|

Referandum ve kayıt dışı oyuncular

AK Parti, geçmiş deneyimlerin ışığında referandum sürecinde ‘istikrar, kalkınma ve insani gelişmişlik bizliği’ oluşturarak pozitif bir kampanya yürütüyor.

Yeni Şafak
04:00 - 31/03/2017 Cuma
Güncelleme: 00:35 - 31/03/2017 Cuma
Yeni Şafak
İLLUSTRASYON: CEMİLE AĞAÇ YILDIRIM
İLLUSTRASYON: CEMİLE AĞAÇ YILDIRIM
Prof. Dr. Hakan Aydın- Erciyes Üniversitesi İletişim Fakültesi


Referandum kampanyalarının başlangıç sürecinde başat strateji ve taktikler rutin çatışma dinamikleri üzerine inşa edilen agresif bir kampanyanın mı, yoksa birleştirici-bütünleştirici bir karakter taşıyan görece sakin bir kampanyanın mı etkinliği artırma arayışlarına yanıt vereceği sorunsalı üzerine yoğunlaşıyordu. İletişimde etkinliğin, özlüce hedeflenen sonucun elde edilmesi anlamına geldiğini bilen taraflar, bu çerçevede, referandum sürecine ilişkin kampanya iletişiminde etkinliği arttırmaya odaklanmışken kampanya arenasının orta yerine konumlanan kayıt dışı oyuncular, mevcut strateji ve taktikleri etkileme potansiyeli bulunan reaksiyonlar göstermeye başladılar. Bu yeni oyuncuların kayıt dışı olarak nitelenmesi, kendilerini neden referandumun doğrudan tarafı haline getirdiklerinin anlaşılamamasından kaynaklanıyor.



AVRUPA'NIN DİREKT MÜDAHALESİ


Avrupa şehirlerinden yükselen nefret söylemi ve fobik davranışların köklü geçmişi, Avrupa değerlerinin bizzat Avrupalılarca politik malzeme yapılarak hiçe sayılmasının yalnızca seçim taktikleriyle açıklanamayacağını gösteriyor. Hayır kampanyasının başat aktörlerince dolaşıma sokulan eksik ve indirgemeci okuma biçimleri, 'ırkçı' ve 'İslamofobik' reaksiyonlara ilişkin geçmiş bağının kurulamaması saklı kalmak koşuluyla daha çok kendi iletişim pratiklerinde görülen değişimlerin taktiksel karakterinden besleniyor.



Hayır kampanyasının başat aktörü olarak konumlanan Cumhuriyet Halk Partisi'nin iletişim pratiklerinde görülen değişimler, bu çerçevede “kutuplaşmadan”, “kişilik ekseninde yürütülen tartışmalardan”, “sosyolojik doku perspektifinden yararlı görülmeyecek itirazlardan” uzak durma çabaları, daha çok taktiksel açıdan irdeleniyor. Referandum sonuçları, bu strateji değişiminin toplumun ne kadarlık bir kesiminde karşılık bulduğunu anlamak bakımından ilginç veriler açığa çıkaracağı gibi referandum sonrası politikalar da değişimin karakterini belirlemeye yardımcı olacak. Taktiksel bir tasarım ise geçmiş deneyimler, bu tür değişimlerin hiçbir yarar sağlamadığını üstelik mevcut taban açısından da problemli bir duruş olarak algılandığını gösteriyor.



  • Avrupa ülkeleri, referanduma 'hayır' kampanyasını destekleyecek şekilde direkt müdahil oldular ve sürecin kayıt dışı oyuncusu konumu edindiler. CHP ise ileri sürdüğü argümanlar ile referandum sürecini adeta magazinleştirdi.

CHP REFERANDUMU MAGAZİNLEŞTİRDİ


Kayıt dışı oyuncuların yani bazı Avrupa ülkelerinin şaşırtıcı reaksiyonları tarafları, referandum sürecine ilişkin kampanya iletişiminde etkinliği arttırmak veya başarı/başarısızlık olasılıklarına ilişkin doğru öngörülerde bulunmak konusunda perspektif sunabilecek kuramsal bilgilerden yararlanmaya sevk etti. Bunların başında kimi seçim dönemlerinde sıklıkla kullanılan bir teknik olarak öne çıkan korku çekiciliğinden yararlanan Cumhuriyet Halk Partisi'nin kalite bakımından düşük argümanlı çekicilikleri kullanarak kampanya sürecini magazinleştirme eğilimleri geliyor. “Yeni sistemde Cumhurbaşkanı tüm lokantaları kapatabilir (...), sanayi odalarını kapatabilir, mesela, Rize'den başlayıp Samsun'a kadar 'tüm Karadeniz'i tek vilayet yapabiliyorum diyebilir (...), aynı şekilde muhtarlıkları, belediyeleri, sendikaları kapatabilir (...)” ifadeleriyle çevrelenen magazinleştirme girişimleri Evet kampanyasının başat aktörü Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ve AK Parti'nin gündemini Avrupa'dan yükselen nefret söylemiyle eşdeğer bir şekilde belirlemeyi başardı. Cumhuriyet Halk Partisi'nin kampanya sürecini magazinleştirme eğilimlerinin temel amacı ne olabilir? Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ve AK Parti'nin dikkatini kayıt dışı oyunculardan yeniden kendi üzerine çekmek mi? En kötü ihtimalde Evet stratejilerinin başarısını Hayır oylarını anlamlı bir çizgide tutacak şekilde sınırlayarak 2019 seçimlerinde iktidarı öngörülebilir bir hedef haline getirmek mi? Böyle bir durumda bu Kılıçdaroğlu'nun başarısı mı olmuş olacak? Referandum sonuçlanmadan buna yanıt verme şansımız olmayacak.



AK PARTİ'NİN “BİZ” TEMASI


Evet kampanyasının başat aktörü Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti ise kayıt dışı oyuncuların reaksiyonlarından ve magazinleştirme girişimlerinden vakit bulduğu ölçüde geçmiş kampanya deneyimlerinden yararlanmakta. Uzun süren koalisyonlar dönemiyle gelen ekonomik, sosyal ve siyasal sorunlar ve bu sorunların yol açtığı birikmiş karamsarlık ve umutsuzluğa dikkat çekerek dengeli bir biçimde kullanmaya çalışan Parti, buradan yola çıkarak bir 'istikrar, kalkınma ve insani gelişmişlik bizliği' oluşturuyor. Bu tür bizlik inşasında, kesintisiz iktidar sürecinde ortaya çıkan istikrarsızlaştırma girişimleri, mevcut sistemin açmazları olarak çerçeveleniyor ve böylelikle değişiklik teklifinin içerdiği yararlar kendiliğinden daha da görünür hale geliyor. Son kertede kampanyalarının en önemli ayağını seçmenle duygusal bağ inşa etmeye ayıran Parti'nin, duygusal bağı pekiştirmeye yarayan yöntemleri kullanıp kullanmayacağı henüz bilinmiyor.





#Cumhurbaşkanı
#Recep Tayyip Erdoğan
#Anayasa referandumu
#AK Parti
#CHP
7 yıl önce