşulları uygun değildi. Hastane mikrobu kaptı ve bu ölüme götürdü. Ciddi sağlık sorunu boğaz enfeksiyonu olarak kabul edildi ve boş yere zaman kaybettirildi."


Özen gösterilmedi

Anayasa Mahkemesi, ailenin başvurusu üzerine verdiği karada, devletin sorumluluğunu hatırlattı ve yaşam hakkı ihlaliyle ilgili etkili idari ve yargısal tedbirleri alma görevinin devlete yüklendiğini ifade etti. Kararda, devletin doğal olmayan her ölüm olayının sorumlularının belirlenmesi ve gerekiyorsa cezalandırılmasını sağlayabilecek etkili resmi bir soruşturma yürütmek durumunda olduğu belirtildi. 

İÇ HUKUK YOLLARI TÜKENMEDİ

Mahkeme bu kararına rağmen, ailenin idare ve doktorlar aleyhine tazminat davası açmamış olmasını işaret ederek başvurunun “hukuk yollarının tüketilmemiş olması” gerekçesiyle “kabul edilemez” olduğuna hükmetti. Acılı ailenin avukatı Mehmet Yalçın, "Bu durumlarda idare aleyhine açılması gereken tazminat davalarının olay tarihinden 1 yıl içerisinde açılmış olması gerekiyor. Bu süre aşıldı. Ümmühan Çamlı defnedildi ve bazı delillerin kaybolma tehlikesi bulunuyor. Bizim açımızdan AİHM’ye başvurmaktan başka çare kalmadı” ifadelerini kullandı.

BÜTÜN DOKTORLAR SORUMLU

Yeni Şafak’a konuşan acılı baba Turgay Çamlı ise kızını muayene ve tedavi eden bütün doktorların gereken dikkat ve özeni göstermediğini ve kızının ihmal sonucu hayatını kaybettiğini düşündüğünü söyledi.

Doktor değil gözlemci

Sağlık Bakanlığı, bazı medya kuruluşlarında “Acilde sahte doktor” başlığı ile duyurulan haber ile ilgili yazılı açıklama yapıldı.  İstanbul Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesinden alınan bilgiye göre, Ali Haktan Yılmaz'ın, Tıpta Uzmanlık Sınavı’nda ilgili hastanenin Acil Tıp Kliniği’ni tercih ettiğini belirterek, klinikte gözlemci olarak bulunmak isteğinde bulunduğu ifade edildi. Açıklamada, “Adı geçen kişinin kısa bir süre klinikte bulunmasına izin verilmiştir. Ancak haberde iddia edildiği gibi reçete yazması, hasta muayene etmesi ve hekimlik faaliyetlerinde bulunması kesinlikle söz konusu olmamıştır. Konu ile ilgili soruşturma başlatılmıştır” denildi.

#Ümmühan Çamlı
#Servergazi Devlet Hastanesi
#AİHM
9 yıl önce