|

Yanımdaki şehit oldu ben gazi

FETÖ askerinin sürdüğü tankın altından yaralı olarak çıkan Muhsin Cengiz Büyükkarakaya, "Acımasızca üzerimize tankı sürdüler yanımdaki şehit oldu ben yaralı kurduldum” diye o geceyi anlatıyor.

Yeni Şafak ve
04:00 - 31/07/2016 Pazar
Güncelleme: 22:42 - 30/07/2016 Cumartesi
Yeni Şafak

Darbelerin simge araçlarından tanklar, birçok fotoğraf ve videoda yerini alarak hafızalarımızda yer etmiştir. Cunta askerlerinin ülke yönetimini ele geçirme çabaları sırasında kullandıkları araçların başında tank geliyordu. Askerlik yapanlar arasında bile tank görmeyen varken tankı sadece savaş filmlerinde görmüş olan sivil halk, bu ölüm makinalarına karşı bedenlerini siper etti. Ayrıca çeşitli yöntemlerle durdurmayı bildiler. O gece simge olan fotoğraflar kadar, bazı videolar da hafızalarda yer etti. Bu videolardan birinde, Esenler'de trafikte bekleyen insanların ve araçların üzerinden tank geçiyor. Üzerlerindeki üniformanın anlamından habersiz olan sözde askerlerin gözü dönmüş bir çeteye dönüştüğü o kara günden gazi olarak çıkanlardan biri Muhsin Cengiz Büyükkarakaya'ydı.



RADYODAN ÖĞRENDİ


Üç çocuk babası Büyükkarakaya, darbe girişimini bakkal dükkanındaki radyodan öğrenir. 49 yaşındaki esnaf, dükkanı kapatıp sokağa çıkar. İlçedeki arkadaşlarıyla buluşup Atışalanı Karakolu'na gitmeye karar verirler. Oradan da en kritik bölge olan havaalanına doğru yürüyüşe geçilir. Yolda hanımıyla konuşurken arkasından gelen tankı son anda fark eder. Büyükkarakaya, o anları şöyle anlatıyor: "İnsanların bağırmasıyla fark ettim, arkama baktığımda süratle gelen tankı gördüm ve kaldırıma doğru 4-5 adım attım. Beyaz bir araba bana çarpmamak için ani frenle durdu. Hemen o arabanın önüne yattım, tank üstümden geçti, sadece demirlerini hatırlıyorum. Bacağım ezilmiş parmaklarım parçalandı. Beyaz araba olmasa tamamen ezilecektim. 20'den fazla araç ezik haldeydi, insanları hatırlamıyorum."







TANKIN DEMİRLERİ GÖZÜMÜN ÖNÜNDEN GİTMİYOR


Arkadaşının yardımıyla 2 saate yakın yol yürüyen Büyükkarakaya eve gelir. O ana kadar ayağına bakmamıştır. Ortanca oğlu sinir krizi geçirir ve komşular hemen hastaneye gitmesini söyler. O ise bir suyla yıkasam geçer diye düşünmektedir: "Büyük oğlum Gökhan havaalanındaydı. Onu arayıp aradık araçla geldi. Sokağa çıkma yasağı var diye taksiler durmuyordu. Hastaneye vardık, müdahele ettiler. Sonra arkadaşlardan duydum, o gece yanımda duran kişi tankın altında kalıp şehit olmuş. İki gece hastanede kaldım, yatamadım. Gözümü kapatıyorum tankın demirleri gözümün önüne geliyor."



Çocuklarım da FETÖ mağduru


Dükkandan tek başına çıkıp binlerce kişiyle yürümeye başlayan Muhsin Cengiz Büyükkarakaya, "Kendi kendime düşünüyorum git yat sana ne lazım diye... Fakat işte vatan söz konusu... Bu hainler polislik sınavına giren iki oğluma da engel oldular. Hayallerimizi çaldıkları gibi şimdi de canımıza kastettiler. Sokaklarda genç kızlar, erkekler vardı, açığı kapalısıyla herkes oradaydı. Türk askerinin içinde böyle hainler olacağı aklımın ucundan geçmezdi... Burası İsrail olsa böyle bir hainliği beklersin, kendi toprağında beklemiyosun. En acı olan buydu. Allah tekrar yaşatmasın" diyor.



Tank da sürdü nöbet de tuttu


Anadolu Yakası'ndaki 3 tanktan ikisini kullanan Mehmet Köse, gündüz işe gidip gece meydanlarda nöbet bekliyor. Köse, "Bize verilen görevi yaptık, sağolsunlar bu vesileyle milletimizin sevgisini kazandık" diyor.






Sabah olduğunda darbe girişiminden geriye haklı gururun yanı sıra tanklar da kalmıştı. Aldıkları talimatla E5 üzerindeki 3 tankı çekmeye giden Anadolu Yakası Birinci Bölge Baş Şoförü Erol Varol ve şoför Mehmet Köse, polis kontrolündeki tankların anahtarlarını alıp işe koyuldu. Köse Altunizade ve Uzunçayır'da bulunan araçları nasıl kaldırdığını şöyle anlatıyor: "Tanklar 55 ton, vincin kapasitesi 20 ton. Tanka ilk bindiğimde düğmelerin Türkçe olduğunu görmek rahatlattı. Kullanımı yabancı gelmedi, kamyon, vinç kullanıyoruz ama tank dedim mi duracaksın. Çünkü tehlikeli bir araç ve büyük bir zaiyat verebilir. Bir gaz bir fren ve joystick gibi bir direksiyonu vardı. Zorlanmadan hareket ettirdim. Hasanpaşa iETT Garajı'na teslim ettik. Bize verilen görevi yaptık, sağolsunlar bu vesileyle milletimizin sevgisini kazandık."



NÖBETE DEVAM


Askerliğini komando olarak yapan Rizeli Mehmet Köse, askerde tank kullanmadığını belirtip ekliyor: "Anca birliğin önüne süs diye çekiyorlardı. Hatta askerlik arkadaşlarım arıyor 'ya sen ne ara öğrendin, gizli gizli tank mı kullanıyordun?' diyorlar." Olaydan sonra insanların fotoğraf çektirip ilgilendiklerini söyleyen Köse, "Sabah işe geliyorum akşam 5'e kadar çalışıyorum. Sonrasında sabaha kadar Kısıklı, Ataşehir, Beykoz meydanlarında gönüllü nöbete geçiyorum. Bu analar ne evlatlar doğurmuş, Allah milletimizden razı olsun bu iman bizde olduğu sürece değil bunlar dünya üzerimize gelse bize bir şey olmaz" diyor.






Denedim başardım


Erol Varol "Müdürlerimizin talimatıyla kamyonları hazır edip meydanlara indik. Bütün gece teyakkuzdaydık. Yakınımızdaki Zırhlı Tugay'ın çıkışını kamyonlarla kapattık. Sonrasında askeri araçları yoldan çekmek için yola çıktık. Mehmet denemek için tanklardan birinin içine girdi ve sürmeyi başardı" diyor. Mehmet Köse ise gençlikle gurur duyduğunu belirterek şunları söylüyor: "Gezi olaylarından 15 Temmuz'a kadar çok kötü bir gençlik yetiştirdiğimizi sanıyordum, bu gençlik bizi utandırdı. Vatan millet diyince canını bile seve seve veren bir gençlik yetişiyormuş. Allah onlardan razı olsun."







#Muhsin Cengiz Büyükkarakaya
#FETÖ
#Erol Varol
8 yıl önce