|

İsraf etmeyin: Su kıtlığı kapıda!

Dünyanın 2/3'ünün su olmasına güvenmeyin! Kullanılabilir su oranı bunun sadece %0.2'si.

Yeni Şafak ve
21:50 - 13/02/2016 Cumartesi
Güncelleme: 03:18 - 14/02/2016 Pazar
Yeni Şafak

Su; dünyada bol miktarda bulunan ve yaşam için vazgeçilmez olan, kokusuz ve tatsız H2O bileşimi. Evet, suyun tanımı tam olarak böyle. Bildiğimiz gibi su olmadığı yerde yaşam da olmuyor. Yani su, yaşam için vazgeçilmezler listesinin başında yer alıyor. Okuyanlar bilir, Mars ile ilgili yaptığımız haberlerde kızıl gezegende su kalıntılarının bulunduğu ve bu doğrultuda yaşam olabileceğini



Gelelim kendi gezegenimize… Dünyanın aşağı yukarı 2/3'ünün su ile kaplı olduğunu ilkokuldan çağlarından beri biliyoruz. Elbette bu oranın büyük çoğunluğunu okyanuslar oluşturuyor. Dünya üzerinde içme suyu ise, deniz ve okyanuslara göre çok daha az bulunuyor.




  • Tıpkı dünya gibi vücutlarımızın da çoğunluğu sudan oluşuyor. Çocukların vücudunun su oranı yüksektir (% 70, yeni doğan bebekte ise % 90) ve yaş ilerledikçe suyun yerini yağ dokusu almaya başlar. Dolayısıyla yaş ilerledikçe suyu daha çok tüketmek gerekir. Yetişkinlerde vücut su oranı % 60, yaşlılarda ise % 50'dir.

İşte

bu konu üzerinde bir çalışma yapmış ve dünya yüzeyindeki tüm suların bir küre halinde toplandığını varsaymış. Ortaya çıkan görüntü hayli ilginç. Öncelikle su olmadan dünyamızın oldukça eksik ve farklı göründüğünü belirtelim.




Evet, şimdi gördüklerimizin ne anlama geldiğini açıklayalım. Kuzey Amerika'da görünen mavi kürelerden büyük olanı, yeryüzündeki suların hepsini (okyanuslar, denizler, göller, akarsular, buzullar vs.) kapsıyor. Tabii öyle küçük göründüğüne aldanmayın, küreyi içi su dolu bir balon gibi düşünün. Yani tamamen sudan oluşuyor.



Büyük kürenin çapı yaklaşık 1400 km, yani cüce gezegen Ceres'ten (çapı 945 km) daha büyük. Dünyanın çapı ise 12.742 km. Su kütlesinin büyüklüğünü anlatmak için bir örnek verelim. Eğer büyük su küresi ABD'nin üzerine dökülmüş olsaydı, tüm ülke 170 km derinliğinde suyun altında kalırdı.



Sağ tarafta yer alan küçük küre ise içilebilir tatlı su kaynaklarını gösteriyor. Tabii bu suların büyük çoğunluğu buzullardan oluşuyor. Kalan kısım ise yer altı su kaynakları.





Yukarıdaki tablodan anladığımız kadarıyla yeryüzünde bulunan suyun çok az kısmını kullanabiliyoruz. Dünyadaki suyun %96.5'i zaten okyanuslardan oluşuyor. Tatlı su oranı ise sadece %2.5. Fakat bu tatlı suların da hepsinden faydalanamıyoruz. %68.7 buzulları, %30.1 ise yer altındaki suları ifade ediyor. Yani yüzeyde kullanabileceğimiz tatlı su oranı sadece %1.2.



Önümüze çıkan tabloya bakınca günlük kullandığımız suyun kıymetini daha çok bilmemiz gerekiyor. Zira Dünya Vahşi Yaşam Derneği'nin raporuna göre 2025'te dünyanın 2/3'ü su kıtlığıyla yüzleşecek. Halihazırda 1 milyarın üzerinde insan temiz suya erişmekte güçlük çekiyor. Yani susuzluk oranı şuanda 1/7 civarında ki 10 sene sonra durumun daha da kötüleşeceği aşikar.






#jeolojik araştırmalar merkezi
#tatlı su
#su kaynağı
#okyanus
#buzullar
8 yıl önce