İnsanın vicdanı konuşur. Hiçbir zaman gerçeği söylemekten vazgeçmez.
Bazen, bu sesi duymak istemez insan. O kadar çok gereksiz konuşur ki, vicdanının sesi duyulmaz.
Öfke, kin, intikam vicdanı susturmak için uğraşır.
Lakin asıl sözü vicdan söyler ve hep adaletlidir.
Vicdan adaleti, gönül sevgiyi temsil eder.
Gönül sevgi diliyle konuşur. Düşman bile gönül dili karşısında çaresiz kalır.
Nefret, ihtiras, tamah gönül dilini sevmez.
Gönül sevgiyi, hikmet irfanı temsil eder.
Hikmetli sözler, irfanın derinliğinden gelir.
Çok söze ihtiyaç duyulmaz, bazen üç kelimeyle her şeyi anlatır hikmet.
Cahillik, kifayetsizlik, ehliyetsizlik hikmetten nefret eder.
Hikmet irfanı, kalp aşkı temsil eder.
Aşk ehli, kalpten konuşur.
Aşkın kendi dili, kendi kelimeleri, kendi dünyası vardır.
Kalbin konuştuğu yerde, herkes boyun eyer.
Gurur, enaniyet, nefret aşkın düşmanıdır.
Kalp aşkı, merhamet ruhu temsil eder.
Merhamet ehlinin gözü yaşlı, yüreği sızılıdır.
Merhamet gözyaşlarıyla, vücut diliyle konuşur.
Sarılır, dokunur, ruhunun içine çeker mazlumu.
Kötülük, nefret ve aç gözlülük merhameti hep susturmak ister.
Bazen susmalıyız. Sükut etmeliyiz.
Vicdanının söylediklerini konuşmayacaksan,
Gönülden konuşmayacaksan,
Hikmetli şeyler söylemeyeceksen,
Aşk ile seslenmeyeceksen,
Kalp ile hitap etmeyeceksen,
Konuşmak kolaydır, susmak zor.
Adaletle konuşmak zordur, zulmün karşısında susmak kolay.
Vicdanı dinlemek zordur, boşa konuşmak kolay.