İyi insanlar kalmış mı dediğimiz şu günlerde genellikle gençler yardıma muhtaç insanlar için çalışıp duruyor. Ayşe Ünsal ve Cihat Albayrak da tam bu gençlerden. Evli olan bu 2 genç Van'da başlattıkları İyilik Hareketi aracılığıyla özellikle yetim çocukların ihtiyaçlarını giderip, onlarla ilgileniyorlar. Düzenli olarak eğitim materyalleri sağlıyorlar. Adına da yardım değil hediye dedikleri paketlerle çocukların ihtiyaçlarını gidermeye gayret ediniyorlar. Kötülüğün bu kadar hızlı yayıldığı bir devirde, yapılan iyilikleri saklamanın da kötülük olacağını düşünen Ayşe ve Cihat, iyiliklerin yüksek sesle dillendirilmesi gerektiğine inanıyor. 28 yaşındaki çift, İyilik Hareketi'nden esinlenerek çocuklar için 'İyilik Çetesi Anadolu Şehir Öyküleri' kitabını kaleme aldılar. 54 tane şehir hikayesini barındıran kitaplarını okuyacak kişileri çete üyesi olarak gören ikili, kitabın insanları iyilik için harekete geçirmesini istiyorlar.
Cihat Albayrak, Vanlı ingilizce öğretmeni. Ayşe Ünsal ise biyoloji mezunu. Özel hastanelerde çalışmasına rağmen evlendikten sonra yazı hayatına yoğunlaşmış. Cihat, 2011 yılında Hayal Bilgisi Edebiyat Dergis'ini kurduğunda Ayşe ilk sayı için yazı gönderir. Bu yazının ardından tanışan çift 2012 yılında evlenirler. Zaman geçtikçe Erciş'te yerel bir gazete ve internet sitesini yayına hazırlarlar. Hayal Bilgisi'nin yeni sayıları çıktıkça da etraflarında bir ekip oluşmaya başlar. Bu ekip, edebiyatı sosyal sorumlulukla birlikte ele almaya başlayarak bir iyilik hareketi başlatırlar. Hayal Bilgisi, Türkiye Yazarlar Birliği tarafından Şeref Beratı ödülüne layık görülerek, İyilik Hareketi'nin duyrulmasına da sebep olur.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Edebiyat Eserlerini Destek Projesi kapsamında Türkiye genelinde ilk kez desteklenen 40 eserden biri olan İyilik Çetesi, Anadolu'nun 52 farklı şehrinin öykülerini ele alıyor. Ünsal, "Birlikte kitap yazmak hayallerimizden biriydi. Çocuklar için ne yapabiliriz diye de düşünüyorduk. Kültür Bakanlığının Edebiyat Eserlerini Destek Projesi bu bakımdan bizi harekete geçirdi" diyor. Anadolu Şehir Öyküleri adlı projeleriyle Bakanlığa başvururlar. Proje kabul edildikten 2 ay sonra kitap biter ve bakanlık tarafından onaylanınca geçtiğimiz Şubat ayında yayınlanarak okurlarıyla buluştu. Özellikle çocuklara hitap ettiklerine değinen Albayrak, "İlk kez çocuklar için yazacağımız için oldukça heyecanlıydık. Çocukların okuyacağı metinlerde hata yapma lüksü yok. Çünkü her bir sözcük çocukların hayatlarında büyük etkiler yapabiliyor. Defalarca okuyarak en uygun metni sunmaya gayret ettik" diyor.
Okullarda halihazırda uygulanmakta olan Değerler Eğitimi projesini dikkate alınarak saygı, yardımseverlik, sabır, paylaşma, hoşgörü gibi değerler etrafında öyküler anlatan İyilik Çetesi'nin yazarları Ayşe Ünal ve Cihat Albayrak, karakterlerin çocuklara örnek olmasını istiyor. Kitaplarının diğer çocuk kitaplarından farklı oluğunun söyleyen Albayark, "Sadece çocukların ilgisini çekmek için sevimli hayvanlarla tıka basa doldurulan kitapların aksine İyilik Çetesi, çocukları bir bakıma içinde yaşadığımız dünya ile yüz yüze getiriyor" diyor.
İyilik gönüllüsü çift kitapları için Türkiye'nin 7 bölgesinden 54 şehri gezdiler. Yaptıkları liste ile bir kısmını Ayşe, bir kısmını Cihat gezdi. Bazı şehirlere de beraber gittiler. Diyarbakır bunlardan biri. Çocukların sokaklarda neşe içinde dolaştığı zamanları anlatan çift, özellikle tarihi surların olduğu kısımlarda çok güzel vakit geçirmişler. Kendileri şehri nasıl gezdilerse çocuklara da öyle anlatımışlar. İyilik Çetesiyle çocukların şehirleri tanıyıp, merak duygusu uyandırdığı gibi 'bende iyilik yapmalıyım' düşüncesine sevk ediyor.
Uşak, Balıkesir, Trabzon, Denizli, Gaziantep, Diyarbakır, Konya, Kars, Erzurum gibi çeşitli illere giden Ayşe ve Cihat'ın en sevdiği öykü Gaziantep'te geçiyor. Gaziantep'e gittikleri zaman şehri birkaç günde gezip tanımaya çalışan çiftin dikkatini Oyuncak Müzesi çeker. Bunun üzerine artık sevilmediği için tavan arasına atılan bir oyuncağın Oyuncak Müzesi'ne gitme serüvenini kaleme almışlar. Tabii yol boyunca Gaziantep'in güzellikleri oyuncağın dilinden anlatılıyor.
