|
Futbol temaşa ister!

Kim ne derse desin taraftarı olmayan bir oyunun cazibesi olmaz. Hele ki bu futbol olursa olmazsa olmazı taraftardır. Zaten ülkemizde son yıllarda zaafiyete uğrayan taraftar kitlelerini futbolu cazip hale getirerek yukarıları taşımaya çalışırken körpecik çocukları bile, "Tribüne ceza veriyorlar" anlamsız mazereti ile futboldan soğutur hale geldik.



Taraftar desteğinden yoksun oynayacağı maçın yanı sıra hafta içinde yönetimiyle, teknik direktörü Aykut Kocaman'ın karşılıklı suçlamaları ve birbirlerine yaptıkları giderlerle saha sonuçlarının olumsuzluğuna bir de iç çekişmeyi ekleyen Konyaspor, Trabzonspor karşılaşması öncesinde kendi içine kapanan bir görüntü sergiledi.



Buna karşın ikinci yarının ilk dört maçını kazanıp berabere de kalsa son oynadığı Alanyaspor maçında coşkulu oynayan Trabzonspor, maçın kesin favorisi iddialarıyla bu maça çıktı. İlk yarıdaki iştahsız futbolu ev sahibi ekibin cesaretini arttırırken Trabzonspor, geriye düştükten sonra işin ciddiyetini anladı ve pabucun pahalı olduğu gerçeğiyle maça döndü. Beraberliği yakaladıktan sonra ise yine ilk yarıdaki görüntüsüne büründü. Mücadelenin 77. dakikasında Olcay'ın dışarı gönderdiği pozisyon dışında Trabzonspor, sahada neredeyse hiç görünmedi.



Durica'nın sakatlığı, Okay'ın da cezası nedeniyle değişikliğe giden konuk ekipte Okay'ın yerine Medjani, Durica'nın yerine de Mustafa Akbaş görev yaparken, orta alanda oyunu sıkıştıramayan bordo-mavili takımda tandem oynayan Medjani, Onazi ve Yusuf Yazıcı arasındaki boş alan ihaleye verilse yeminle dört şerit otoban yapılırdı! Ve o kadar ilginç ki Ersun Yanal, birinci bölge ile ikinci bölgede oynayan oyuncuları iç içe oynatırken ilk 45 dakikada ikinci bölgeden, üçüncü bölgeye geçilememesini bizim gibi izledi.



Ev sahibi ekip ise savunma güvenliğini Trabzonspor'un etkinliğine göre sağlarken; Fofana, Ahmetoviç, Skubic ve Rangelov ile oyunu üçüncü bölgeye taşıyıp sonuç üretmeye çalıştı.



Haftalardır yazıyoruz çiziyoruz, biz yazıyoruz da anlatamıyoruz. Oyunun boyu uzarsa Trabzonspor, kısa pas yapma şansından mahrum olduğu gibi hücum etkinliğinden de uzak kalır.



Kenar adamlarını hücuma katamayıp, hücumda kenar adamları Olcay ve Castillo'yu yalnızlığa itersen ne hücum zenginliği oluşturursun, ne de sonuç üretirsin.



Neticede Trabzonspor, "Takım olma adına hamlelerin yapıldığı dönem" mazeretinin arkasına sığınabilir, ama kaleci Onur'un kurtardıklarının göz önüne alınması bu görünen durumu değiştirmez… Futbol, sadece kaleci Onur'un temaşasının arkasına sığınılacak kadar sığ bir olgu değildir…


#Durica
#Trabzonspor
7 yıl önce
Futbol temaşa ister!
Tevradî bir mitin Kur’anî bir kıssa ile tashihi
i-Nesli anlaşılmadan siyaset de olmaz, eğitim de…
İç talebe ilişkin öncü göstergeler ilave parasal sıkılaştırmaya işaret ediyor!
Enerjide bağımsız olmak
Târihin doğru yerinde durmak