Esenler Belediyesi Kültür İşleri Müdürlüğü, Irak Cephesi'nde kazanılan Kut'ül Amâre Zaferi'nin 100'üncü yılı dolayısıyla Dr. Kadir Topbaş Kültür Sanat Merkezi'nde özel bir program düzenledi. Unutulan zafere ait en özel fotoğraflarının yer aldığı serginin açılışı ile başlayan programa, Esenler Kaymakamı Yüksel Ünal, Esenler Müftüsü Halil Şekerci, Esenler İlçe Milli Eğitim Müdürü Bayram Ercan ve Esenler Belediye Başkan Yardımcısı Hasan Taşçı ile çok sayıda vatandaş katıldı.
Bir İngiliz tümeninin bütün personeli ile birlikte esir alındığı eşsiz bir zaferin 100. yılına özel hazırlanan belgesel gösterimi ile başlayan panelde, Osmanlı Ordusu'nun 4,5 ay süren Kut kuşatması ve zaferin ayrıntıları ele alındı. Araştırmacı -Yazar Fatih Güldal'ın moderatörlüğünde gerçekleştirilen panelde Tarihçi-Yazar Yavuz Bahadıroğlu ve Doç. Dr. Mustafa Selçuk, kutlu zaferin tüm gerçeklerini dinleyenlere anlattı.
Haber 7'de yer verilen habere göre, İngilizler başta olmak üzere batılı ülkelerin tarih kitaplarını istedikleri gibi yazdıklarına işaret eden Bahadıroğlu, "Onlar geçmişi dosdoğru anlatmazlar, anlatamazlar. Geçmiş onlar için rezalet, bizim için fazilettir. Dün Kut'ül Amâre'de, Çanakkale'de yazılan destanları bugün polisimiz, askerimiz yazıyor. Mehmet Akif Ersoy'un İstiklal Marşı'nda dediği gibi, bu cennet vatanı vermemek için savaştık ve savaşıyoruz. Dün şehit olduk, bugün şehit oluyoruz, yarın da şehit olacağız. Ama bu toprakları peşkeş çekmeyeceğiz. Bir karış toprak vermedik, vermeyeceğiz" diye konuştu.
Kendisini ilgiyle dinleyen gençlere özgüven tavsiyesinde bulunan Tarihçi-Yazar Yavuz Bahadıroğlu, yazdığı kaime parayla satın aldığı kamyon lastiklerini cepheye yollayarak Çanakkale Savaşı'nın kahramanlarından birisi olan Mehmet Muzaffer'in Kut kuşatmasında şehit düştüğünü söyledi.
Panelin ikinci bölümünde ise Doç. Dr. Mustafa Selçuk, konuklara Kut'ül Amâre Zaferi'ni ayrıntıları ile anlattı. Osmanlı ordusunun 1915 yılında Bağdat'a doğru ilerleyen İngilizleri Kut kasabasına geri püskürttüğünü ifade eden Selçuk, şunları söyledi:
"7 Aralık 1915'teki saldırılarla başlayan Kut kuşatması 4,5 ay sürüyor. Savaşın sonlarına doğru İngiliz ordusunda açlıktan dolayı ölümler başlıyor. Tarihte ilk kez bir savaşta havadan ikmal girişimi de Kut'ta yapılıyor. Son bir umut olarak 'Jurnal' adlı gemi ile yardım gönderiliyor. 270 ton yardım malzemesi bulanan gemi Osmanlı askerileri tarafından ele geçiriliyor. Açılan ateşte kaptanın ölmesi üzerine karaya vuran gemiye 'kendi gelen' ismi veriliyor. Yardım malzemesinden ümidini kesen İngiliz ordusu 29 Nisan 1916'da teslim oluyor. 147 gün süren kuşatma sonunda 5 general, 481 subay ve 13 bin 300 İngiliz askeri esir alınıyor".
Unutturulan zaferin 100'üncü yılı kapsamında düzenlenen panel, soru-cevap bölümü ile sona erdi.
