|

Denemenin gölgesinde bir serüven

Zamana dokunan denemeleriyle hafızamızda yer edinen Feridun Andaç'ın son kitabı 'Üstümüzdeki Gül Yaprağı' Eksik Parça Yayınevi'nden çıktı. Andaç kitabında okuyucuya denemelerinin gölgesinde kendi yazarlık serüveninden bahsediyor.

Yeni Şafak ve
12:10 - 8/03/2017 Çarşamba
Güncelleme: 12:12 - 8/03/2017 Çarşamba
Yeni Şafak
Denemenin gölgesinde bir serüven.
Denemenin gölgesinde bir serüven.

Feridun Andaç'ın son deneme kitabı Üstümüzdeki Gül Yaprağı, Eksik Parça Yayınevi'nden çıktı. Türk edebiyatında deneme türüne ait önemli söyleşilere ve kitaplara imza atan Andaç, meraklıları için denemelerinin gölgesinden kendi yazarlık serüvenini anlatıyor. Kitapta masallardan mektuplara, yazarın anılarından düşüncelerine keşfedilmeyi bekleyen bir çok macera yer alıyor. Andaç'ın 'zaman'ı temel alarak yazdığı denemeleri haliyle okuyucuyu da bir zaman yolculuğuna çıkarıyor. Yazıyı bir yolculuk gibi gören yazar, okuyucuyu da 'ateşleyici'ye benzetiyor. Bu zaman evreninde okuyuculara metinlerarası yolculuklarda rehberlik eden Andaç, merakı da her zaman diri tutmayı başarıyor. Üstelik okuyucuyu gündelik hayattan da koparmadan yapıyor bunu. Her satırda okuyucuya eşlik eden yazar, dil ile duyguyu bir araya getirmeyi fazlasıyla başarıyor son kitabında.


ZAMAN VE DİLEVİ AYNI SATIRDA

Yazar, bahsettiğimiz bu serüveni kitabında 6 ayrı başlığa bölmüş. Yazar, ilk bölümde dilevi yolculuğuna çıkarıyor. Başından beri okuyucuyu çağıran zaman, bu bölümde bize kendimizi yersizleştirdiğimizden bahsediyor. Yazar bizi yu yersizleştirmeden Baudelaire'nin şu sözleriyle kurtarıyor: “Alacaklınızdan bir mektup aldığınızda oturun, dünya dışı bir konuda elli satır yazın. Kurtulursunuz.” Yazmanın insanı bir yere bağladığını ve iyi geldiğini düşünen Andaç, zamana karşı duruşumuzu yazarak da belirleyebileceğimizi anlatıyor. Yazmak Andaç'a göre soluk almak ve bazı olumsuzluklardan kurtulmak için bir yol. Zaman ve dilevini satırlarında bir şekilde buluşturan Andaç, okuyucuya yazarak ve okuyarak keşfe yönelebileceklerini öğütlüyor. Andaç'ın sizi ilk bölümde çıkardığı bu yolculuk kitabın diğer bölümlerinde de devam ediyor. Belleğinizin katmanlarını keşfetmeniz için ipuçlarıyla dolu olan bu yolculuk, Günter Grass'ın 'soğanı soymak' olarak nitelendirdiği gibi adım adım ilerliyor. Önce karşınıza çıkan çocukluk hatıraları, yaşanmışlıklarınız ve bilincinizde yer edip iz bırakanların hatırlattıkları...


BAŞKA SESLERE KAVUŞMAK İÇİN YAZMAK

Yazar, kendisini dil kapılarından geçirerek zamanın gölgesine oradan bakıyor kitap boyunca. Okuyucuları da sırlı kapıları keşfe çağıran Andaç, bu arayışın insanı özgür kıldığını söylüyor. Kendisi için yazmanın gerekliliğini ise kitapta şu sözleriyle açıklıyor: “Söz'ün arayışıdır insanı gezgin kılan. Gideceği arafla geçeceği sırat aynı yerdedir. Bilir bunu. Kuşandıkları cenk edası vermese de ona; can ılgınında gezdirir bakışlarını. Öylesine kuşanıyorum şimdi. Ümmi dile gönül düşürmem, yedi cenk bayırından devşirdiklerimi anlatırım elbet; kırk kapının sırrını arayışına katıldığım Cebrail'den öğrenmeye gerek yok. Sözümün aynasına yansıyacaktır nasıl olsa her biri. Geçitsiz kalmak yorgunluğa nişâne, eşiğini yitirme divaneliktir, ama gene de bir kıyı yaratmalı insan kendine. Geçmek, seslerden başka seslere kavuşmak için.”



Kitabın künyesi:


Üstümüzdeki Gül Yaprağı


Feridun Andaç


Eksik Parça Yayınevi


Ekim 2016


304 sayfa


#Üstümüzdeki Gül Yaprağı
#Feridun Andaç
7 yıl önce