"Abdulkadir Rami'ye ya da Unkapanı'na gidelim/ Ya rock söyleyecez ya da hicaz vallahi aç kalacaz" Süheyl ve Behzat Uygur'un 90'larda herkesin şarkıcı olmasını hicvettiği Cheb Khaled'in Abdelkader şarkısından esinlerek yaptıkları bu şarkıyı çoğunuz hatırlayacaksınız. Şimdi bir de o dönemin müzik piyasasını gözlerinizin önüne getirin. Şimdi bir doksanlar methiyesi dizmeye hiç gerek yok. Zaten piyasada doksanlardan kimse de kalmadı. Unkapanı da tarihe karıştı, karışıyor. Ama bir dakika... Bir zamanlar tıkıştırdığı hayallerinin dolu olduğu tahta bavulun üstünde bağlamasını çalan (bu akımı da kim başlattıysa artık) Anadolulu gençler şimdi Unkapanı Digital üzerinden yapımcısına ulaşıyor. Yani Unkapanı'nın belki fiziki olrak öldü ama şöhret avına dijital ortamda devam ediliyor.
Nasıl mı? Şöyle: Unkapanı Digital, amatör ses şarkıcıların kendi videolarını yükleyerek portal üzerinde kayıtlı olan müzik yapımcıları ile buluştuğu ve eserlerini paylaştığı bir dijital ortam. Şimdi bir de Tasdix çıktı. Tasdix de internete yüklediğiniz video, şarkı, söz, senaryo, şiir, grafik tasarım daha doğrusu size ait olan her türlü dijital eserin korunmasını sağlıyor. Eser sahibiyseniz önce Unkapanı digital'e üye oluyorsunuz, çok kolay ve bedava. Ardından Tasdix'e üye oluyor ve ona da ücret ödemeden bilgisayarınıza indiriyorsunuz. Şarkım çalındı, benim senaryomu kullandılar, bu şiiri daha önce ben yazmıştım, o çizimlerin aslı bana ait derdine son. Şu ana kadar elli binden fazla eser Tasdix'lenmiş.
Çimen's Yapım'ın kurucusu ve müzisyen Mazlum Çimen, “İnsanların yapımcılara ulaşması, Unkapanı'nın da insanlara temas etmesi sorunu vardı. Önceden insanlar bağlamasını, bavulunu alıp Unkapanı'nda dolaşırlardı şimdi videosunu gönderiyor. Unkapanı, müzik piyasasının tepesinde duruyordu, hala onu devam ettiriyoruz. Herkesin orada olmasında fayda var" diyor. Yapımcıların dijital dünyaya uyum sağlayacakları konusunda nasıl yol alınacağını kesitremediğini söyleyen Çimen, öyle ya da böyle bunun olacağını kaydediyor.
Hiçbir zaman geriye dönmeyeceğiz diyenlerden biri de DokuzSekiz Müzik'in kurucusu Ahmet Çelenk. “Hayat dijitalleşiyor zaten. Nasıl kerpiçten ev yapmıyorsak hiçbir zaman geri dönmeyeceğiz demektir. Geleneksel olanlar sadece nostalji amaçlı korunuyor olacaklar" diyen Çelenk, şirketi kurduğu 12 yıldan bu yana aslında dijital müzikle uğraştığının altını çiziyor. Zamanında daha fazla yatırım yapmadığı için pişmanlık duyan Çelenk, “Şimdi günde 2-3 saatimi bilgisayar başında geçiriyorum. Ona göre bir ekip oluşturdum" diyor. Çelenk, Unkapanı Digital'i Youtube içerisindeki kalabalık dünyadan daha uzak ve steril olarak tanımlıyor.
Unkapanı Digital Proje Koordinatörü Mustafa Kınış, Tasdix'in amatörler açısından ne kadar faydalı olduğunu “Şu anda amatörler sesini duyuramıyorlar. Yapımcılar ulaşamıyor, yetenek bulamıyorlar. Soundcloud'u yakından takip edemiyor. Youtube'ta ya da Dailymotion'da çok izlenmesi lazım. Tasdix'e bugün bile yüklemiş olsa yapımcılar hemen onu görebiliyor. Markaja alabiliyor. O kişiyle iglili bilgişlere ulaşabiliyor" sözleriyle anlatıyor. Kınış, Unkapanı'na ilk girdiğinde şarkı söyleyen insanları göreceğini hayal etmiş ama göremeyince bu proje aklına gelmiş. Kınış, Tasdix'in diğer tasdikleme sitelerinden daha uygun olduğunu söylüyor.
Sadece müzikte değil hemen hemen her alanda bir dijitalleşme olduğuna değinen Burhan Şeşen, “Tabi ki buna ayak uydurmak lazım. Eskinin hantal yapısından kurtulmak lazım. Bunu yaparken de telif haklarının, eser sahiplerinin, hak sahiplerinin mağdur duruma düşmemeleri gerekir. Bunun için güvenlik çok çok önemli. Yasal sitelerin korunması yasal olmayan sitelerin kaldırılması gerek" diyor. Tüm bunların ülkemizde yeni yeni gelişmeye başladığını kaydeden Şeşen şöyle devam ediyor: “Hiçbir şeyin sahibi olmadan her şeyin sahibi olmak gibi bir slogsan var artık. İndirmiyoruz. Eskiden vardı indirmek şimdi streaming var. Her şey elimizin altında, bunu indireyim de bilgisayarımda dursun demenin hiçbir espriisi kalmadı."
