Dünyada son dönemlerde büyüyen "sığınmacı" sorununa dikkat çekmek isteyen Kavukçu, fakülte bahçesinde öğrencileriyle metal malzemeler kullanarak minare, çadır, saman ve ot balyaları gibi yaşama dair nesneler yaptı.
"Sınırların Sınırsız Çığlığı" isimli çalışmasını, hava sıcaklığının sıfırın altında 19 dereceye kadar düştüğü kentte, nesnelerin üzerine belirli aralıklarla su dökerek donduran Kavukçu, büyük uğraşlar sonucu tamamladığı eserlerini, üzerilerine farklı renklerde boyalar dökerek halkın beğenisine sundu.
Kavukçu, gazetecilere yaptığı açıklamada, projeyle dünyanın en büyük sorunlarından biri haline gelen sığınmacı kavramına dikkat çekmek ve bazı biçimsel yapılandırmalarla bu kavrama göndermeler yapmayı amaçladıklarını söyledi.
Minare, çadır, saman ve ot balyaları gibi yaşama dair nesnelerin yer aldığı dramatik bir çalışma yaptıklarını ifade eden Kavukçu, şöyle konuştu:
"Projede sığınmacıların yaşamları ve süregelen kültürleri ile ilgili dinsel ve politik göndermeler var. Kompozisyon içinde yer alan semboller ve biçimler sığınmacıların geçmişten günümüze kültürlerini dillendirmektedir. Öğrencilerimizle sabahlara kadar çalışarak bu eserleri yaptık. Yine gece saatlerinden sabah saatlerine kadar bu eserlere su dökerek dondurma çalışması yürüttük. Büyük emeklerle hazırladığımız çalışmaları halkın beğenisine sunuyoruz."
