|

Avrupa mültecilere yetersiz kaldı

Dünyanın kanayan yarası haline gelen mültecilerin dramı karşısında Avrupa ülkeleri sesizliğini koruyor.Birleşmiş Milletler Mülteci Örgütü (UNHCR) Türkiye temsilci vekili İtalyan asıllı Paolo Artini, “Avrupa mültecilere yetersiz kaldı. Onların yaşamını dönüştürmek bizim yaşamımızı dönüştürmek anlamına geliyor” diyor.

Yeni Şafak ve
04:00 - 10/12/2017 Pazar
Güncelleme: 00:47 - 10/12/2017 Pazar
Yeni Şafak
​İnsanlığın kaybolduğu savaş ortamından yaşamlarını sürdürebilmek için ülkelerinden ayrılmak zorunda olan mültecilerin sayısı gün geçtikçe artıyor.
​İnsanlığın kaybolduğu savaş ortamından yaşamlarını sürdürebilmek için ülkelerinden ayrılmak zorunda olan mültecilerin sayısı gün geçtikçe artıyor.

İnsanlığın kaybolduğu savaş ortamından yaşamlarını sürdürebilmek için ülkelerinden ayrılmak zorunda olan mültecilerin sayısı gün geçtikçe artıyor. Sınır komşumuz olan Suriye’den ülkemize gelen mültecilerin sayısı resmi olarak 3 milyonu aştı. Mülteci krizinin sadece Suriye’yle sınırlı olmadığına değinen Birleşmiş Milletler Mülteci Örgütü (UNHCR) Türkiye temsilci vekili Paolo Artini, “Sadece Türkiye’de değil tüm bölgedeki mültecilerin hayatlarını düzeltmek istiyoruz. Onların yaşamını dönüştürmek bizim yaşamımızı dönüştürmek anlamına geliyor” diyor.


SORUN BAŞLAMADAN HAREKETE GEÇMİYORLAR

Sık sık mülteci krizi yaşandığını söyleyen Paolo Artini, “Önceden Filistin ve Afganistan’da mülteci krizi yaşandı şimdi ise Suriye krizi var. 11 milyon kişi evlerinden sürüldü. Bu insanlar neredeyse bir ülke nüfusu kadar” diyor. Artini, 3 milyondan fazla mültecinin resmi kayıtlara göre Türkiye’de yaşamlarını sürdürdüğünü ve Avrupa’dan gelen yardımların yetersiz kaldığını ifade ediyor. Mülteci sorunun çözülememesinin sebepleri arasında kalkınma aktörlerinin sorun başlamadan harekete geçmediklerini belirten Artini, “Ne yazık ki bir kriz başlamadan onunla ilgili harekete geçilmiyor. Bunun ana sebepleri tam anlamıyla çözülmüş değil ve her geçen gün bunlarla ilgili çözüm sunmak daha da zor hale geliyor.” diyerek şu ifadeleri kullanıyor: “Biz insani yardım komiteleri, insani yardım çevreleri olarak sonuçlarla ilgili çözümler getirmeye çalışıyoruz. Krize neden olacak sebeplerin önüne geçmeye çabalıyoruz."


YAŞAMA KATILIMLARI SAĞLANMALI

AB delegasyonu toplantısında mülteci sorunu ile ilgili alınan kararların uluslararası koruma ve seferberlik ilkesi çerçevesinde hazırlandığını belirten Artini sonuçları ise şu ifadelerle açıklıyor: “Baskıyı azaltmak ve krize yakalanan dezavantajlı kişilerin yaşamını kolaylaştırmak. Mesela mültecilere Türkiye’deki gibi bir yardım sunmak. Türkiye’de yaşayan Suriyeli mülteci çocukların eğitimine katkı yapılması, istihdam edilmesi sosyal ve ekonomik yaşama katılımlarını sağlamak. Onların yaşamını dönüştürmek bizim yaşamımızı dönüştürmek anlamına geliyor.” Artini, sığınmacıların birçoğunun kendi ülkelerinde belli bir statüye sahip olduklarını fakat savaşla birlikte mesleklerini ve varlıklarını kaybedip başka ülkelere muhtaç durumuna geldiklerini söylüyor.


Türkiye’nin ilisi güçlü oldu

* Farklı kriz bölgelerinden gelen mültecilerin büyük bir çoğunluğunun Türkiye’de yaşadığını söyleyen Paolo Artini, “İşin başından beri Türkiye’nin ilgisi çok güçlü oldu. Yasal çerçeveler geliştirerek mültecilerin korunması ve hayati gerekliliklerinin karşılanması için başarılı girişimler yapıldı. Bunun sürdürülebilmesinin tek yöntemi mültecileri sürece dâhil edebilmektir ve milli mekanizmada yer verebilmektir.” diyor. Herkesin müdahil olması gerektiğini belirten Artini, İŞKUR, mültecilere istihdam ajansları ve çalışma bakanlıkları gibi pek çok paydaşların mesleki eğitim sunduğunu söyleyerek şu ifadeleri kullanıyor: “Mültecilerin içerisinde girişimciler var. Özel sektör ve ticari aktörler bunda önemli rol oynuyorlar. Sadece finansal katkı yapmakla kalmıyor, mesleklerle ilgili farklı yaklaşımlar da geliştirebiliyorlar.”

#Mülteci
#Sığınmacı
#Paolo Artini
#BM
6 yıl önce