Bazı basın organlarında öğretmenlerin ek göstergelerinin 3000"den 3600"e çıkarılacağına dair haberler yer aldı. Bu haberlerde; "Hükümetten öğretmene ek gösterge müjdesi" başlığı atılması da unutulmamış. Bu tür haberlerin umut tacirliği ve haber avcılığından öteye geçmeyeceğini düşünüyorum. Aşağıda bu konunun zannedildiği kadar basit olmadığını ve yapılması halinde de yüzbinlerce insan adına sevineceğimizi açıklamaya çalışacağız.
1- 3600 ek gösterge çalışan öğretmenlere ne getirir?
Haberler dikkatle incelendiğinde yapılan düzenlemenin memurlar arasındaki maaş dengesizliğini gidermeyeceği açıkça görülecektir. Çünkü, yapılacak ek gösterge iyileştirmesi çalışan öğretmene sadece brüt 42 TL katkı sağlayacaktır. Emekli kesintisindeki artış dikkate alındığında ise maaşta eksilme dahi olabilecektir. Bu düşüş sadece 5510 sayılı Kanun"a tâbi olan öğretmenler için olmayacaktır. Dolayısıyla çalışan öğretmene şu aşamada 3600 ek göstergenin hiçbir faydası olmayacaktır.
Şu ana kadar öğretmenlerin ve sendikaların gündeme getirdikleri asıl sorun öğretmen maaşlarının düşüklüğüdür. Asıl yapılması gereken artış ise düşük olan ek ödeme oranlarının arttırılarak öğretmen maaşlarının yükseltilmesidir. Haberde bu yönde bir artıştan söz edilmemektedir. Bu durum dahi haberin dayanaksız olduğunu göstermektedir.
2- 3600 ek gösterge emekli öğretmen maaşını nasıl etkiler?
3600 ek göstergenin en önemli katkısı emekli öğretmenlere ve emekli olacak öğretmenlere olacaktır. Bu durumu örneklendirecek olursak; Derece ve kademesi 1/4 olan ve 25 yıllık hizmeti olan bir öğretmenin 3000 ek gösterge üzerinden alacağı emekli aylığı 1397,69 TL ve emekli ikramiyesi 44.797,80 TL iken, bu öğretmenin 3600 ek gösterge üzerinden emekli olması halinde ise; 1749,48 TL emekli aylığı ve 56.073,06 TL emekli ikramiyesi alması mümkün olacaktır.
20 hizmet yılını tamamlamış ve 1"inci derecenin 1"inci kademesinde ek göstergesi 3000 olan bir bayan öğretmen ise; 1,190 TL emekli aylığı ile 35,437 TL emekli ikramiyesi alırken, ek göstergenin 3600"e yükseltilmesi durumunda; 1618 TL emekli aylığı ve 44,457 TL emekli ikramiyesi alabilecektir.
Görüleceği üzere, iki ayrı ek gösterge üzerinden emekli olan öğretmen arasında ciddi bir emekli maaş farkı bulunmaktadır. Geçmiş yıllarda emekli olan öğretmenlerin de emekli maaşlarının yeniden hesaplanma zorunluluğunu ve oluşacak maliyetin boyutunu dikkate aldığımızda böyle bir ek gösterge artışının hayal olduğu görülecektir.
Bütçenin ciddi bir açık verdiği böyle bir ortamda sadece haber yapma mantığıyla böyle bir umut tacirliğine başvurularak haber yapılmışsa ilgilileri kınıyoruz. Ancak, öğretmenlerin ek göstergelerinin yükseltilmesi ve emeklilikte iyi koşullarda hayat sürmelerinin bizleri sevindireceğini de belirtmek isterim. Çünkü, hepsi eli öpülesi insanlardır ve her şeye layıktır.
Sadece MEB"deki öğretmenler sınavsız olarak eğitim uzmanı olabilir
MEB"de öğretmenlik yaparken 2009 yılında İşkur"a VHKİ olarak atandım. İşkurda eğitim uzmanı kadrosu mevcut olup, diğer kurumlarla aynı şekilde ataması yapılıyordu. Yönetmelik değişikliğine istinaden İşkur"da bulunan Eğitim Uzmanlığı kadrosuna atanabilir miyim? A. CAN
Yapılan değişikliğe göre sadece MEB"deki öğretmenler sınavsız eğitim uzmanı olabilecekler ve ek göstergeleri 3000 olacaktır. 7 Eylül 2012 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanan Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliğinde yapılan değişiklikle sadece Millî Eğitim Bakanlığı"nda eğitim ve öğretim hizmetleri sınıfına dâhil kadrolardan eğitim uzmanı kadrolarına yapılacak atamalarda sınav aranmayacaktır. Dolayısıyla başka kurumlardaki öğretmenler sınavsız olarak eğitim uzmanı olarak atanamazlar.
Adaylıkta istifa eden memurlar bekleme süresine tâbi midir?
2010 KPSS puanı ile 18-27 Haziran 2012 tercih döneminde Nevşehir Üniversitesi"nin Hacıbektaş İlçesinde bulunan Güzel Sanatlar Fakültesi"ne Elektrik Teknisyeni olarak atandım. Ailemdeki sağlık sorunları nedeniyle aday memurken istifa etmek zorunda kaldım. 2012 KPSS puanı ile tekrar memur olabilmem için herhangi bir süre beklemek zorunda mıyım?
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu"nun 92"nci maddesine göre iki defadan fazla olmamak kaydıyla kendi isteğiyle istifa edenlerin tekrar memuriyete dönmelerine imkan verilmiştir. Burada asil veya aday memur ayrımı yapılmamıştır. Ancak, aday memurların sınavsız olarak sadece ayrıldıkları kuruma dönme imkanları varken asil memur olarak istifa edenlerin durumuna uygun her kurumun memuriyet kadrolarına atanma imkanı vardır.
Ancak, hem adaylıkta istifa eden memurların hem de asil memurken istifa edenlerin bekleme sürelerine uyma zorunluluğu vardır. 657 sayılı Kanun"un 97"nci maddesinde bekleme süreleri düzenlenmiştir. Buna göre, usulüne uygun istifa etmiş olanlar 6 ay, usulüne göre istifa etmeyenler ise 1 yıl geçmeden tekrar memuriyete dönemezler. Bu durumun sınavla veya sınavsız olmasının bir farkı yoktur.
Öncelikle ayrıldığınız kuruma bir dilekçe ile müracaat ederek durumunuzu öğrenebilirsiniz. Yani hakkınızda çekilme mi yoksa çekilmiş sayılma işlemi mi uygulandığını öğrenerek buna göre bekleme sürenizi öğrenebilirsiniz. Ancak, her halükarda en az altı ay beklemek zorundasınız.
Uygulamada memurlar istifa ettiklerine dair bir dilekçe vererek hemen görevlerinden ayrılmaktadırlar. Halbuki istifanın onaylanması beklenmelidir. Aksi takdirde çekilmiş sayılma işlemi uygulanabilir ve altı aylık bekleme süresi bir yıla çıkar. Ancak, kamu kurumları genellikle memurun görevden ayrıldığı tarih itibarıyla istifa onayı almaktadırlar. Elbette aksini uygulayan kurumlar da çıkabilir. Dolayısıyla bu hususa memurların dikkat etmesi gerekmektedir.
