İran ve Türkiye iki Ortadoğu ülkesidir. Hiç bir İranlı ve hiç bir Türk'ün her iki ülkenin işbirliği, dostluk ve bütünleşmede meziyetlere sahip olduğu konusunda şüphe ve kuşkusu bulunmamaktadır. Son yıllarda iki ülke arasındaki işbirliği ekonomik alanda güzel ilerlerlemeler kaydederken, iki ülke halkı arasındaki münasebetler de güçlenmiştir. İki ülke liderleri geçtiğimiz iki yıl içerisinde üç kez karşılıklı ziyarette bulunmuş ve bir çok kez telefon görüşmesi yapmışlardır. Ülkelerimiz arasında Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi teşkil edilmiştir. İlişkileri güçlendirmek amacıyla bir çok resmi mekanizma halihazırda etkin durumdadır.
Ülkelerimiz arasındaki ortak noktalardan biri de halı-kilim dokumacılığıdır. Dokumacılık sadece bir sanat değil, aynı zamanda bir kültürü temsil etmektedir. Dokumada çarpıcı desenler elde etmek ve sonuçta değerli bir eser meydana getirmek, ilmek ilmek, düğüm düğüm sabır, özen ve tecrübe isteyen bir iştir. Dış ilişkilerimizde bu kültürü örnek almalı ve iki ülkenin bütünleşmesini sabırla ve özenle dokuyup nakşetmeliyiz. İki ülke olarak sahip olduğumuz münasebetler halısının atkı ve çözgüsü kültürel ve tarihi ortak paydalarımızdır. İki ülke halkının biribirini daha çok tanıması atkı ve çözgünün daha sağlam olmasına neden olacaktır.
Bilimsel, akademik, kültürel ve turizm alanında yürütülen işbirliği, ülkelerimizin sağlam köklere, ortak menfaat ve geleceğe sahip olduğunu ortaya koymaktadır. Enerji, ulaştırma, sanayi ve ticaret sektörlerinde faaliyet gösteren ekonomik ve ticari gruplar iki ülke entegrasyonunun şekillenmesinde büyük öneme sahiptir. Özellikle de bazı bölgesel konularda görüş ayrılığı söz konusu olduğunda ekonomik işbirliğinin rolü daha da önem kazanmaktadır. İran İrandır; Türkiye Türkiye'dir. Ancak ikili ilişkiler İran ve Türkiye için belirleyici bir olgudur. Her İranlı ve her Türk, İslam kardeşliği ve tek ümmet anlayışından ayrı olarak, İran ve Türkiye konusunda kendileri adına somut menfaatler görmektedir. Gerek bizim gerek bölgemizin karşı karşıya olduğu sorunların çaresi, bölgesel entegrasyondur. İran ve Türkiye bu birlik ve entegrasyonda temel rol oynamaktadır.
Bizler İran-Türkiye ilişkilerinde dostluk ve entegrasyon bağlarını sabırla ve özenle nakşedip pekiştiriyoruz. Bu durumdan hoşlanmayan ve dostluk halısının dokunmasına engel olmak isteyenlerden alınmayız; zira onlar yani düşmanlar kendi işini yapıyorlar.Önemli olan bizim ne yaptığımızdır.
