|

Seyirci kalmayız

Hükümet Sözcüsü Kurtulmuş, “Musul’daki harekatı fırsat bilerek demografik ve mezhebi dengeyi değiştirmek, vahim sonuçlar ortaya çıkarır” uyarısında bulunuldu. Musul operasyonunun Türkiye’nin çerçevesini çizdiği şekilde sürdüğünü belirten Kurtulmuş, “Başka unsurlar girerse Türkiye de buna seyirci kalmayacaktır” dedi.

Yeni Şafak
04:00 - 18/10/2016 Salı
Güncelleme: 05:58 - 18/10/2016 Salı
Yeni Şafak

Bakanlar Kurulu, Başbakan Binali Yıldırım başkanlığında, Irak, Suriye ve terörü görüştü. Toplantıda, Musul'daki harekatı fırsat bilerek demografik ve mezhebi dengeyi değiştirmenin çok daha vahim sonuçlar ortaya çıkaracağı vurgulandı. Toplantıdan sonra Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, Musul operasyonun başladığı andan şu ana kadar Türkiye'nin genel çerçevesine uygun devam ettiğini vurguladı. Suriye'deki Fırat Kalkanı Harekatı'nın başarıyla devam ettiğine işaret eden Kurtulmuş, Türkiye'nin Fırat Kalkanı Harekatı'nı başından itibaren ortaya koyduğu kırmızı çizgiler çerçevesinde sürdürdüğünü ve adım adım hedeflediği noktaya doğru ilerlediğini vurguladı.



ŞARTSIZ ATEŞKES


Harekat kapsamında son olarak Dabık'ın alınmasıyla birlikte özellikle Türkiye'nin güney sınırlarında önemli bir rahatlamanın olacağını ifade eden Kurtulmuş, ciddi insani dramın yaşandığı Halep'te şartsız bir şekilde acil bir ateşkes ilan edilmesinin zaruri olduğunu söyledi.



VAHİM SONUÇLARI OLUR


Musul operasyonuna da değinen Kurtulmuş, “Bölgede çok ciddi bir oyun oynanıyor. Vekalet savaşlarının arkasındaki esas niyet, bölgenin mezhebi, etnik bakımdan daha fazla bölünüp parçalanmasıdır. Musul'daki demografik ve mezhebi dengeyi değiştirmek üzere bu harekatı fırsat bilmek, bundan sonra çok daha vahim sorunları ortaya çıkarır. Bölgedeki mesele bir siyasi altüst oluş meselesidir" dedi.





B VE C PLANLARIMIZ VAR


Kurtulmuş, “Kimse mevcut karışıklığı fırsat bilerek, buradan herhangi bir şekilde mezhebi ya da etnik siyasetini geliştirmek için fırsat kollamasın. Musul meselesi, önemle, dikkatle takip ettiğimiz bir meseledir. Her anını, öncesindeki bütün gelişmeleri takip ettiğimiz bir harekattır. Türkiye bu harekatın içerisinde nasıl yer alacağını ilgili taraflara anlatmıştır. Türkiye'nin Musul konusunda 'B' ve 'C' planları da vardır" diye konuştu.





MUSUL'U MUSULLULAR KURTARSIN


Kurtulmuş, “Musul'u Musul halkı kurtarsın. Buradaki sivilleri eğitelim, donatalım. Uluslararası camia de destek versin. Yerel unsurlar kendi memleketini kurtarsın. Maalesef uluslararası camianın ıskaladığı şey budur. DAEŞ'ten kurtulmaları sağlanırsa sorun olmaz. Başka unsurlar girerse Türkiye de buna seyirci kalmayacaktır" dedi.


  1. BAŞİKA'DAN VAZGEÇMEYİZ
  2. Kurtulmuş, şöyle devam etti: “Biz bu bölgede, daha fazla mezhebi ayrımların, birtakım etnik siyasetlerin bölgede hakim olmamasının üzerinde duruyoruz. Bu anlamda bizi Musul konusunda ilgilendiren somut meselelerden birisi de Başika'daki varlığımızdır. Bu askerimizin oradaki varlığından Türkiye asla vazgeçecek değildir. Bugün itibariyle Türkiye asla Başika'da bulunmaktan vazgeçmeyecektir."

KIRMIZI ÇİZGİLER KORUNUYOR


Türkiye'nin eğitmiş olduğu silahlı güçlerin de Peşmerge unsurlarıyla birlikte harekata katıldığını dile getiren Kurtulmuş, “Bu anlamda, Türkiye kendi kırmızı çizgilerini koruyor. Şu ana kadar Türkiye'nin genel çerçevesini zorlayacak bir durumda devam etmiyor operasyon. Operasyonun başladığı andan şu ana kadar Türkiye'nin genel çerçevesine uygun devam ediyor ama biz olası, beklemediğimiz gelişmeler karşısında da tedbirlerimizi almış olarak hazırlıklarımızı yapıyoruz" diye konuştu.



Operasyon düzgün olursa göç olmaz


"Musul operasyonu kapsamında yeni bir göç bekleniyor mu? Türkiye ne yapacak, bir hazırlık var mı?" sorusu üzerine Kurtulmuş, bu konuda hazırlıkların olduğunu bildirdi. Kurtulmuş, “Biz işte onun için çırpınıyoruz, Musul'da yanlış bir şey olmasın diye. Musul'da yanlış bir şey olursa, yeni yüz binler yine göçlerini alacaklar sırtlarına, o bohçalarıyla birlikte yollara düşecekler, sefil, perişan vaziyette gidecekleri tek yer Türkiye'dir. Türkiye buna hazırdır ama bu insanları bu insanları bu duruma düşürmeyelim diye uluslararası camiaya uyarıda bulunuyoruz. Musul operasyonu düzgün olursa, Musul'dan bir göç dalgası olmaz. Zaten Musul'da operasyon yanlış yapılır, Musul'a ait olmayan milis güçleri getirip Musul'un içerisine sokulursa çok farklı şeyler de olabilir" dedi.





Kurtulmuş, “Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, 'kamuya memur alımlarını durdurduk' demişti. Konuya ilişkin bir çerçeve belli oldu mu" sorusuna karşılık, şöyle konuştu: “Kamuya personel alımı bakımından şu anda kamuda birtakım arındırma süreci içindeyiz. FETÖ terör örgütü mensuplarından kamunun arındırılmasıyla ilgili çalışmalar devam ediyor. Diğer taraftan da ihtiyaçlar ortaya çıkıyor. Yine Çalışma Bakanlığı, 60 bin civarında yeni personelin kamu görevlisinin 2017 yılı içerisinde alınacağıyla ilgili bir açıklama yaptı. Bazı bakanlıklar ihtiyaçlarını tespit ediyor. Bunların bir kısmı sözleşmeli, bir kısmı kadrolu olabilir ama sonuç itibarıyla kamuda asla kamuya hizmet edecek personel açığı olmayacak. Ortaya çıkan açıklar da süratle giderilecektir."



  1. Esas formülümüz başkanlık sistemi
  2. “Başkanlık sisteminde de bir A, B, C formülünüz var mı?" sorusuna karşılık Kurtulmuş, “Tek başına AK Parti'nin bir anayasa değişikliği yapma imkanı yok. Hatta bunu kamuoyuna götürecek bir çoğunluğumuz da yok. Dolayısıyla, başkanlık sistemindeki görüşümüzün diğer partilerle paylaşılarak belli bir noktaya gelmesini sağlayacağız. Bizim tercihimiz, önceliğimiz, birinci hedefimiz, bir başkanlık sistemidir. Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi, şöyle filmi bir başa doğru saralım, Sayın Abdullah Gül'ün cumhurbaşkanı olmadan önceki süreçte sistemi tıkayanların ortaya çıkarmış olduğu bir durumu çözmek için getirilmiş ara bir formüldü. Şimdi o ara formülün değiştirilmesi ve esas formülün uygulanması zamanıdır. Esas formül de başkanlık sistemidir" dedi.

#Bakanlar Kurulu
#Numan Kurtulmuş
#Musul
#Başkanlık
8 yıl önce