Takımlarımız ve milli sporcularımız sayesinde voleybol, basketbol, halter, güreş, futbolda birçok kupa ve madalya kazanıp heyecanlı maçlar izlesek de Milli Takım’ın futbol alanındaki heyecanlı maçlarına epeydir hasret kaldık. Bu hafta sona eren Avrupa Ampute Futbol Şampiyonası’na 12 ülke katıldı. Türkiye Bedensel Engelliler Federasyonu'na bağlı olan Türkiye Ampute Milli Futbol Takımı, finalde turnuvalar boyunca hiç yenilmemiş olan İngiltere'yi 2-1 yenerek kupanın sahibi oldu. Ne çok ihtiyacımız varmış Milli Takım başarısına... Bu başarı göğsümüzü kabartırken sahadaki sevinç gözlerimizi doldurdu. Sporcularımızdan kimi koltuk değneklerini fırlatıp ağlamaya başladı kimiyse son sürat yedek kulübesine koşup arkadaşlarına sarıldı. Maç sonrası biraraya geldiğimiz ekiple hikayelerini konuştuk. Takımın ikinci kaptanı olan Rahmi Özcan, Gaziantep Şahinbey Belediyesi’nde spora devam ediyor. 10 yıldır hem ligde hem Milli Takım’da bulunan Özcan’ın doğuştan ayağı engelli ve Beden Eğitimi öğretmeni sayesinde ampute futbola başlamış. Önceden ise TSK Rehabilitasyon Karagücü’nde forma giymiş. Özcan, “Sayın Cumhurbaşkanımız’a “Ampute futbolu Türkiye’den sorulacak” sözünü vermiştik. O yolda ilerliyoruz. Bugün Galatasaray, Beşiktaş, Fenerbahçeli demeden herkes bizi desteklemeye geldi. Bu birliği görmekten dolayı çok mutluyuz. Çalıştık ve karşılığında hiçbir zorluk yaşamadan kazandık. Kupayı türk halkına armağan ediyoruz” diyor.
Ampute Milli Takımı oyuncularımız yarı finaldeki Polonya maçı sonrası yapılan röportajda finali Beşiktaş Vodafone Park’ta oynamak istediklerini söylediler ve sosyal medyadan büyük destek aldılar. Stat bakımda olmasına rağmen bu teklif Beşiktaş tarafından kabul edildi. Maç sonrası konuştuğumuz Beşiktaş Başkanı Fikret Orman, “Tüylerim diken diken oldu. Hayatımda ilk defa ampute futbol maçı seyretmiş oldum. Böyle bir şeyin parçası olmak bizim açımızdan onur verici. Unutmayacağımız bir gün oldu” sözleriyle gecenin önemine değiniyor. O akşam 41 bin kişilik stadyum fazlasıyla doldu. Ailesiyle birlikte gelen de vardı, okuldan çıkıp maça yetişen de. Tüm stad maç boyu tezahürat yapıp marşlar eşliğinde Milli Takım’a destek verdi.
Doğuştan veya sonradan tek bacağını kaybeden kişiler oynayabiliyor. Kaleciler ise tek kollu oluyorlar. Oyuncular koltuk değnekleriyle 25’er dakikadan iki devre halinde maç yapıyorlar. 2007 yılında kurulan Ampute Futbol Milli Takımımız daha önce birçok başarıya imza atmıştı. Takımın kalecisi Malatyalı Selim Karadağ küçükken geçirdiği bir yanlış ameliyat sonrası kolundaki gelişim bozulmuş ve kısa kalmış ama umudunu hep korumuş. Uzun zamandır takımda bulunan Karadağ, turnuvanın ilk defa profesyonel seviyede yapıldığına dikkat çekerek şunları söylüyor: “Şimdiye kadar birçok turnuvada derecemiz oldu ama ilk kez şampiyon olduk. Özellikle turnuvanın Türkiye’de olması bize ayrı bir güç vermişti. Ülkemizi en iyi şekilde temsil ettiğimize inanıyorum.” Altı ay boyunca kupa için hazırlandıklarını söyleyen Serkan Dereli, “Bayrağımızı dalgalandırıyoruz, herkes stattan başı dik ayrılıyor” diyerek kupanın önemine vurgu yapıyor.
Turnuvanın zor geçtiğine değinen oyuncu Alican Kuruyamaç, “Taraftarımıza çok teşekkür ederiz. Maçın başında çok şaşırdık, bocaladık. Birbirimizi duymuyorduk. Müthiş bir destek vardı. İlk hayalimiz bu kadar çok taraftar önünde oynamaktı, diğeri de kupa kazanmaktı. Çok şükür ikisi de gerçek oldu” diyor. Doğuştan engelli olan Feyyaz Gözüaçık Ankara’da Beden Eğitimi Öğretmenliği yapıyor. Gözüaçık duygularını “Hayatımda yaşadığım en yüksek duygulardı. Arjantin’de 15 bin kişiye oynamıştık ama bu atmosfer bambaşkaydı. Tribünde bir kişi bile olsa Türkiye adına oynamak büyük bir gurur” sözleriyle ifade ediyor. 18 yaşında ÖSS’ye hazırlanan Fatih Şentürk, geçirdiği trafik kazası sonrası bir bacağını kaybetmiş. Uzun yıllardır ampute futbolu oynayan hücum oyuncumuz, “Futbolu bırakma noktasına gelmiştim ancak bu ilgi beni yeniden diriltti. Taraftarın coşkusuna aşık olduk. Onların ilgisi dünyaya bedel. Bu başarının kıymeti bilinmeli” şeklinde konuşuyor.
Kupayı değnekleri üzerinde amuda kalkarak kutlayan Barış Telli’nin bu pozu gecenin en çok ilgi gören karesiydi. 24 yaşındaki oyuncunun hayatı diğer kişilere örnek olacak bir hayat. Futbolun yanı sıra atletizm alanında da birçok madalya kazandı. Telli, sokakta topun peşine koşarken trafik kazası geçiriyor ve 4 yaşında bacağını kaybediyor. Ancak hayata daha sıkı sarılmaktan geri durmuyor. Takımın en golcü ismi olan Telli, “Son damlamıza kadar çalıştık ve emeğimizi bu kupayla taçlandırdık. İngilizleri devirdiğimiz için ayrıca mutluyuz” diyor.
Takımın galibiyet golünü Şırnak’ta bir bacağını kaybeden Gazi Osman Çakmak attı. Takım olarak konsantre oldularını belirten takım kaptanı Çakmak, “Doğru iş, doğru zamanı takip ediyoruz. Yeni hedefimiz 2018 Dünya Kupası” diye ekliyor. Siyaset, medya ve halk kanadından maça ilgi olmasından dolayı mutlu olduklarını anlatan Çakmak, A Milli Takım’la aralarında yapılan kıyasla ilgili şunları söylüyor: “Onlar da bizim gibi Türkiye forması taşıyor. Öyle kıyaslamalar olmasın, hepimiz bayrak için oynuyoruz.”
