|

Siyasal liderliğin tarihi rolü

Yeni Şafak ve
04:00 - 10/01/2017 Salı
Güncelleme: 22:21 - 9/01/2017 Pazartesi
Yeni Şafak
Gündem
Gündem
Prof. Dr. Ejder Okumuş • Eskişehir Osmangazi Üniversitesi


Darbe ve darbe gibi olağanüstü durumlar ortaya çıkaran olaylarda, darbe girişimlerinde, fitne, fesat ve nifak hareketlerinde, savaş durumlarında, isyanlarda, deprem gibi doğal felaketlerde vs., halkın lider olarak gördüğü şahsiyetlerin, örneğin başbakanların, cumhurbaşkanlarının aldıkları vaziyet, duruma göre belirleyici olur. Liderin bu tür durumlarla gelen krizi iyi yönetmesi, elini taşın altına koyması, halkla birlikte olması, kaçmaması, zemini, menzili veya cepheyi terk etmemesi, halkın krizle baş etmesini kolaylaştırır; liderlerinin yanlarında veya arkalarında olduğunu gören halk, zorluklarla, sıkıntılarla mücadele etme azmi ve kararlılığına sahip olur. Nitekim 15 Temmuz kanlı darbe girişimi gecesi, karizmatik siyasal lider Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın duruşu, yaptığı ilk konuşmadan itibaren darbe ve darbecilere karşı ortaya koyduğu kararlılık, halkın yanında olduğunu ifade eden beyanlar vs. halkın darbeye karşı devrimci direnişe geçmelerinde, direnişlerini kararlılıkla sürdürmelerinde çok hayati bir rol oynamıştır.



FETÖ İLE MÜCADELE


Örgütlü Paralel Yapı'nın 15 Temmuz gecesi ortaya koyduğu kanlı darbe girişimi, halkın kutlu devrimci direnişiyle bertaraf edildi. Türk halkı, darbe girişimine karşı yerinde ve doğru bir refleks göstererek meydanlara indi ve tarihî direnişle darbecilerin emellerine ulaşmalarını engelledi. Halkın bütün 15 Temmuz gecesi şehadete ve gaziliğe koşması, ertesi gün ve daha sonraki günler bunu tekrarlaması, yaklaşık bir ay meydanlarda nöbet tutması; darbecilerin neye uğradığına şaşırmasına sebep oldu. İnsanların tankların, helikopterlerin, uçakların, askeri araçların, darbeci askerlerin acımasızca hücumlarına, saldırılarına, ateş açmalarına karşı ölümü öldürerek direnmeleri, çırpınmaları, koşuşturmaları, canhıraş mücadeleleri, tarihte ender rastlanan kahramanca destanlardan biriydi.



Elbette halkın çeşitli kesimleriyle çok net bir şekilde darbe karşısında vaziyet almasında bizzat bu toplumun kendi iç dinamikleri, değerleri, cesaretleri önemli etkenlerdi. Fakat bu iç dinamikleri, bu cesareti besleyen, harekete geçiren çok önemli bir muharrik güç vardı ki, bu, siyasal liderlikti. Siyasal liderlik kurumunun başındaki kişinin, Cumhurbaşkanı'nın liderliği, halkı motive etti, halkın darbenin karşısında daha sağlam, daha kararlı, daha inançlı durmasında etkili oldu.



Şüphesiz Başbakan Binali Yıldırım'ın televizyonlarda yaptığı açıklamaların, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın camilerden okuttuğu salâların, medyanın aldığı darbe karşıtı tutumun vs., meşum darbe girişiminin başarısız kılınmasında ciddi katkıları, çok önemli rolleri oldu. Fakat bütün bunları da besleyecek şekilde halkın korkusuzca ölümüne darbecilerin karşısına dikilmesinde ve bugüne kadar darbe ile darbeci zihniyete karşı duyarlılık göstermesinde, karizmatik liderin tarihî ve hayatî rolü oldukça etkili oldu.



O TARİHİ AN


Cumhurbaşkanı'nın darbe karşıtı halkın bir kısmının sokak ve meydanlara çıkmasından sonra saat 00.25'te televizyon (CNN Türk) aracılığıyla cep telefonundan facetime ile görüntülü yayın halinde sesini duyurması, hem o ana kadar meydanlara koşmuş bulunan insanları motive etti, kararlı kıldı, hem de pek çok insanın meydanlara akın etmesini sağladı. Karizmatik liderin net ve kararlı bir üslup ve ses tonuyla halkı meydanlara darbe ve darbecilere karşı durmaya davet etmesiyle birçok medya organı ve mensubu da dahil halk, büyük bir coşku ve inançla adeta sel oldu, aktı, şehir meydanlarını, valilik önlerini, askeri alanların önlerini veya çevresini, medya ve basın organlarının önlerini, darbecilerin saldırısına hedef olan yerleri doldurdu.



Liderin çağrısı karşılık bulmuştu. Halk, darbe karşısında durmakta lideriyle birlikte hareket etmeyi tercih etmişti.



Belirtmek gerekir ki Cumhurbaşkanı'nın liderliği, sadece 15 Temmuz darbe girişimi gecesi yaptığı konuşma ve çağrı ile sınırlı değildir. Cumhurbaşkanı, darbe gecesinden itibaren ilk bir ay ve daha sonraki süreçlerde bugüne kadar darbe girişiminin getirdiği krizi ve olağanüstülüğü yönetme tarzı ile, konuşmaları, demeçleri, basın bildirileri, programları, siyasal parti liderleriyle toplanıp görüşmesi, miting yapması vs. ile halkı birarada ve güçlü tutmada etkili olmuştur.



Nitekim bazı alan araştırmaları, örneğin Seta'nın yaptığı “Paralel Darbe Girişiminin Önlenmesinde Siyasal Liderliğin Tarihi Rolü” başlıklı araştırma da Cumhurbaşkanı'nın toplumu darbeye karşı direnişte motive etmede ve darbeyi önlemede çok önemli bir etken olduğunu ortaya koymuştur. Bu ve benzeri araştırmalarda insanların kahir ekseriyeti, sokağa ve meydanlara çıkmada kendilerini motive eden unsurlar arasında Cumhurbaşkanı'nın çağrısı ve daha sonra krizi yönetmesinin çok önemli bir etken, hatta en önemli etken olduğunu beyan etmişlerdir.



LİDERİN KARARLI TUTUMU


Olağanüstü durumlarda, örneğin darbe girişimlerinde, darbe zamanlarında, savaşlarda, çatışmalarda, kıtlık, sel ve deprem gibi felaketlerde, fitne ve nifak hareketlerinin etkili olmaya çalışmaları durumunda vs., liderin, yöneticinin, başbakanın, cumhurbaşkanının tutumu, vaziyet alışı veya duruşu oldukça önemlidir. Türkiye'de daha önceki darbelerde veya darbe girişimlerinde, muhtıralarda siyasal liderliğin üzerine düşeni yaptığını söylemek çok zordur. Şüphesiz önceki darbe ve darbe girişimleri, yapı itibariyle 15 Temmuz darbe girişiminden farklı özelliklere sahip idiler. Fakat son tahlilde darbe idiler ve millete, ülkemize, birikimlerimize çok zarar vermişlerdi. Dolayısıyla işbaşındaki liderlerin çeşitli araçları kullanarak alenen darbeyi onaylamadıklarını belli etmeleri, deklare etmeleri, halka duyurmaları hayati idi ve eğer bunu yapsalardı, belki de Türkiye'nin o meşum darbeler ülkesi olması çoktan önlenmiş olacaktı. Tabii ki o zamanki şartlar farklıydı, medyada çeşitlilik yoktu. Siyaset ve siyasetçiler, bugünkü pek çok imkandan yoksundu. Her şeye rağmen, liderin darbe karşıtı tutumu, birçok şeyi değiştirirdi.



Liderin darbe zamanlarında veya benzeri olağanüstü zamanlarda ortaya çıkıp önderlik yapması, çoğu zaman halkın olağanüstü durumlarda ve o durumların, bilhassa darbelerin karşısına çıkmada inançlı ve kararlı bir şekilde tutum almasını sağlar. Nitekim 15 Temmuz darbe girişimine karşı Tayyip Erdoğan, liderliğini ortaya koyarak halkı darbe ve darbecilere karşı çıkmaya çağırdı ve çağrısına da olumlu cevap aldı. Lider bu şekilde hareket etmeseydi, birçok şehit ve gaziye rağmen sonucun bu şekilde halkın zaferiyle sonuçlanması mümkün olmayabilirdi.



Anlaşıldığı üzere genel olarak darbelerin önlenmesi veya önlenmemesinde, başarılı olması ve olmamasında liderlerin tutumu ciddi ölçüde belirleyicidir. 15 Temmuz meşum kanlı darbe ve iç savaş girişiminin akamete uğratılmasında da, Cumhurbaşkanı örneğinde olduğu gibi liderin kararlı darbe karşıtı tutumu ve bu tutumunu, halka darbeye ve darbecilere karşı çıkmaları, direnmeleri, meydanlara çıkmaları çağrısında bulunarak göstermesi, çok etkili olmuştur.





#Siyasi liderlik
#Darbe
#15 Temmuz
#Ejder Okumuş
7 yıl önce