|

Nasıl Shakespeare olunur?

Dünya edebiyatının büyük oyun yazarı Shakespeare’in efsane ve hakikat arasında kalan hayatı hakkındaki sır perdesi, hâlen asılı duruyor. Onunla ilgili yazılan kitaplar, ortaya çıkan yeni bilgiler her zaman heyecanla karşılanmıştır. Stephen Greenblatt’ın “Muhteşem Will”i ise bütün bu popüler yaklaşımın dışında, roman tadında bir biyografi vaad ediyor.

Yeni Şafak ve
03:00 - 11/05/2016 Çarşamba
Güncelleme: 02:17 - 11/05/2016 Çarşamba
Yeni Şafak
MEHMET KURTOĞLU


William Shakespeare'in hayatının karanlıkta kalan noktalarını aydınlatmak, yazar ve araştırmacılar için adeta bir tutkuya dönüşmüştür. Bir yandan hakkında çıkan sayısız kitap ve makalelerle popüler kültürün vazgeçemediği isim olmaya devam ederken, diğer yandan yazar ve araştırmacılar, onun biyografisine katkı sunmak ve yeni bilgilere ulaşmak için çırpınıp durmaktadır. Ölümünün üzerinden 400 yıl geçmesine rağmen halen yeni bilgilere ulaşılmaya çalışılmaktadır. Örneğin, yakın tarihte onun hakkında çıkan bir haberde; “Ünlü yazarın mezarı, ölümünün 400'üncü yılı olması münasebetiyle açılarak incelemeler başlatıldı. Araştırmanın amacı ise Shakespeare'nin hayatında bilinmeyen sırlara ulaşmak. Ancak mezar taşındaki lanet hâlen İngiliz halkını korkutmaya devam ediyor. Mezar taşındaki yazıda, 'Taşlara dokunmayan adam kutsansın, ama kemiklerimi oynatana lanet olsun' yazıyor. Holy Trinity Kilisesi'nde bulunan mezardaki kemiklerin taraması yapılacak. 1616'dan beri dokunulmayan mezarda yapılacak inceleme sayesinde araştırmacıların Shakespeare'in hayatı ve ailesi hakkında daha fazla bilgi edineceği ve mezarda cesetle birlikte gömülmüş olabilecek eşyaların da bulunabileceği açıklandı” diye yazmaktadır.



Zaman zaman hakkında Arap mıydı değil miydi, gerçekten yaşadı mı vb konulu daha birçok haber ve yazı çıkmış, hatta onun hayatından hareketle romanlar yazılmış ve filmler çekilmiştir. Bütün bunlar Shakespeare'i popüler bağlamda ele alan eserledir.



BELGE VE FATURALAR ÜZERİNDEN HAYATININ İZLERİ SÜRÜLÜYOR


Stephen Greenblatt'ın kaleme aldığı “Muhteşem Will”, bütün bu popüler yaklaşımın dışında, roman tadında bir biyografi. Shakespeare'in, toprak olmuş bedeni/mezarı üzerinden izler süren arkeologlar gibi, Greenblatt de “Shakespeare Nasıl Shakespeare Oldu?” alt başlığıyla kaleme aldığı eserinde, onun yaşadığı dönem ve kaleme aldığı oyunlar üzerinden hayatının izlerini sürüyor. “Şiirleri ve oyunlarının dışında, Shakespeare'in hayatından günümüze kalan bilgiler çok ama çok yetersiz. Kayda değer miktarda mülkiyet belgeleri, evlilik kaydı, vaftiz belgeleri, isminin oyuncu olarak yazıldığı listeler, vergi faturaları, önemsiz yasal kâğıtlar, hizmet karşılığı ödenekler ve ilginç bir son vasiyetinin yanı sıra nesiller boyu sürmüş sebatkâr arşiv çalışmalarının ortaya çıkardığı, zamanında ona yapılmış atıflar var ama o engin yaratıcı gücün büyük gizeminin sır perdesini aralayacak belirgin ve güçlü herhangi bir ipucu yok” diyen Greenblatt, hem saydığı bu belgeler hem de oyunları üzerinden sır perdesini aralamaya çalışıyor. Aslında yazar bu eseriyle gerçekte “bir biyografi nasıl yazılır?” ortaya koymuş oluyor. Greenblatt, önemsiz dediği evlilik cüzdanı, yasal kâğıtlar, faturalar vb. sıradan belgelerden hareketle bir sanatçının ailesinin durumu, eğitimi ve çocukluk dönemini hakkında bilgilere nasıl ulaşılabileceğini bize gösteriyor.



Greenblatt'ın kaleme aldığı bu biyografinin en önemli özelliği sanırım oyunları üzerinden Shakespeare'in hayatı ve şahsiyeti hakkında bilgiler vermesi. Büyük bir araştırma ve tahlile dayalı kitabında yazar, önemsiz dediği resmi belgeler üzerinden, Shakespeare'in babasının büyük bir yün tüccarı veya eldiven üreticisi olduğu, daha sonra ise borç belgelerinden hareketle büyük bir ekonomik çöküş yaşadığı ve iflas ettiği sonucuna varıyor. Yine Shakespeare'in doğduğu kasabada devam ettiği okulda kendisine ders veren hocasının Oxford'tan mezun olduğu bilgisinden hareketle onun Katolik Cizvit papazı olduğu fikrine ulaşıyor ve hocadan aldığı Katolik mezhebi hakkındaki bilgisinin eserlerine nasıl yansıdığını belirtiyor.



DİL TUTKUSU NİNNİLERDEN GELİYOR


Shakespeare'in daha ergenlik çağında iken dile büyük tutkusunun olduğunu belirten Greenblatt, ondaki dile olan bu ilginin nereden kaynaklandığını bulabilmek için yaşadığı dönemde annelerin çocuklarına söylediği ninnilere, sahnelenmek için değil de çocukların eğitimi için yazılan “Okumak Oyunu” adlı o dönemdeki çocuklara okutulan bir metine dayandırıyor. Örneğin annesinin kendisine kulağına fısıldamış olduğu;



“Pelikuş da pelikuş, bir tepeye oturmuş,


Gitmemişse şayet, orada oturur dururmuş”



kendine özgü bir kafiyesi ve sesi olan bu ninninin, Kral Lear oyununda, “Pillicock oturdu Pillicock tepesine” diye dönüştürerek yazdığını belirtiyor. Shakespeare'in en önemli özelliği hiç kuşkusuz İngilizceye on beş bin ile yirmi bin arası yeni sözcük kazandırmasıdır. Onun oyunlarını önemli yapan en önemli unsurlardan biridir sözcüklerle oynaması… Shakespeare'in ailesinin durumu, eğitimi, izlediği oyunlar, yaşadığı kasabada gelenek ve görenekler gibi öncül bilgiler üzerinden bir okuma da yapılıyor. Örneğin Shakespeare döneminde bulunduğu kasabada “Rehin Alma Salısı” ve “Robin Hood Bayramı” festivalleri kutlanırmış. “Rehin Alma Salısı” kırsal yaşamın yaza denk gelen yarıyılını temsil eder ve bu günde gelen geçenleri iplerle bağlayıp para dilenen kadınlarca kutlanırmış. Shakespeare'in katılmış veya bizzat görmüş olduğu tahmin edilen bu şenlikler daha sonra “Size Nasıl Geliyorsa”, “Bir Kış Masalı” ve “On İkinci Gece” adlı oyunlarına ilham olmuştur.



Ölümünün üzerinden 400 yıl geçmesine rağmen halen büyük ilgi gören ve popüler kültürün bir parçası olan Shakespeare hakkında yazılacak bir şey kalmış mıdır bilinmez. Greenblatt'ın dediği gibi; Shakespeare'in ne işler çevirdiği gizemi, bir spekülasyonlar dağı yaratmıştır. Kimi daha çok, kimi daha az ikna edici efsaneler, ölümünden yetmiş beş yıl sonra ortaya çıkmaya başlamış, yani onu birinci elden tanıyabileceklerin hepsi ölüp gittikten sonra, ne yazılmışsa yazılmış… Greenblatt, Shakespeare'in çağının gelenek ve göreneklerinden, yaşanmış olaylarından hareketle oyun yazarlığının nasıl doğduğunu, bunların hangi olay ve gelenekle bağlantılı olduğu üzerinden giderek hayatının karanlıkta kalmış noktalarına açıklık getirmeye çalışıyor.







• • •


Muhteşem Will Shakespeare Nasıl Shakespeare Oldu?


Stephen Greenblatt


Çev.: Cem Alpan


Everest Yayınları


2016


505 sayfa




#Dünya edebiyatı
#Shakespeare
8 yıl önce