Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Alper Şener, çoğunlukla bitkiler, otlar veya çiçeklerden kaynaklanan polenlerin, baharda ortama salınıp havayla savrulduktan sonra, solunum ya da cilde yapışmak suretiyle bazı insanlarda aşırı duyarlılık reaksiyonlarına yol açtığını söyledi.
Polenlerin çok fazla çeşidi bulunduğunu, çiçek, ot, bitki ve ağaçlardan kaynaklananların farklı alt gruplara ayrılabileceğini belirten Doç. Dr. Şener, "Pek çok kişide aşırı duyarlılık reaksiyonuna sebep olmasına rağmen polenler, sağlık açısından çok da zararlı materyaller değil. Çünkü doğada bunlar bitkilerin üremesi, çoğalması, yeniden canlanması için kullanılan bir salgı maddesidir." diye konuştu.
Çoğunlukla polenlerin gözlerde kaşıntı ve sulanma, burunda kaşıntı ve akıntı ile hapşırık gibi reaksiyonların yanı sıra ciltte kuruma gibi lezyonlara yol açabileceğini anlatan Doç. Dr. Şener, "Kişiler bunlara sabredemeyecek boyuttaysa ve her ilkbaharda bunu yaşıyorsa duyarlılık reaksiyonunu baskılayıcı ilaçlar vermek mümkün. Bu verdiğimiz ilaçları, ağırlıkla bağışıklık sistemini baskılayıcı ilaçlar olarak kullanıyoruz" ifadelerini kullandı.
Kişiye özel polen alerjisi olabildiğine ve bu gruptaki hastalara yönelik testler yapılabildiğini belirten Doç. Dr. Şener, bunların daha çok cilt testi şeklinde uygulandığını, kavak tozu, çiçek poleni, otlara karşı gibi spesifik alerji testleri yapılabildiğini söyledi.
