|
Kayıtdışılık ve kamu hizmeti kalitesi

24-26 Ağustos tarihleri arasında kısa adı PESA olan Sakarya menşeli bir sivil toplum kuruluşunun düzenlediği ve kayıt dışı ekonomi ana temalı bir kongredeyiz.



Kongre iki açıdan önemli.

Birincisi

bütün kurumlarıyla Türkiye'nin hızla olağan gündemine dönmesi gerektiği bir sürece uygun bir faaliyet olması.



İkincisi ise kamu mali disiplininin en önemli ayaklarından biri olan vergilerin kayıtdışı boyutu ve nedenleri açısından ele alması.



Alanında uzman yerli ve yabancıların da (F. Schneider, J. Alm, D. Hay gibi) katıldığı ve sunum yaptıkları kongrede öne çıkanları paylaşacağım.



**



Devletin bilgisi dışında gerçekleşen ekonomik faaliyetler olarak tanımlanan kayıtdışı kapsamında beyandışı, informel ve yasa dışı ekonomik faaliyetler yer almaktadır.



Aşırı düzenlemeler, yüksek vergiler, kurumsal yapı ve hukuk sistemi, dışa açıklık, kamu hizmetlerinin yetersizliği, kamu kurumlarının yönetsel kalitesi, vergi ahlakı, demokratik katılım olanakları, makro ekonomik gelişmeler, kamunun ekonomideki payı, sektörel yapı, göç, çarpık şehirleşme gibi daha da artırılabilecek faktörler kayıtdışı ekonominin başlıca nedenleri olarak gösterilmektedir.



**



Yine bazı çalışmalarda finans piyasaların gelişmesiyle kayıt dışılık arasında çift yönlü ilişki olduğu, yani sığ-gelişmemiş finansal piyasalara sahip ülkelerde kayıtdışılığın arttığı, tersi durumda azaldığı ortaya konulmuştur.



Yine banka kartı kullanımı artışının kayıtdışılığı azalttığı, buna karşılık nakit işlemlerin artırdığı dile getirildi.



**



Kayıt dışıyla vergi yükü arasında doğrusal ilişki olduğu ortaya konulmuş. Vergi yükü arttığında kayıt dışı ekonomik faaliyetler artmaktadır denilmiş.



Burada gelişmiş Avrupa ülkelerinin bu kuralın dışına çıktığı görülmektedir. Şöyle ki Danimarka'da vergi yükü yüzde 50'lere varmaktayken kayıtdışılığın yüzde 12'lerde seyrettiğini görmekteyiz. Diğer Avrupa ülkelerinin çoğunda benzer tabloya rastlamak mümkün.



Bu ülkelerdeki yüksek vergilere karşın, düşük kayıt dışılığın nedeni olarak kamunun topladığı

vergilerle vatandaşa sunduğu hizmetlerin kalitesi

olarak gösterilmiş.



Yani nitelikli kamu hizmeti alan mükellefler yüksek düzeylerde bile olsa vergi yükümlülüklerini büyük ölçüde yerine getirmişler (vergi uyumu).



Bir anlamda

güçlü sosyal devlet uygulamaları

vergi uyumunu ve kayıtlı bir ekonominin varlığını garanti etmektedir.



**



Kayıt dışılık devletin gelir kaybı yanında, etkinsizliğe, eşitsizliğe ve haksız rekabete neden olacaktır.



Burada çok önemli bir konu da

kamu hizmetleri kalitesi ve miktarındaki bozulmanın illegal örgütlerin var olma zeminini

hazırladığının dile getirilmesi.



Özellikle genç nüfusun nitelikli eğitim taleplerinin ve barınma imkanlarının yeterince karşılanamadığında illegal örgütlenmenin ortaya çıkacağını ve

ülkenin bekası için ne derece büyük tehdit oluşturacağını yaşayarak öğreniyoruz

.



**



Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı'nın kayıt dışılığı önlemek için ciddi gayretler içinde olduğunu görmekteyiz.



Kayıtların elektronik ortama taşınmasıyla (e-beyanname, e-fatura, e-tebligat v.s.) mükellefler yerine vergi dairelerinin beyannameleri hazırlayacağı ve sadece onamayla vergi mükellefiyetinin ortaya çıkacağı bir sürecin başlatıldığını da belirtelim.



**



Kayıtdışı ekonomi konusunda yaptığı çalışmalarla tanınan Prof. Dr. Frederich Schneider

Türkiye

ile ilgili yaptığı çalışmada

kayıt dışılığın oranını yüzde 26.5

olarak tahmin etmiş.



Benzer şekilde diğer araştırmalarda (Fatih Savaşan ve ekibi, Gülay Akgül Yılmaz v.s) farklı yöntemler kullanarak kayıt dışılığın yüzde 25-28 arasında değiştiği tespit edilmiştir.



Yapılan analitik çalışmalardan Türkiye'de kayıt dışı ekonominin 2002 yılında yüzde 32-33 düzeylerinden yüzde 27'lere indiğini, yaklaşık

5 puan civarında bir iyileşme

olduğunu, alınan önlemlerle bu trendin devam edeceğini söyleyebiliriz.



Ülkemizde resmi rakamlarla ifade edilen

kayıtdışı istihdamın

kayıtlı istihdamın yarısı boyutlarına ulaşması da diğer ilginç bir tespit.



Gelir İdaresi Başkanlığı kayıt dışı istihdamı 2002-2016 döneminde yüzde 52'den yüzde 32'ye düşürdüklerini ve kayıt dışı ekonomi için ise 2018 sonu itibariyle

yüzde 21.5 gibi iddialı bir hedef

belirlediklerini dile getirdi.



**



Sonuç olarak gelişmiş sosyal refah toplumlarından daha az vergi ödemekteyiz ve kayıt dışı ekonomi yüzde 10-20 puan daha fazla.



Daha nitelikli kamu hizmeti, doğrudan demokrasi uygulamalarının yaygınlaştırılması, kamunun kurumsal kalitesinde iyileştirme (liyakatin öne çıkması), ekonomik faaliyetlerin bir şekilde elektronik ortama taşınabilmesi kayıtdışılığı azaltacaktır.



Kayıtdışılığın avantajı gibi lanse edilen boşlukların asgariye indirilmesi

(asgari ücretin vergi dışı bırakılması, kurumların yatırım teşviklerinin yaygınlaştırılması, kişilerin temel ihtiyaçlarının karşılanması v.s.)

kayıtdışılığı gönüllü uyumla asgariye indirecektir

.


#Kayıtdışılık
#PESA
#Vergi
8 yıl önce
Kayıtdışılık ve kamu hizmeti kalitesi
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir
Yeni tehditler ve Türkiye’nin kurumsal güncellenmesi