Lübnan Hizbullah'ının eski Genel Sekreterlerinden Şeyh Subhi Tufeyli, darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz gecesinde sadece Türk halkının değil tüm bölgenin hedef alındığını belirtti. Şeyh Tufeyli, 15 Temmuz gecesinin “geçmiş ve gelecek arasında bir ayrım olacağı” değerlendirmesinde bulunarak, “Bu geceden sonra tarih, bundan önceki gibi olmayacaktır ne Türkiye'de ne bölgede ne de Kuzey Afrika'da” ifadelerini kullandı. Üzerinden yüzyıl geçse de Türkiye'nin Osmanlı Devleti zamanından itibaren hilafetin merkezi olarak Müslümanlar gözünde önem taşıdığını dile getiren Tufeyli şunları kaydetti: “Çok sayıda Müslüman, dünyada özne olduğumuz bu günlere özlem duyuyor. Recep Tayyip Erdoğan, Müslümanların büyük bir kısmı için bir kutup oluşturabilir, onlara birlik ve beraberlik sağlayabilir. Bugün bunu yapabilecek olan Erdoğan ve Türkiye'deki yönetimdir.”
Tufeyli, darbeye ilişkin ilk tepkisini ise “Darbe girişimiyle ilgili Türkiye'de yaşananları duyduğumuz zaman bu savaşın lehimize olmayacağını düşünerek çok korktuk, derin endişe duyduk. O andan itibaren, doğruyu savunmak için bu çatışmada Türkiye'de olmayı ve ölmeyi istedim.” sözleriyle anlattı. Tufeyli, “O gece yaşananları sabaha kadar izledim. Endişeliydim ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yaralanması veya alıkonulmasından korkuyordum. Sadece ben değil, tüm ümmet bu anları tüm detaylarıyla takip ediyor, yaşıyor ve hissediyordu.” diye konuştu.
Türkiye'nin NATO üyesi olmasına rağmen, komploya maruz kaldığını belirten Tufeyli, bu nedenle “Batı'ya hiçbir zaman güven olmayacağı” yorumunu yaptı. Tufeyli, Ortadoğu ve İslam coğrafyasındaki başkentlerde de halkın sokaklara dökülmesini şu sözlerle değerlendirdi: “Ben ve insanlar, darbenin bize karşı olduğunu, Türk halkına doğrultulan silahın tüm bölge, semt ve köylerde bizim bağrımıza, aklımıza, çocuklarımıza, geleceğimize doğrultulduğunu anladık.” Darbe girişiminin başladığı sırada Hizbullah ve Suriye'deki rejim yanlısı milislerin kutlama yapmasıyla ilgili ise Tufeyli, “Bu kimseler sonunda umutsuzluk içinde mantıklarını yitirerek, bunların tiyatro ve kurmaca olduğuna inandılar.” sözlerini kullandı. Şii din adamı, kutlama yapanları “şeytanın hizmetkarları” şeklinde nitelendirdi.
