|
Kürt meselesinde duygu sorunu
Kürtler ve Türkler diye ayrılmak ne acı bizim için. Biz dediğim, Müslümanlar için. Bizim dinimiz milliyetçiliği, ırkçılığı bin 400 yıl önce ayaklar altına almış bir dindir. Şimdi insanların kavmi, ırkı, milliyeti, dili üzerinden ayrışmak bize züldür. Biz sorunlarımızı, ırkçılığı ve milliyetçiliği reddeden İslam kardeşliği üzerinden çözmeye kalksaydık bugün başka bir yerde olurduk.

İslam kardeşliği reel politiğe aykırı mı?

Müslüman kardeşliği açısından meseleye bakmak, siyasetin reel politiğine uygun değil mi? Yani Türk, Kürt, Arap fark etmez, bir siyasi parti ırkların birbirinden üstünlüğünü reddedemez mi, tüm etnik kimliklere aynı mesafedeyim diyemez mi?

Tabii ki diyebilir. Böyle bir söylem bizim İslami düşüncemizin köklerinden süzülüp gelse de, son derece liberal bir fikir yerine de geçer. Bugün İngiltere ve Amerika'da siyasetin de, kanunların da söylediği budur, kimse kimseden üstün değildir.

Bunu liberal ya da sosyal demokrat bakışla yapınca makbul oluyorsa varsın öyle olsun. Ancak bilelim ki bizim dinimiz liberalizm daha fikir olarak bile insanların kafasında yokken bu sorunu çözmüştü.

Arapça da yasaklanır mıydı?

O zaman biz tüm etnik kökenlere aynı mesafedeysek, neden Kürtlerin dil ve kültürel haklarını kısıtlayalım ki? Yıllarca Balkanlarda Türk soydaşlarımızın dil, din, kültür ve temsil haklarının verilmemesinden dolayı ne kadar çok şikayet edildi. Bugün Uygur Türkleri, Irak Türkmenleri için de benzer şeyler söylenebilir.

Farklı açıdan bakalım: Bugün Suriye ve Irak'tan gelen Arap göçmenlerin sayısı iki değil de, on milyon olsaydı, eğitimden, dile, kültürden, sanata bir takım hakları doğmayacak mıydı? Arapçayı da yasaklar mıydık mesela?

Hayır, yapmazdık. Biz Kürtçe içinde yapmadık, yapmazdık. Kürt sorunu bizim ürettiğimiz bir sorun değildir. Kürt sorunu Cumhuriyetin ve öncesinde İttihat Terakki'nin ürettiği bir sorun olarak önümüze konmuştur ve bizler de bunu çözemedik.

Kürt sorununU duygusal tepkiyle çözemeyiz

Kürt meselesi, Müslüman Türkler ve Kürtlerin ortak halledeceği bir meseleyken maalesef sorun çözülemedi. Sonra da birileri Kürtlerin hakları için savaşıyorum diye ortaya çıktı ve nasyonel sosyalist ideolojiyi Kürtlere ve Türklere dayattı. İşte o günden beri kan akıyor.

Kürt sorununa duygusal yaklaşıyoruz, kabul edelim. Bir Kürt olarak da, bir Türk olarak da duygusal tepkilerle sorunlar konuşuluyor. Oysa bir Müslüman gibi, ırkçılık sorununu bin 400 yıl önce çözmüş bir Müslüman gibi mesele konuşulsaydı bugün sorunu çözmüştük.

AK Parti durmamalı, reformlara devam etmeli

Bence sorun büyük oranda çözüldü. AK Parti Cumhuriyet tarihinin en cesur adımlarını atarak, Kürtlerin yasaklanmış haklarını geri verdi. Şimdi durmamalı. PKK insan öldürdüğü için, HDP marjinal ırkçı siyaset yaptığı için değil, AK Parti yöneticileri sahip oldukları dinin bir gereği olarak (isterseniz modern liberal düşüncenin gereği olarak da diyebilirsiniz), Kürtlerin varsa geride kalmış hakları, onları vermeli, başlattığı reformları bitirmeli. Zaten geride iki ya da üç mesele kalmıştır. Onları da hallettikten sonra, PKK, HDP, KCK açıkta kalacak ve asla siyaset üretemeyecektir.

Hepimizin duygusallıktan uzak, soğuk kanlı bir şekilde meseleye yaklaşması şart.
#Kürt meselesi
#kck
#ak parti
#reformlar
#Uygur Türkleri
9 yıl önce
Kürt meselesinde duygu sorunu
Gürcistan dost ama…
Danıştay’dan terör örgütü paylaşımı yapan personele ilişkin ceza ayrıntısı kararı
Ayak öptüren cumhurbaşkanından alın öptüren cumhurbaşkanına
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek