Türkiye, Katar'a Başbakan Ahmet Davutoğlu başkanlığında geniş bir heyetle adeta çıkarma yaptı. Savunma sanayiinden tarım sektörüne kadar birçok konuda önemli anlaşmaların imzalandığı temaslarla birlikte, Türkiye'nin bu ülkeye Basra Körfezi'nde sunduğu 'güvenlik şemsiyesi' somutlaştı. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) Katar'da konuşlanmasına ilişkin uygulama anlaşması, Davutoğlu ile Katar Başbakanı ve İçişleri Bakanı Abdullah Nasır bin Halife Al Sani'nin huzurunda imzalandı. Heyetlerarası görüşmenin ardından Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ile Katar Savunma İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Halid bin Muhammed Al Atiyya tarafından imzalanan anlaşmaya göre TSK, Katar'da Türkiye'nin askeri üssünde bu ülke güçlerine eğitim vermeye devam edecek.
2014 yılının aralık ayında iki ülke arasında imzalanan askeri anlaşma çerçevesinde Katar'a üs yapımına başlanmıştı. Gerekli altyapının tamamlanmasının ardından çok sayıda Mehmetçik, 2015 yılı ekim ayı itibariyle bu ülkeye giderek eğitim faaliyetlerinde görev almıştı. 6 aydır zaten aktif biçimde devam eden eğit-donat çalışmaları, Katar'la imzalanan anlaşmayla birlikte somutlaşmış oldu. Başkent Doha'daki TSK Kara Unsur Komutanlığı, Tarık Bin Ziyad Taburu içinde yeralıyor. Türkiye, bundan böyle Katar'daki üssü kullanarak Basra Körfezi'nde bu ülkeyle ortak tatbikatlar icra edebilecek. Sözkonusu üssün, Türkiye'nin sınırları dışında ikili anlaşma ile doğrudan imza attığı en büyük askeri varlık olduğu belirtiliyor. Anlaşma, 'Türkiye'nin 100 yıl sonra Basra'ya dev adımı' olarak nitelendiriliyor. Askerlerin eğitimi yanında Katar'a yüksek teknoloji ürünü silahların sevki de öngörülüyor. Başbakan Davutoğlu hem Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad Al Sani ile hem de Katarlı mevkidaşı Şeyh Abdullah Nasır bin Halife Al Sani ile görüştü.
Türkiye'nin Katar'daki askeri üssüne bir ziyaret gerçekleştiren Başbakan Davutoğlu, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) tarafından Marriott Otel'de düzenlenen Türkiye-Katar İş Forumu'na da katıldı. Buradaki konuşmasında Davutoğlu, “Katar neye ihtiyaç hissediyorsa Türkiye'de var, Türkiye neye ihtiyaç hissediyorsa, Katar'da var. Biz enerji tüketen bir ülkeyiz, Katar'da var. Katar tarım potansiyeli itibarıyla dış alıma, ithalata ihtiyaç hissediyor, o da Türkiye'de var. Türkiye'nin büyük pazarı var, Katar'ın yoğun, gittikçe zenginleşen sermayesi ve bu anlamda finansal tecrübesi var. Bunları yanyana getirmek durumundayız” dedi. İki ülkenin savunma sanayii alanında ortak projelere yönelmesi gerektiğini dile getiren Davutoğlu, “Bugün attığımız imzayla Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Katar'daki mevcudiyeti ve buradaki ortak üssümüz devreye girmiş oluyor. Bu konuda Katar'ın duyduğu güvene müteşekkiriz. Türkiye kendisine güvenen hiçbir dostu yalnız bırakmamıştır. Türkiye, kendisine güvenen hiçbir ülkenin yanında durmaktan geri durmamıştır. Katar, Türkiye'ye güvendi ve Türkiye Katar'a güvendi. Bugün dünya ölçeğinde bir işbirliği sergiliyoruz. Bu bağlamda savunma sanayi işbirliğimiz, bu askeri işbirliğimizi takviye eden, tahkim eden ana unsurlardan biri. Bunu da geliştireceğiz” açıklaması yaptı.
İki ülke arasındaki ticaret hacminin son 5 yılda 3 kat arttığına işaret eden Başbakan, sözkonusu rakamın önce 3 milyar, ardından 5 milyar dolara çıkarılması gerektiğini kaydetti. Katar'da yapılacak 'Dünya Kupası 2022' kapsamında eserlerin inşa edilmesi için iş yükü ve tecrübesinin Türk müteahhitlerde bulunduğunu dile getiren Davutoğlu, “Tarım konusunda da ilerlemiş görüşmeler sözkonusu. Tabi Türkiye'nin ihtiyacı ve Katar'ın potansiyeli bağlamında en kritik alanlardan biri, enerji alanı. LNG başta olmak üzere enerji alanında büyük bir imkan var, bu imkanları büyük bir enerji tüketicisi olarak değerlendireceğiz” diye konuştu.
Başbakan Davutoğlu, Katar'ın başkenti Doha'daki Tarık Bin Ziyad Taburu içinde yeralan TSK üssünde incelemelerde bulundu. Askeri mangayı selamlayan Davutoğlu, buradaki yetkililerden bilgi aldı. Ardından Katar Üniversitesi'nde 'Bölgesel Meydan Okumalar' başlıklı bir konuşma yapan Davutoğlu, Arap Baharı'nın çeşitli nedenlerle başarısızlığa uğradığını belirterek, “Mısır'da Tahrir Meydanı, Suriye'de Humus, Libya devriminin ilk günlerinde Bingazi, Yemen'de Sana'da bulunan gençlerin kendi ve ülkelerinin gelecekleri için insan haklarına saygı duyulan ve onurlu bir hayat hayalleri vardı. Ama maalesef bu hayaller şimdi Esed gibi otokratik rejimler ve Arap Baharı'nın ardından ortaya çıkan DAEŞ gibi terörist gruplar nedeniyle başarısız oldu. Bu hepimiz için büyük bir sınamadır. Şimdi yeniden bir değerlendirme yapmanın zamanı geldi” diye konuştu.
Katar Başbakanı Al Sani, Türkiye-Katar ilişkilerinin, ülke liderleri ve hükümetlerinin hikmetli adımları sayesinde çok iyi ilerlediğini belirtti. Al Sani, dünyada ve özellikle de Ortadoğu'da yaşanan ekonomik, siyasi ve insani krizlerin sona ermesi için ortak çıkarlar doğrultusunda iki ülkenin daha fazla çalışması gerektiğini ifade etti. Türkiye ile imzalanan askeri üs anlaşmasının 'çok iyi şekilde inşa edilmiş iki ülke ilişkilerine yeni taşlar ekleyeceğini' söyleyen Al Sani, bu anlaşmaların halkın ilerleme ve refahı için önemli adımlar teşkil ettiğini hatırlattı.
